Sonbahar, sinema festivalleriyle başlıyor. Azize Tan direktörlüğündeki Ayvalık Uluslararası Film Festivali bu yıl da taş sokakları, deniz kokusu ve samimi atmosferiyle sinemaseverleri bir kez daha buluşturdu. Seyir Derneği’nin özenli seçkisi, dünya sinemasından yeni filmlerle usta yönetmenlerin yapıtlarını aynı çatı altında toplarken, festivalin sıcak ortamı sinemayı neden sevdiğimizi yeniden hatırlattı.
Ayvalık’ın hemen ardından gözler Adana’ya çevrildi. Türkiye’nin en köklü film festivallerinden biri olan Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali, bu yıl 32. kez kapılarını açtı. 28 Eylül'e kadar devam edecek festivalde, 21 ülkeden 97 yönetmenin toplam 122 filmi seyirciyle buluşuyor. Festivalin açılış töreninde verilen “Orhan Kemal Emek Ödülleri”, sinemaya değerli katkılarıyla bilinen yönetmen ve yapımcı Biket İlhan, yönetmen Yaşar Seriner ve oyuncu Mahmut Cevher’e takdim edildi. Hafta boyunca ulusal yarışma filmleri, belgeseller, kısa filmler ve dünya sinemasından seçkiler Adana’da seyirciyle buluşacak; söyleşiler, paneller ve özel gösterimler kente sinema dolu günler yaşatacak.
Ve şimdi sırada Antalya var. Türkiye’nin en prestijli sinema buluşmalarından Antalya Altın Portakal Film Festivali, bu yıl 62. kez düzenlenecek. Ekim ayında sinemaseverlere kapılarını açacak festival, ulusal ve uluslararası yarışma bölümleri, belgesel ve kısa film seçkileriyle yılın en merakla beklenen sinema etkinliklerinden biri olmaya hazırlanıyor. Kentin kültürel belleğinde köklü bir yere sahip olan Altın Portakal, bu yıl da usta yönetmenlerden genç sinemacılara uzanan geniş yelpazesiyle Türk sinemasının nabzını tutacak.
Ayvalık’ın sahici ruhu, Adana’nın köklü geleneği ve Antalya’nın prestiji yan yana geldiğinde, Türkiye’de sinemanın sonbaharı bir kez daha coşkuyla başlamış oluyor.