İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan İmamoğlu ile ilgili bomba açıklama: Ekrem İmamoğlu beni aradı yardım istedi: CHP yönetimi zaten beni sevmiyor, bana yardımcı olun

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu İBB’deki terör soruşturmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Soylu, "İmamoğlu, saygılarını sunarak beni aramıştır. Bana belli bir konuda 'Cumhuriyet Halk Partisi zaten beni sevmiyor, ne olursunuz, bana bu konuda yardımcı olur musunuz?' diye bir ricası da olmuştur" dedi.

Google Haberlere Abone ol
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan İmamoğlu ile ilgili bomba açıklama: Ekrem İmamoğlu beni aradı yardım istedi: CHP yönetimi zaten beni sevmiyor, bana yardımcı olun

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde yürütülen 'terör soruşturması'na ilişkin canlı yayında açıklamalarda bulundu.

Soylu'nun açıklamalarından satır başları: 

Altını çizerek söylüyorum. Dağdaki terörle mücadele ne kadar zorsa, bu o kadar veya ondan biraz daha zordur. Çünkü dağdaki teröristi biliyorsunuz kendisini terörist olduğunu tanımlıyor. Ona terör örgütü tarafından yüklenmiş bir vazife var. Bu sebeple devlet bunun için kendi adına kararlar ve önlemler alır.

Bizim aldığımız Terörle Mücadele Kanunu, 15 Temmuz sonrası çıkan kanunlar, kararnameler. Zaman zaman terörle iltisatlı belediyelere görevlendirmeler yapıldı. Buradan yöneticilere 900 yıla yakın cezalar çıktı.

'50 bini aşkın kişi çıkarıldı'

Doğu ve Güneydoğu'da PKK/KCK ile irtibatlı oldukları belediyeler, personeller, soruşturma neticesinde görevden alındılar. İrtibatlı ve iltisaklı olan yaklaşık 165 bin kişi kamudan çıkarıldı. Ve yine bizim Bakanlığımızdan 50 bini aşkın kişi çıkarıldı. Yani devlet PKK, KCK, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C ile mücadele ediyor. Hepsiyle mücadele ediyor.

'Ekrem İmamoğlu beni aradı, yardım istedi'

Bir takım siyasi saiklerle ve siyasal baskılarla , Avrupa'dan Türkiye'den bizleri geri adım attırmaya çalışanlar başarılı olamazlar. Biz hiç ikiyüzlü olmadık, ülkemize karşı milletimize karşı.

Bundan bugün CHP'de kaybettiği itibarı bizlere saldırarak meseleleri demogoji yöntemiyle anlatmaya çalışarak bulmaya çalışanlar bu itibarı tekrar kazanmaya çalışanlar boşuna çırpınış içerisinde. Biz samimi insanı yüzünden anlarız. Bundan bir süre önce bu bahsedilen kişi İmamoğlu, bizzat saygılarını sunarak beni aramıştır. Bana 'CHP yönetimi zaten beni sevmiyor, ne olursunuz bana bu konuda yardımcı olur musunuz' diye bir ricası da olmuştur. Ama ben kanun ne diyorsa biz onu yaparız dedim ve gerekeni de yaptık. Şimdi bir taraftan işine geldiği zaman alttan almayasını bileceksin, diğer taraftan da dönüp hakaret edeceksin. Ve bunu kendine hak olarak göreceksin. Bu ikiyüzlülüktür.

Referanslarınız kimlerdi?

İETT ile ilgili yolsuzluğu içeren ve savcılığa tevdi edilen soruşturmalarla ilgili neden en ufak bir ses çıkarmadın?

Bizim bunları atma yetkimiz olsaydı atardık.

Bu kadar insan bu belediyeye nasıl aldınız. Referanslarınız kimlerdi?

505 kişi İmamoğlu döneminde işe alınmıştır. Ve kendi suçunu örtbas etmek için masum insanları kalkan yapmıştır.

Bu 505'in de içinde tekrar yapılan incelemede, 21 kişinin hakkındaki kayıtlar işe girişlerine engel olmadığı anlaşılmış, geri kalan 484 kişinin terörle irtibat ve iltisaklı olduğu değerlendirilmiştir.

'Devlet dediğiniz bir çadır yönetimi değildir'

Bu devleti tüm terör örgütlerinden temizlemek ve sızmayı önlemek için ortaya koyduğumuz can siper bir sonucudur. Zorlu bir sürecin sonucunda Allah'a şükürler olsun kamuyu çok büyük bir şekilde terör örgütlerinden arındırdık. Bu yüzde yüz müdür? Elbette biliyorsunuz ki kriptosu var.

Devlet dediğiniz bir çadır yönetimi değildir. Kimse kusura bakmasın. Kuralları, ilkeleri, anayasası var.

Onlar arzu ediyor ki Ağustos'un sonunda ziyaret ettikleri terör örgütü üyesi olduğu için hapiste yatan Diyarbakır Eski Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı ve onun gibilere dokunulmasın...

Senin gönderdiğin paralarla hayatını devam ettiren gazetecilerle gerçeği örtbas edemezsin.

Bana güvenlik sorunu diyor… Doğru ben bir güvenlik sorunuyum. PKK için güvenlik sorunuyum. Çünkü işim o…

Pekiyi 150 kişiyi neden işten çıkardın? O insanlar neden belediye önüne geldiler?

