Erdoğan, emekliye ve çalışanlara müjdeyi Giresun’da duyurdu: Temmuzda çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Giresun'da düzenlenen seçim mitingde konuştu. Erdoğan "Temmuz ayında hem enflasyon farkını hem refah payını dikkate alan yeni artışlarla çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz."dedi.

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan, emekliye ve çalışanlara müjdeyi Giresun’da duyurdu: Temmuzda çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz

Erdoğan, partisinin Giresun Valiliği yanındaki İnönü Caddesi'nde düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, alandaki coşkuya dikkati çekerek, 14 Mayıs’ta Giresun'un sandıkları "gümbür gümbür patlatacağına" inandığını söyledi.

Soğan, patates açıklaması

"Giresun dün Pontus çetelerine bu vatan topraklarını dar etmişti. İnanıyorum ki Giresun, bugün de Kandil'in şakşakçılarına, FETÖ'nün haşhaşilerine vatan topraklarını dar edecek. Ben biliyorum, sizler ne soğana ne patatese evelallah liderinizi kurban etmezsiniz." diyen Erdoğan, Giresun'un dün Yıldırım'ın, Fatih'in, Yavuz'un emanetini yere düşürmediğini, bugün de şehitlerin, gazilerin, kahramanların emanetlerine sıkı sıkıya sahip çıkacağını belirtti.

Giresun'un geçmişte manda ve himaye planlarını yırtıp çöpe attığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"İnanıyorum ki Giresun, bugün de yeni mandacıları hüsrana uğratarak emperyalistlerin heveslerini kursaklarında bırakacak. Giresun türküsünde, 'Bu benim sevdalığım ancak ölünce biter.' diyor. Evet bizim Giresun'a olan sevdamız, Türkiye'ye olan sevdamız da son nefesimize kadar sürecek. Başları, Abdal Musa Tepesi'nden daha dik olan Giresunlu kardeşlerim, ondan, bundan korkmaz. Yürekleri Karadeniz kadar engin olan Giresunlu kardeşlerim bizden başkasına meyil etmez. Giresun bizimle olduğu müddetçe Allah'ın izniyle her engeli aşarız, her derdi çözeriz, her meselenin üstesinden geliriz."

 "Güvenlik bariyerlerimizi yıkıp şehirlerimizi yeniden kana ve ateşe boğarlar"

14 Mayıs'ın çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Sadece sizin oy kullanmanız yeterli değil. Bununla beraber en az bir komşunuzu, eşinizi, dostunuzu sandığa götürerek bize, Cumhur İttifakı’na oy vermesini sağlamanız lazım. Aksi takdirde ne olur biliyor musunuz? Bizim Irak ve Suriye'de tepelerine bindiğimiz, nefes alamaz hale getirdiğimiz teröristler var ya işte onlar gelir yeniden bu ülkenin başına musallat olur. Sadece ülkemize değil milletimizin inancına, değerlerine saldıran FETÖ'cü hainler var ya işte onlar gelir, yeniden çocuklarınızı ellerinizden alır.

Erdoğan, emekliye ve çalışanlara müjdeyi Giresun’da duyurdu: Temmuzda çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz

Zorlu bir mücadelenin ardından ayaklarını ülkemizden kestiğimiz emperyalistler var ya işte onlar gelir, bizi yeniden kendilerine bağımlı kılar. Bunu nasıl mı yaparlar? Karadeniz'de bulduğumuz gazın vanasını kapatırlar, Gabar'da bulduğumuz petrolün çıktığı kuyuların üzerine geçmişte olduğu gibi beton dökerler. Sınırlarımızın ötesinden başlattığımız güvenlik bariyerlerimizi yıkıp şehirlerimizi yeniden kana ve ateşe boğarlar."

"Kürt kardeşlerim, Kandil'dekilere bakıp da sakın yanlış yola gitmesinler"

"Şu anda cezaevinde olan Selo var ya, Diyarbakır'da Kürt kardeşlerimi sokağa döktü, arabalarla üzerlerinden geçtiler." ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şimdi ne diyor bunlar? Bay bay Kemal 'Gelince onu çıkaracağız, Selo ne yaptı?' diyor. Daha ne yapacak? 51 Kürt kardeşimi bunlar öldürdüler. Utanmadan, sıkılmadan bizim Yasin Börü evladımızı şehit ettiler. Şimdi de diyorlar ki bunun suçu ne? Daha ne olacak bay bay Kemal.

İşte bakın, Kandil'den selam geliyor bay bay Kemal'e. Ne diyor? 'Desteğimiz onunla.' Ya bu Kandil'dekiler, Kürt kardeşlerimi tenzih ediyorum, Kürt kardeşlerimle bunların benzer yanı yok. Hiç alakası yok. Ama bunların dini, ezanı, kitabı yok. Bunlar kitapsız. Benim Giresunlu kardeşlerim bunların önünü açar mı? Ama Kürt kardeşlerim bu Kandil'dekilere bakıp da sakın yanlış yola gitmesinler."

