Mevlüt Tezel/HÜRRİYET-KELEBEK
Magazin haberine Pulitzer ödülü
Pulitzer’i çoğunuz biliyorsunuz. En prestijli
gazetecilik ödülüdür. Yani gazeteciliğin Nobel’i kabul edilir.
Geçtiğimiz pazartesi bu ödülün yeni sahipleri açıklandı... New York
Valisi Spitzer ve eski Detroit Belediye Başkanı Kilpatrick’in
istifasıyla sonuçlanan iki haberin Pulitzer ödülü alması,
“Yolsuzlukları sıkı bir biçimde takip eden eski tarz gazeteciliğin”
zaferi olarak değerlendiriliyor. Bence bu zaferde magazin
gazeteciliğinin de payı var. Çünkü iki haberden birinde yasak aşk
ilişkisi diğerinde de seks skandalı başrolü oynuyor.
Spitzer’in, yüksek fiyatlarla hayat kadınları pazarlayan bir fuhuş
çetesinin müşterisi olduğunu ortaya çıkaran haber, ‘flaş haber’
dalında ödül aldı. Hadi bu yolsuzluk haberi kulvarına giriyor, peki
ya Kilpatrick’in haberine ne demeli.
Kilpatrick’in geçen yıl, 2002 ile 2003’de evli yardımcısı Christine
Beatty ile ilişki yaşadığı öğrenilmişti. Başkan yalan ifade vererek
adaleti yanılttığı için 99 gün hapis yatmıştı. Yasak aşk, aldatma
vs. magazin basının alanına giriyor.
Peki bizde durum nedir?
Bizde dağıtılan gazetecilik ödüllerinde bırakın ödül vermeyi
magazin gazeteciliği ödüle layık bir alan olarak bile
görülmüyor.
Attila Olgaç’ın “10 Rum esiri öldürdüğünü” açıkladığı “Orada Neler
Oluyor?” programına ödül veren çıktı mı çok merak ediyorum. Eğer
Attila Olgaç’tan o açıklamayı yabancı bir muhabir alsaydı kesin bir
ödül kazanırdı. Hatta bu ödül Pulitzer bile olabilirdi. Daha ne
olsun? Olgaç’ın açıklamasıyla Kıbrıs Savaşı’ndaki kayıp insanlar
tekrar gündeme geldi. Savcı, Olgaç’ın ifadesini Cenevre Savaş
Suçları Mahkemesi’ne gönderdi.
http://www.hurriyet.com.tr/magazin/yazarlar/11500911.asp?yazarid=246&gid=225