Milliyet Pazar'da köşe yazıları yazan ve Miço sayfasını hazırlayan çocuk edebiyatının usta kalemi Yalvaç Ural, bu hafta son yazısını yazarak gazeteyle yollarını ayırmıştı. Ural, "Güzel sayfam hoşça kal, bu masalı kuşa sal!.." başlıklı yazısında şöyle yazmıştı: "Yoldan geçen mavili çocuk, al yanak bal yanak. Kırmızı balık, suda kal. Mavi çocuk ben gidiyorum, bu masalı kuşa sal. Sakın kimse kalmasın, kara kedi duymasın. Alçık balçık Yalvaç Ural, sen bu sayfadan çık. Unutmayın cıııısss yok, kimselere tıııssss yok!.."
Milliyet yazarı Melih Aşık, bugün eski dostuna böyle veda etti:
Yalvaç Ural’a...
Ne güzel dostumuzdun sen Yalvaç abi... Çocuklar gibi biz de seni
çok sevmiştik... Ne kalender adamdın sen.. Aynı zamanda zarif bir
feylesof, kötü gün dostu, içten bir arkadaş...
Gazeteyle yollarının ayrıldığını duyduk... Üzüldük... Sensiz gazete
biraz daha neşesiz kalacak...
Elbet seni artık her gün göremeyecek olsak da dostluğumuz
sürecek...
Ne diyor Haldun Taner, sanatının son demlerindeki Fasulyacıyan’ın
ağzından:
- Zaten Aktör dediğin nedir ki? Oynarken varızdır, yok olunca
sesimiz bu boş kubbede bir hoş seda olarak kalır. Bir zaman sonra
da unutulur gider.
Gazeteci de aynen öyle Yalvaç abi... Eninde sonunda bir hoş seda...
Unutma bizi...