EVRENSEL'DE 'DEĞİŞİM RÜZGARI': ÖNCE ATATÜRK'Ü, ŞİMDİ DE ATHENA'YI ÖVDÜLER...

Sosyalist Evrensel Gazetesi, 23 Nisan çocuk Bayramı için hazırladığı sayfada, "Mustafa Kemal Atatürk'ün ağaç sevgisini" konu alan bir makale yayımladı. Evrensel, bugünkü sayısında ise, Eurovision'da Türkiye'yi temsil eden Athena'ya övgüler dizdi, Athena'nın "hakkını vermeyen" medyaya ise, sitem etti.

Google Haberlere Abone ol
EVRENSEL'DE 'DEĞİŞİM RÜZGARI':  ÖNCE ATATÜRK'Ü, ŞİMDİ DE ATHENA'YI ÖVDÜLER...

4 DEV ADAM!
Fatih Polat

Türkiye'nin ilk kez evsahipliği yaptığı Eurovision Şarkı Yarışması, başarılı organizasyonu yanında Athena'nın akıllarda iz bırakacak şarkısı ve barış gösterisi ile geride kaldı. Bugüne kadar Türkiye, Eurovision'a ülke tanıtımı açısından büyük değer biçtiği için o yılki "süper starı"yla katılmaya özen gösterdi ve Eurovision "normlarına" uygun batılı, hareketli, çok sesli parçalarla beğeni kazanmak açısından neredeyse ilan edilmemiş bir önşart gibiydi.

Ancak bu, diğer şartlarla birleştiği oranda Türkiye'ye mutlu olacağı sonuçları getirdi.
Yerel, otantik yer yer de oryantal motiflerin böylesi bir çerçeve içine başarılı bir biçimde yedirilebilmesi yüzünü batıya dönen Türkiye'nin özünü de yitirmediğini bir göstergesi sayılacağından aranır denge böylesi bir kombinasyona oturtulmuştu.

Örneğin Türkiye'nin o dönemki "süper starı" ilan edilen Ajda Pekkan, ülkenin yoğun bir petrol krizini yaşadığı 1980 yılında, "Eninde petrol, sonunda petrol, artık sana sana muhtacım petrol" diyerek puan toplamaya çalıştığı "Petrol" adlı parçası ile 19 ülke arasından ancak 15. olabilmişti. Türkiye'nin "Euro lobicisi" Şanar Yurdatapan'ın sözlerini yazdığı parça Türkiye'nin elinde kalmıştı.

Sertab Erener'in Türkiye'ye birincilik getiren parçası ise, "Euro-oryantal" dengesini gözeten yapısı ile bundan sonra Türkiye'den katılacak olanlar açısndan bir tercih çıtası oluşturdu.

Athena barış gösterisi

Üniversite çıkışlı olan, ancak okul yaşamından pek hoşlanmayan bir grup olarak Athena ise, kendisinden öncekilerin hepsinden farklı bir açılımla temsil etti Türkiye'yi. Eski rockçı kimliklerini unutmadıklarını ima edercesine sahneye çıktılar ve bir performans şovu gibi gerçekleşen bu yılki Eurovision'da hem enerjik performanslarıyla rakipleriyle kıyasıya yarıştılar, hem de dünyanın, savaş ve işgal dayatmaları ile barış gösterileri arasında bölündüğü bir süreçte, tercihlerini barıştan yana kullandıklarını açıkça ilan ettiler.
Athena'nın solisti Gökhan'ın şarkı söylerken ceketini iki yana açarak, içine özel olarak işlenmiş "barış" işaretlerini göstererek verdigi politik mesaj, dünyanin dört bir yanindan Abdi Ipekçi'de Eurovision'u izlemeye gelen binlerce kişiyi coşkuyla ayaga kaldirdi.

Bu da, sadece Türkiye'den bundan sonra bu yarışmaya katılacaklar açısından değil, Eurovision'un tarihi bakımından da koyulmuş ayrı ve özel bir işarettir. Basınımızın ilk günkü tepkisiyle, Sertab Erener'in birinciliğinden sonra "iyi bir derece" diyerek orta şekerli bir durum gibi bir kenara koydugu Athena'nın aldığı dördüncülük, şarkının şarkı olarak değeri ile birlikte bir dizi başka etkenin de sonucu belirlediği Eurovision açısından herhalde şöyle bir mesaj olarak da okunmalıdır:

"Türkiye'nin dünyadaki itibarını savaş değil, barış yanlısı bir tutum artırıyor." Athena'nın şarkısı, sonundaki davullu girişle bu coğrafyanın kültürüne ilişkin bağlamı da başarılı bir biçimde kuruyordu.

Türkiye Ulusal Basketbol Takımı için yazdıkları "12 dev adam" şarkisi ile yanki uyandiran Athena, bu güzel parçasi ve akilli protestosu ile "4 dev adam" olarak anılmayı hakediyor.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin