AYŞENUR ARSLAN İNTERNET MEDYASINI ELEŞTİRDİ: EN AZINDAN BİR ÖZÜR BORÇLULAR

Dün, CNN Türk'teki Medya Mahallesi programında Cumuhriyet Gazetesi'nin yazı işlerine konuk olan Ayşenur Arslan, program sonrasında bazı internet sitelerinde program ve kendisi hakkında yer alan haberleri "çirkin bir infaz" olarak nitelendirdi.

Google Haberlere Abone ol
AYŞENUR ARSLAN İNTERNET MEDYASINI ELEŞTİRDİ: EN AZINDAN BİR ÖZÜR BORÇLULAR

Ayşenur Arslan'ın konuyla ilgili açıklaması:


Medya Mahallesi’nin Cumhuriyet Gazetesi’ndeki yazı işleri yayını, bazı internet sitelerinde çirkin bir “infaza” dönüştü. “ilk kaynağı” belirsiz bir yazı, yüz binlerce ziyaretçisi olan sitelerde bile kaynak gösterilmeden yer aldı. Ziyaretçilerine “kendi tespitleri” gibi aktarıldı.  


Yazıda, Hikmet Çetinkaya’nın programdaki sözü aktarılıyor: “Mustafa Balbay içeride, darbe iddiasında bulunulan paşalar ya Gata’da ya da Bağdat Caddesi’nde Kafede” sözlerine yer veriliyor. Hemen ardından da şöyle deniyor: Ancak Ayşenur Arslan “Davayı konuşmaya başlarsak işin içinden çıkmak zor, süreye sığmaz” diye konuyu kapatmaya çalıştı.


Eğer bu yazıyı kaleme alanlar yayını izleselerdi şunu göreceklerdi: Hikmet Çetinkaya sözlerinin ardından “Daha ne söylenebilir ki” gibilerinden bir “beden ifadesiyle” susuyor. Ben de sözlerimin ardından veda ediyorum. Çünkü gerçekten sürenin sonundayız. Sadece Şükran Soner birkaç cümle için araya girdiği için 1 dakika kadar sarkıyoruz. Bu nedenle de programımın ardından 1 dakika süreyle reklam atılması gerekiyor.


Aslında buraya kadar bile haksızlığın boyunu gösteriyor. Ancak bir örneğine Zaman Online gibi büyük bir sitede bile rastladığım başka bir ifadeyle “yargısız infaz” yapılıyor.  O yazı, benim asker –ve hatta muhtemelen darbe- yanlısı olduğumu ima etmekle yetinmiyor. Şunu yazabiliyor: “Bu sözler programın sunucusu ve Ergenekon’a açık destek veren Ayşenur Arslan’ın hoşuna gitmedi.”


Bugüne kadarki tavrımdan ya da yayınlarımdan anlaşılacağı üzere “yargısız infaza” her konuda, her alanda karşı çıkmışımdır. Bazıları bunu “Ergenekon’a açık destek” diye yorumladıysa, bu o “bazılarının” demokrasi anlayışıyla ilgili bir meseledir.


Ancak böyle bir ayıbı kaynak göstermeden, aynen yayınlamak bütün internet medyasının meselesidir. Aslında bütün medyanın meselesidir. Uluorta “Ergenekoncu” suçlamalarının hangi noktaya varabildiğini görmenin ve bu yaklaşımla hesaplaşmanın zamanı geldi de geçti bile. O yazıya sitelerinde yer verenler böyle bir vicdan muhasebesine kalkışır mı, bilemem. Ama en azından bir özür borçlu olduklarını söylemeliyim. Zira telefonumuz üzerine yazının sayfadan kaldırılması haksızlığın telafisi değil, olsa olsa bir ayıbın gizlenme çabasıdır.


İnternet medyasını işlediğimiz programda da mutabık kaldığımız gibi, sanal alem yanlış/haksız/çarpıtılmış haber ve yorumlarla dolu. En acısı da onlar ebediyen orada kalacaklar. Herhangi bir arama motoruna takılıp akılları karıştıracaklar. Umarım, o arama motoru, bu itirazı da kaydına geçirir.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin