Bekir Hazar/YENİ ŞAFAK
Sandal yüzebilecek mi?
Mustafa Sandal yarışma sunacak... Star'da tanıtımları dönmeye
başladı...
Peki Mustafa Sandal'dan yarışma sunucusu anlamında bir cacık
olur mu?
Olabilir ama... İşte bu işin bir aması var...
Çok sayıda reklamda oynadı Mustafa Sandal.... Ve hepsinde ona
bir kimlik kondu. Eğer aynı yolda olacaksa mesele yok.
Fakat popçu tarzıyla seyirci karşısına çıkarsa işi zor. Bastı mı
gaza gider mi gider... Ekranda göremeyiz bir daha onu...
Tabii programın formatından dekoruna kadar perde arkasında başka
önemli unsurlar da var... Bir de en önemlisi Star'ın izleyici
alışkanlığı.
Star'da ne yarışma yaparsan yap kolay erozyona uğruyor. Uzun
soluklu olarak Popstar yarışması vardı. Orada da işi sunucu veya
yarışmacılar değil Bülent Ersoy götürüyordu.
10 şarkıcı dörder dakikadan 40 dakika şarkı söylüyor. Sonra
Bülent Ersoy şov başlıyordu. "Oğlum olsa askere göndermem" diyor,
Türkiye ayağa kalkıyor, Meclis'te bile Bülent Ersoy
konuşuluyordu...
Mustafa bunların hangisini yapabilecek cesarette. Şarkı
söylerken şov yaparsın ama ekran şovu çok farklıdır...
Konsere çıktığında seni sevenler vardır sadece... Ekranda
herkese sevdirmek veya herkese şov yapmak zorundasın...
Mustafa'nın bu ilk tecrübesi olacak... Yani
deneyimsiz...
Tüm bunlara baktığımda içimdeki ses Mustafa Sandallı yarışmaya
yüzde yirmi şans tanıyor. Mantığım ve tecrübelerimse maalesef yüzde
80 bu programda sandala biner, ufukta kaybolur gider gibime
geliyor...
Sandal yarışma programını sunma teklifi gelince şart koşmuş.
UNICEF ortaklığı olursa diye...
Bunu duyunca da "Eyvah" dedim...
Çünkü Pazar akşamı Okan Bayülgen programında ağlıyor, "Nerede bu
UNICEF" diye bas bas bağırıyordu. Haiti'deki depremzedelere yardım
etmeyi planlamış Okan... Bunu da UNICEF aracılığı ile
gerçekleştirmek istiyor. Defalarca telefonla aramışlar UNICEF'i,
açan olmamış...
"Açın şu telefonu kardeşim" diye isyan ediyordu Okan..
Okan'ın bir derdi daha vardı programda...
Önce bir bant yayınladı. Görüntüde Herşey Dahil programını sunan
Alişan partneri Çağla Şikel'in topuklu ayakkabılarını
giyiyordu.
Çağla da Alişan'ın ayakkabılarını ayağına geçirdi.
Okan "Benim anlayamadığım Çağla'nın topukluları Alişan'a cuk
oturdu. Ama Alişan'ın ayakkabıları Çağla'ya bol geldi. Merak
ediyorum, bu nasıl olabilir?" diyordu...
Okan'ı çıldıracak noktada meraklı görünce ona yardımcı olmak
istedim. Olayı Çağla'ya sordum...
Çağla diyor ki "O gün hava karlı ve soğuk olduğu için stüdyoya
girerken kalın çorap giydim. Bu yüzden de bol ayakkabı geçirdim
ayağıma. Stüdyoya girince çorapları çıkardım, topuklular bana da
bol geliyordu. Yani Alişan'ın ayakkabısını giyerken ayağımda o
kalın çorap yoktu. Bu yüzden onun ayakkabıları bana bol geldi"
dedi...
Alişan da "Çağla'nın ayakları benden sadece bir numara küçük"
diyerek Okan'ın merakına yardımcı olmaya çalıştı...
Belki biraz karışık oldu ama Okan dikkatli okursa bu satırlar
onun merakını giderecektir...
Umarım Okan rahatlar..
Bu arada Alişan'ın ayakkabı numarası 40.5, Çağla'nınki ise
39.5... Eğer Okan Çağla'nın ayakkabılarını giymeyi aklına getirirse
aman ha...
Sanırım onunkiler 37.5 civarında...