'Bir yıllık çalışma yaptık'

Geçen yıldan itibaren biz 1 yıllık bir çalışma yaptık. Bu soruşturmayı 8 kişilik müfettiş heyetiyle yaptık. Bunların içerisinde Maliye Bakanlığı, MASAK'tan kişiler vardı. Birisi çıktı yerinebaşka birisi geldi. Bu da yalan. 8 kişi başladılar ekibin başındaki başmüfettiş insani durumla İzmir'deki tedavisini görebilmek amacıyla işine dönmüş oldu. 7 kişi de aynı şekil işine devam etti. "Nasıl yalan söylerizin" peşindeler. Arif Bey tam 33 yıldır meslektedir. Bu soruşturmaya itiraz ediyorsun da burada söyleyeceğim İETT ile ilgili savcılığa ileticelecek olan milyonlarca yolsuzluğu içeren soruşturmalara niye bugüne kadar en ufak ses çıkarmadın? Çünkü neler yaptığınızı en iyi siz biliyorsunuz. Bizim görevimiz bu soruşturmaları yapmak ve yargıya havale etmektir.

'Sorumsuzluğunu örtemezsin'

Daha önce bir yalan var. Benim bunlarla ne sorumluluğum olabilird diyorsunuz. 2-3 kişiyi işten atan irade kimin iradesiniz. İBB'nin iradesidir. 2-3 kişiyi işten atan irade diğerleri için neden aynı iradeyi göstermemiştir? Hepsini kendi ağzınla söylüyorsun. 2-3 gazeteye yazdırdığın yazıyla sorumsuzluğunu örtemezsin. Biz bugün de güvenlik ve arşiv soruşturması istenirse veririz.

'Üç soruşturma var'

Bir soruşturma yok, üç soruşturma var. DİAYDER soruşturması devam ediyor onu niye sormuyorsun? Bir de Belediye içinde yakalanan Şafak Duran'la ilgili soruşturma var. Belediye'ye gassalolarak girip çıkmış. Biz 9 Aralık'ta durumu izah ettikten sonra baktı ki mesele başka yöne gidecek kurmadıkları değerlendirme komisyonunu kurdu.

'İmamoğlu yargıyı tehdit etti'

Bütün bunları ortaya koyduktan sonra, esas itibariyle İmamoğlu ne yapmak istedi? Bir önceki mahkemede olduğu gibi alenen yargıyı tehdit etti. Dedi ki: Bu terör soruşturmasını açarsanız Gök kubbeyi başınıza yıkarım. Daha sonra "Ben bu lafı yargıya söylemedim, Süleyman Soylu'ya söyledim" diyebilir. Dil papuç, bunu rahatça yalan söyleyebiliyor.

İmamoğlu'nun paylaşımlarına yanıt

İstanbul'da yardım toplarken yardımla ilgili, bu yardımın kanunlara uygun olmadığını tespi ettikten sonra çok doğal olarak yardım toplanan paralara el konuldu. İBB Başkanı Beni aradı ve dedi ki: CHP zaten bana karşı, hemşehriliyiz ne olur onları bana ezdirme. Hayatı yalan olduğu için elbette bunu söyleyemez. Aramızda bir telefon daha gerçekleşti. Onu da gidip CHP ye şikayet etti. İçişleri Bakanı bana böyle böyle söyledi diye.

Soylu, isim verdi

Fikri Karabulut, 2014'te PKK-KCK kırsala katılmış.Ömer Keleş, Nuri Çiçek; İbrahim Doğan, Muharrem Kılıç. Bunlar kim dağdakiler. Bunlar sadece bir kısmı. Biz o zaman görevimizi yapmayalım, işe gitmeyelim. HDP ile anlaşılsın biz de aval aval bakalım! O zaman biz ahmak oluruz, görevimizi istismar etmiş oluruz. Mazlum Şimşek, kardeşi Selim Şimşek 2014'te PKK'ya katıldı.

Sabah bunları açıklasaydı! HDP, terör örgütü teklif etti deseydi. İnsanlara iftira atmak kolay bir iştir. Bu ülke terörle mücadele ediyor. Biz şehitlerimize, gazilerimize borcumuzu ödeyemeyiz.

DHKP-C'den FETÖ'den bir çok isim konusu. Ama suçlayınca iftira atabilme kabiliyetine sahip olabiliyorsunuz.Ayıptır, yazık günahtır. 

Hepimizin bir kamu sorumluluğu var, ama bu sorumluluğu anayasa ve kanunlar içerisinde götürüyoruz. Ama siz kibrinizin ve hırsınız mağlubu olursanız yolda giderken adeleti vicdanı, hukukun üstünlüğünü hesap etmezseniz, PKK'lıyı da DHKP-C'liyi de FETÖ'cüyü de doldurursunuz. 

İmamoğlu'nun 'İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı'nın kardeşi FETÖ firarisi' iddiasına yanıt

Orada ailevi bir durum var.

İsmail Bey 6-7 yıldır ailesiyle görüşmüyor.

Fransa’da yaşayan kardeşleri için İsmail Bey’i yargılayalım mı? 

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin