Danimarka'da muhalefet partilerinin büyük çoğunluğu hükümetin belirli durumlarda Kur'an-ı Kerim yakma eylemlerini yasaklama planlarına karşı olduklarını açıkladı.
Solcu Birlik Listesi'nden (EL) sağ popülist Danimarka Halk Partisi'ne (DF) kadar, dokuz muhalefet partisinden yedisi, yaptıkları ortak açıklamada, "ifade özgürlüğünün dini dogmalardan her zaman daha önemli olduğunu" vurgulayarak, hükümetin söz konusu planını yeniden gözden geçirmesini istedi.
Borrell'den Kur'an-ı Kerim'in yakılmasıyla ilgili açıklama: Dini nefreti teşvik edecek her türlü eylemi reddediyoruzDünyaDeutsche Welle'deki habere göre İsveç ve Danimarka'da son zamanlarda sıklıkla tekrarlanan Kur'an yakma eylemleri, İslam ülkelerinde kısmen şiddetli protestolara yol açarken eylemlerin gerçekleştiği iki İskandinav ülkesiyle de diplomatik krizlere neden oluyor.
Bunun üzerine Danimarka Dışişleri Bakanlığı, diğer ülke, kültür ve dinlere hakaret edilmesini önlemeye yönelik yasal yollar arayacaklarını duyurmuştu. Dışişleri Bakanı Lars Løkke Rasmussen, bu çerçevede özellikle yabancı ülkelerin elçilikleri önünde Kur'an yakma eylemlerini örnek göstermişti. Ancak Danimarka Dışişleri Bakanlığı, Kur'an'a yönelik eylemlere müdahalenin anayasa tarafından korunan ifade özgürlüğü çerçevesinde gerçekleştirilmesi gerektiğini vurgulamıştı.
Muhalefet ise hükümetin söz konusu planlarına tepkili. Muhalif siyasiler, Danimarka hükümetini, "kendi içlerinde temel insan haklarını bile yerine getirmeyen ülkelerin baskısına boyun eğmekle" suçluyor.
Danimarka Radyosu'na konu hakkında açıklamalarda bulunan Adalet Bakanı Peter Hummelgaard ise hükümetin, tepkilere rağmen Kur'an'a yönelik eylemleri kısıtlamada kararlı olduğunu ifade etti.
Danimarka ve İsveç'te dinlere yönelik eleştiriler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilirken, birçok İslam ülkesinde Kur'an'ın aşağılanması ve ona kasten zarar verilmesi dini değerlere, kutsal metinlere, inançlara veya tanrıya karşı saygısızlık, hakaret veya alay içeren davranış ve ifadeler kapsamında değerlendiriliyor.