Erdoğan, gelecek günlerde Van'a gideceğini, orada yapacağı konuşmada da bu konuları işleyeceğini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kürt kardeşlerimi çok aldattılar, hala da aldatıyorlar. Bu oyunu, 14 Mayıs'ta bozmaya var mıyız? Ben size inanıyorum. Savunma sanayisindeki işe yarar ürünlerimize el koyacaklarmış, bütün çalışmaları akamete uğratacaklarmış. İşte görüyorsunuz. İstanbul'da, Atatürk Havalimanı'ndaki ülkemizin adeta teknoloji vitrini haline gelen Teknofest'i hazmedebildiler mi? Şimdiden aynı yeri Amerikalı şirketlere devretme sözü veriyorlarmış. Ya sizin o Amerika'dan görüştüğünüz kişilerle ben 15 sene önce görüştüm. 'Biz Türkiye'de yatırım yapmak istiyoruz' dediler. 'Gelin, yapın, ne istiyorsanız sizlere vereceğim.' dedim. 15 yıl oldu, gelmediler. Niye? Bunlar vatansever, milliyetperver değil. Bunlar Türkiye'ye gelip de bu tür yatırımlara girmezler. Burada, bu yatırımları yapanlar zaten ortada. İşte, İHA'ları, SİHA'ları, Kızılelma’yı, Akıncı’yı yapan Baykar. Bu milletin öz evlatlarıyla onları mukayese edemeyiz."

"Londra'dan tefeciler, bunlara 300 milyar dolar verecekmiş"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin, ekonomide büyük mücadeleler ve fedakarlıklar sonunda kurdukları yerli ve milli modeli yıkıp ülkeyi tekrar tefecilerin at koşturduğu bir yer haline getireceğini belirterek, şunları kaydetti:

"İngiltere'den, Londra'dan tefeciler bunlara 300 milyar dolar verecekmiş. İnanıyor musunuz? Böyle bir şey olabilir mi? Şimdi Giresun'a gelmiş. Böyle utanmazlık olmaz. Fındığa, 4 dolar zam verecekmiş. Bugüne kadar nereyeydiniz, niye bugüne kadar vermediniz? Çayı anlamaz, fındığı görse tanımaz ama bol bol yalanı söyler. Bu konuda üzerine yok. Allah bunlara fırsat vermesin. İnşallah 14 Mayıs'ta sizler de bunlara fırsat vermeyeceksiniz.

'Armelit Dağı'ndan nasıl çıkar, nasıl inerdik?'

Giresun'un 21 yıl öncesine dikkati çeken ve geçen sürede yapılan hizmetleri anlatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Şu sahil yolu var mıydı? Samsun'dan çık, ta Hopa'ya kadar böyle bir yol yoktu. Şimdi benim yaşıtlarıma soruyorum. Siz Armelit Dağı'nı iyi bilirsiniz değil mi? O burunlu otobüslerle Armelit Dağı'ndan nasıl çıkar, nasıl inerdik? Virajlar… Ben çocuğum, bakardım camdan aşağı 'Nereden gideceğiz, bu araba, bu virajı alabilecek mi?' Elhamdülillah biz, bu Armelit'i filan hepsini aştık, şu anda sadece 12 tane burada geçitler, tüneller var. Şimdi o tünellerden geçerken bir başka güzellik var. Bütün o dağların yeşilliklerini izliyorsun, icabında arabayı kenara çekiyorsun, orada çayını da içiyorsun ve yola devam ediyorsun. Bunları AK Parti'yle yaşamadık mı?"

AK Parti iktidarları döneminde yapılanların anlatmayla bitmeyeceğini belirten Erdoğan, eksiklerin de gelecek dönemde aşılacağını vurguladı.

Erdoğan, emekliye ve çalışanlara müjdeyi Giresun’da duyurdu: Temmuzda çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz - Resim : 3

Erdoğan, "Bütün bu sıkıntılar evelallah aşılacaktır. Ama bunu da biz aşarız. Çarşıda, pazarda yaşanan bütün pahalılıkları yine biz aşarız. Ama görüyorsunuz enflasyon her ay biraz daha düşüyor. Yüzde 64'ten önce yüzde 50'ye, ardından geçtiğimiz ay itibarıyla yüzde 43'e indi. İnşallah her ay bu şekilde azala azala devam edecek." diye konuştu.

