DOĞAN HIZLAN / HÜRRİYET
Yaşar Kemal zaten şairdir
YAŞAR KEMAL’in ilk şiir kitabı Bugünlerde Bahar İndi’nin
yayımlanacağı haberini verdiklerinde şöyle düşündüm: O zaten
şairdir.
İlle de şiir ölçülerinde yazanlar mı şairdir? Onun hikâyeleri,
romanları şiirin en hasını, şairaneliğin en yüce örneğini
taşırlar.
Şiirlerini okuyunca, Türk şiiri yeni bir ad kazandı diye
düşündüm.
Destanları, halk edebiyatını, halk şiirini bilen bir düzyazı ustası
elbet şiirde de ustalığını gösterecekti.
Şiirler toplamının başında şair Güven Turan’ın Yaşar Kemal’in
şairliği üzerine Gizlenen Bir Şairin İlk Kitabı yazısı, şairin
şairi daha iyi anladığını gösteren örnek bir yazı.
İlk paragrafını okuyalım:
“Elbette biliyordum, biyografilerinden, Yaşar Kemal’in ilk
gençliğinde şiirler yazdığını... Hem, Toroslar’da âşıklık yapan,
ağıt ve destan toplayan bu genç, tutabilir miydi içinde biriken
şiiri?
Haydi bütün bunlardan habersizdik diyelim, okurken öykülerini,
romanlarını, bir yerde durup, kim ‘düpedüz şiir bunlar’ dememiştir
ki?
Aloysius Bertrand, Baudelaire, Lautreamont, Rimbaud çoktan
belirlemişti ‘düzyazı’nın da şiir olduğunu...”
¡ ¡ ¡
TURAN’ın da belirttiği gibi, Ulaş ve Merhaba şiirlerini Zülfü
Livaneli bestelemişti, hepimiz ondan dinledik.
Gerçekten de başka sayfada bazı dizelerini aldığımız Kırmızı Deynek
şiirini üzerine uzun bir yazı yazılabilir.
Şiirler, bir birikimin, bir yaşanmışlığın ürünüyse insanı daha da
etkiliyor. Irgatlık Anıları’nı ben böyle yorumluyorum.
Irgatların yaşantısını bu şiirden öğrenebilirsiniz.
Umut, direnç, Yaşar Kemal’in bütün eselerinde vardır.
Bekle şiiri, bu kavramların şiirdeki halidir:
“Elbet bir gün, bütün çiçekler beyaz açar
Hür ve mes’ut bir şarkı halinde”
Romanı, öyküyü iyi bilen Yaşar Kemal, bizim şiirimizi, şairlerimizi
de okumuş.
Ağıt bu dediğimi desteklemiyor mu?
“Bütün tarlalar başaktır
Bütün harmanlar nur”
1940’larda başlayan şiir akımlarını okumuş ama onların ihmal
ettiği, halk kültürünün süzülmüş öğelerini o şiire getirdi.
Ben iyi bir yazarın hangi türde yazarsa yazsın, yazdıklarında şiir
olduğunu, gizli ya da açık mutlaka şiir yazdığına inanırım. Aksini
düşünemem, şiirsiz düzyazının kuruluğu, beni rahatsız eder.
Onun öykülerini, romanlarını sevmemin, edebi bilinçaltındaki
şiirsellikten geldiğini, şiir kitabını okuyunca daha iyi
anladım.
Kalebent şiiri kitapta en beğendiğim şiirler listesinde epey
başlarda yer alıyor.
“Kalebent uyuyor
Gece yarısıdır susun.”
Serenat, onun şiir yelpazesinin çeşitliliğini, zenginliğini
gösteriyor.
Şikâyet şiiri halk şiirinin bugünkü söylenişidir:
“Turna bağının gülüyüz
Taşlı dağların yoluyuz
Göğcelim şimdi ölüyüz
Sağı şikâyet edelim”
Yaşar Kemal uzun şiirde de şiirin temposunu düşürmeden, şiir
bütünlüğü konusunda da bir örnek sunuyor bize.
Kapı şiirini okursanız, onun iyi şairliği konusunda yargınız güç
kazanır.
Hanna’ya Şiirler de dikkatinizden kaçmasın.
Ulaş şiiri, bir kişide bir kuşağın acı serüvenini anlatıyor.
¡ ¡ ¡
EDEBİYATTA bir dünya ustasının şiirlerini mutlaka okuyun.
Bugünlerde Bahar İndi, Yaşar Kemal, YKY.