Erdoğan Kahya, "Lütfi kardeşimiz Antalya Gazeteciler Cemiyeti
üyesidir. Buradan kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Şimdi gazetecinin görevi nedir? diye bana sorsanız ya da 7 yaşında
bir çocuğa sorsanız gazetecinin görevi nedir diye, verilecek cevap
aynıdır. Gazetecinin görevi; halkı bilgilendirmektir. Lütfi'nin de
o dağ başında olmasının bir tek sebebi var. Ne kendine hatıra
fotoğrafı çekecektir. Ne de orada başka bir amaç için
bulunmaktadır. Orada gazetecilik görevi için bulunmaktadır. Ve
askeri helikoptere önce alınıp ardında da çalıştığı ajansın adını
öğrenen bir komutan tarafından indirilmesi gerçekten şu asırda çok
çirkin ve yanlış bir yaklaşımdır. İnsanların çalıştıkları kurumları
nedeniyle ya da insanların meslekleri nedeniyle cezalandırılmasının
çok yanlış olduğunu söylemek istiyorum." şeklinde konuştu.
Gazetecilerin akreditasyon kapsamında belli kurumlara
alınmamasının hem demokrasiye hem de anayasaya aykırı bir durum
olmasına rağmen sadece devletin güvenliği açısından
değerlendirilebileceğini ifade eden Kahya, ancak dağın başında bir
basın mensubuna bunun uygulanmasını anlamanın mümkün olmadığını
söyledi.
Ayrım yapılarak bir gazeteciyi helikoptere alan, diğerini almayan askeri görevli hakkında Genel Kurmay Başkanlığı tarafından soruşturma açılacağı inancını taşıdığını dile getiren Kahya, şöyle devam etti: "Son günlerde birbirinden değerli fikirleri nedeni ile takdir ettiğimiz sayın Genel Kurmay Başkanı'nı burada da göreve çağırıyorum. Burada Lütfi'ye yapılan hareket nasıl yanlışsa bu tür uygulamalar bundan sonra da devam edecektir. Bu örnek teşkil edecektir. Bu tür uygulamalara diğer kurumların yaklaşmamasını tavsiye ediyorum. Çünkü gazeteci sadece gazetecilik görevini yapmaktadır. Onun fikri yazdığı yazı haberlerinde yansımaz. Haber tarafsızdır, haber objektiftir. Biz bunun mücadelesini verirken gazetesi nedeniyle, çalıştığı ajansı nedeniyle insanların sınıflandırılmasının son derece yanlış olduğuna inanıyorum."
Zaman