"Bütün yaptığımız iyileştirmelerle birlikte refah kaybını telafi ediyoruz"

Alanı dolduran kadınların sevgi gösterileri üzerine Erdoğan, "Ben de sizinle gurur duyuyorum. Her zaman bir sözüm var. 'Kale içeriden fethedilir.' Kalenin içerisinde kimler var? Kadınlar. Bu işi kadınlar bitirecek. Buna hazır mıyız?" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, çalışanların ve emeklilerin maaşlarında yaptıkları yüksek oranlı artışlara da dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bütün yaptığımız iyileştirmelerle birlikte refah kaybını telafi ediyoruz. Temmuz ayında hem enflasyon farkını hem refah payını dikkate alan yeni artışlarla çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Bu ülkenin asırlara sari altyapı eksiklerini biz tamamlamadık mı? Biz tamamladık. Sadece şu Giresun-Ordu Havalimanı, benim Giresunlu kardeşlerime de Ordulu kardeşlerime de yeter mi? Nereden nerelere geldik?

Bu ülkenin, eğitimden sağlığa her alanda hizmet standartlarını en yükseğe biz çıkardık mı? Çıkardık. Bu ülkenin asırlara sari, sanayi ve teknoloji eksiklerini biz telafi ettik mi? Bu ülkenin nice kuşaklarının özlemle beklediği hak ve özgürlük taleplerini biz karşıladık mı? Bu özlemin en somut örneği olan Ayasofya'yı yeniden ibadete açtık mı? Hamdolsun, biz açtık. Bu ülkenin, küresel yönetim sisteminin güçlü ve etkin bir üyesi haline gelmesini biz sağladık mı?"

Amerika'da, Birleşmiş Milletler binasının tam karşısında, 32 katlı yeni bir Türkevi inşa ettiklerini belirten Erdoğan, "Oralarda Türkiye'nin dışında, Türkevi gibi bir misafirhane, bir konsolosluk yok, sadece bizim var. Ekonomide de milli geliri üç katına biz yükselttik mi? Yükselttik." dedi.

"Asıl dersi 14 Mayıs'ta vereceğiz"

Erdoğan, konuşmasının bu bölümünde 21 yılda Türkiye'ye kazandırdıkları eserler ve yaptıkları hizmetleri anlatan bir video da izletti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçen günlerde Giresun'a uğradığını ve mitinge kaç kişinin katıldığını soran Erdoğan, "Asıl dersi ne zaman vereceğiz? 14 Mayıs'ta. İşte tüm bunları başarmış bir yönetim olarak, Allah'ın izniyle mevcut sıkıntıları da yine biz gidereceğiz. Yeter ki biz birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkalım." diye konuştu.

 "Bizim davamız, ülkemizin kazanımlarını daha da ileriye taşıma davasıdır"

İYİ Partili, Saadet Partili vatandaşlara da seslenen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bay bay Kemal'in sizi, partinizi, genel başkanınızı, inandığınız ve savunduğunuz tüm değerleri böylesine pervasızca istiskal etmesine daha ne kadar sabredeceksiniz? CHP içindeki gerçekten cumhuriyetçi, gerçekten Gazi Mustafa Kemal'in istiklal anlayışına sahip insanlarımızın hassasiyetlerinin nasıl istismar edildiğini de biliyoruz. Bunun için diyoruz ki, bizim davamız, ülkemizin kazanımlarını daha da ileriye taşıma, evlatlarımıza aydınlık bir gelecek miras bırakma davasıdır. Bu davanın muhatabı 85 milyonun tamamıdır. Dolayısıyla 85 milyonun her birinin bu dava içinde, bu dava safında yeri vardır. Gelin ülkemizin, milletimizin, evlatlarımızın aydınlık geleceği için 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı etrafında kenetlenelim."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Giresunlulara sorduğu "14 Mayıs'ta çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor muyuz? 14 Mayıs'ta 21 yıllık kazanımlarımızı daha da ileriye taşıyor muyuz? 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı için doğru adımlarla yola devam diyor muyuz?" sorularına da olumlu yanıt alarak, "Allah sizlerden razı olsun. Maşallahınız var. Karadeniz'in uşaklarına da bu yakışır." ifadesini kullandı.

ERDOĞAN, GİRESUN'UN ARDINDAN ORDU'YA GEÇTİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ordu mitinginde konuştu. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu'nun Van mitingine tepki gösteren Erdoğan, "Kendi mitinglerine katılıp, Van'da ne dediler? "Dişe diş, kana kan, intikam" dediler. HDP mensuplarını, örgütün parmak işareti ile selamlıyorlar. Şimdiden silahlarını doldurmaya, molotoflarını hazırlamaya başlamışlar. Ülkenin tüm kaynaklarını tekrar size açacağız diyorlar. Bay bay Kemal'den almışlar sözü" dedi. 

Erdoğan'ın açıklamaları:

Biz talimatımızı önce Allah'tan sonra milletten alıyoruz. Dünya üstümüze kalksa Ordu'ya olan sevgimizi hiçbir şeyle değişmeyiz. Girdiğimiz her mücadelede yanımızda olan Ordu'nun vefasını asla unutamayız. 

VAN MİTİNGİ TEPKİSİ

Kandil'e dönüp Selo'sundan Apo'suna hapisteki tüm PKK'lıları çıkartacağız diyorlar. Bu Selo kim? Diyarbakır'da 51 Kürt vatandaşımızın ölümüne neden olan kişi, terörist. Onu çıkaracaklarmış. Bay bay Kemal de bunun taahhüdünü veriyor. Meclis'te HDP ile neler görüştün, söylesene bay bay Kemal? Söyleyemez. Kamudan ihraç edilen PKK'lıları devlete geri dolduracaklarmış. Belediyeleri istediğiniz gibi kullanmanız için örgüte teslim edeceğiz diyor. Güney sınırları Suriyelileştirerek kana ve ateşe boğmanıza izin vereceğiz diyorlar. Kendi mitinglerine katılıp, Van'da ne dediler? "Dişe diş, kana kan, intikam" dediler. HDP mensuplarını, örgütün parmak işareti ile selamlıyorlar. Şimdiden silahlarını doldurmaya, molotoflarını hazırlamaya başlamışlar. Ülkenin tüm kaynaklarını tekrar size açacağız diyorlar. Bay bay Kemal'den almışlar sözü.

Londra'daki tefecilere verdikleri söz konusunda ayakları birbirine dolaştı. Biri 300 milyar diyor, öteki hemen gelmez 10 yıl sürer diyor, beriki 5 yılda gelir diyor. Nasılsa yalan. İstediği vadeyi ver. Nükleer santral yapıyoruz, güneş enerjisi santrali kuruyoruz, petrol, doğal gaz buluyoruz, bunların hepsi de ülkenin değeri. Şu kalan 10 günde var ya, Ordu'nun gençlerini muhakkak sandığa götürmeniz lazım. İşi sağlama alalım. İnsanın aklına ister istemez şu soru geliyor, Türkiye'nin enerji bağımsızlığını elde etmesinden kim rahatsız olur? Türkiye'nin her alanda güçlü altyapıya sahip olmasından kim rahatsız olur? Terörü yenen, darbeyi püskürten, koronayı atlatan Türkiye'den kim rahatsız olur? Bu milletin evlatları bundan rahatsız olmamalı. 3 kıta, 7 iklime yayılan, Osmanlı'yı tarihe gömenler bu durumdan rahatsız olur. Hiç kusura bakmasınlar. Bunları rahatsız etmeyi sürdüreceğiz.

"CUMHUR İTTİFAKI'NDAN LGBT'Cİ OLMAZ"

Baktılar başka türlü olmuyor, bu seçimde karşımıza bir garip masa ile çıktılar. Masanın etrafına toplananlar da rastgele seçilmiş değil. Her biri Türkiye'nin önünü kesme projesinde kendilerine farklı misyonlar verilerek belirlenmiş kişilerden oluşuyor. Güya milliyetçi olduğunu söyleyen ama Kandil açıklamalarına, PKK'lıların yürüttükleri kampanyalarına ses çıkarmayan bu kişi bir ara masadan kalkmaya yeltendi. Sonra kolundan tutup masaya oturttular. O günden beri de kontrolsüz şekilde yalpalayıp duruyor. Bir diğeri LGBT dayatmasını gölgelemek üzere masada yer alıyor. Sorsanız Milli Görüşçüyüz derler. Cumhur İttifakı'ndan LGBT'ci olmaz. CHP, LGBT'ci, İYİ Parti LGBT'ci, HDP LGBT'ci, diğerleri saymıyorum onlar da LGBT'ci. Biz ailenin kutsiyetine inanırız. Ailemize leke sürdürmeyiz. 

HDP'yi allem edip kallem edip masanın üstüne çıkardılar, ilave iki belediye başkanı monte ettiler. CHP'yi bu tiyatronun başına geçirenler en büyük ızdırabı bu partiye gönül vermişlere çektiriyor. Bir tanesi ayrılıp kendi adaylığını ilan etti. 

Ben İstanbulluyum. İBB Başkanlığı yaptım. CHP demek, çöp, çukur, çamur ve susuzluk demektir. Aynı şey burası için de geçerli. Şu sahil yolu var mıydı? Ordu Havalimanı'nı yaptık mı? Ordu da Giresun da bu havalimanından istifade ediyor şimdi. Biz yaparız. Onlar konuşur. Şehir hastanesini inşallah seneye tamamlıyoruz. 

Kaynak: A.A
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin