Ailenin varlık satışını Fon’la birlikte yapmayı ya da en azından
satışta inisiyatif sahibi olmayı istediğini belirten Ertürk,
istekler arasında tahsilatlardan sonra geri kalan varlıkların
yeniden aileye devrinin bile bulunduğunu anlattı. Bunun imkânsız
olduğuna dikkat çeken Ertürk, “Geçenlerde yaptığımız bir hesaba
göre, şirketlerle ilgili ilan ettiğimiz değerler zaten bizim o
gruptan alacaklarımızın ancak yaklaşık yüzde 27’sini karşılıyor.”
dedi. Uzan Grubu’nun Hazine’ye maliyeti, vergi borcu dahil 16
milyar doları aşıyor. 30 Haziran 2005 itibarıyla Uzanlar’dan
yapılabilen tahsilat ise sadece 157 milyon 496 bin dolar. Ertürk,
Uzanlar’dan işbirliği beklediklerini, böylece varlıkları daha
yüksek değerlerden satmanın mümkün olacağını, dolayısıyla daha
fazla borç mahsup edileceğini kaydetti. Ertürk, işbirliğinin
tanımını ise şöyle yapıyor: “Elbette inisiyatif bizim elimizde
olacak. Onlar ise satışlarda herhangi bir hukukî problem
çıkarmayacaklarına dair taahhüt vererek bize yardımcı olsunlar.”
Uzanlar’ın tehditvari bir yaklaşım ile bunun tam tersi bir tavır
içinde olduğunu dile getiren Ertürk, “Bizi birtakım müeyyidelerle
caydırmaya çalışıyorlar. Neredeyse haftada bir, bazen daha sık
ihtarnameler geliyor. Sadece bize de değil, başka şirketlerdeki
yöneticilerimize de geliyor. Bunların hukuki geçerlilikleri yok.
Burada moral bozmaya, kararlılığımızı zedelemeye çalışıyorlar.”
diyor.
Ertürk, “Cem Uzan bize çözüm anlamında bazı yazılı veya sözlü
tekliflerde bulundu. Burada protokol görüşmeleri ya da borç tasfiye
görüşmeleri eğer zaman kazanmaya yahut Fon’un attığı adımı geri
almasını sağlamaya dönükse bunlardan sonuç çıkması beklenemez.”
diye konuşuyor. Cem Uzan’ın, borcun ödenmesi için artık varlık
satışından başka bir yolun kalmadığını görmesi gerektiğini anlatan
Ertürk, şirketlerin çalıştırılarak borcun ödenmesi imkânının
neredeyse sıfır olduğunu kaydetti. Ertürk, açıkladıkları değerlerin
gerçekleşmesi halinde Star Medya Grubu’ndan 270 milyon dolar,
çimento şirketlerinden 430 milyon dolar ve Telsim’den 2,8 milyar
dolar gelir beklediklerini belirtiyor. 7 radyo, 2 ulusal kanal ve
bir gazetenin satışa çıkarılacağı Star Medya Grubu satış takvimi 21
Eylül’de başlayacak. Ertürk’e göre hemen hemen bütün yerli medya
kuruluşları Star Medya Grubu’yla ilgilenirken yabancıların da
sayısı giderek artacak. 9 çimento şirketi için satış takvimi de 10
Ekim’de başlayacak. Telsim’e de değinen Ertürk, devraldıkları
günden itibaren firmaya yerli-yabancı çok sayıda kuruluşun ilgisi
olduğunu belirterek, daha çok yurtdışından talep geldiğini,
aralıktaki ihaleye yurtdışındaki bazı kuruluşların yurtiçi
ortaklarla girmesini beklediklerini söyledi.
Çukurova gelecek ay da ödeme yapmazsa anlaşmayı
feshederiz
TMSF Başkanı Ertürk, Yapı Kredi borçları için Fon ile anlaşan
Çukurova Grubu’nun 31 Ağustos ödemesini yapmadığını bildirerek,
“Sözleşmeye göre 4 tane temerrüt hakları vardı. Bunun 3’ünü
kullanmış oldular.” diyor ve gelecek ay da ödemenin aksaması
halinde protokolün feshedileceğini söylüyor. Ertürk, Fon’un BDDK
bünyesinde faaliyet gösterdiği dönemde hakim ortaklar ve diğer
alacaklılardan yaklaşık 1,5 milyar dolar tahsilat yapıldığını
belirterek, tahsilat miktarının bugün itibarıyla 3 milyar dolara
ulaştığını bildirdi. Çukurova ve Dinç Bilgin gruplarıyla yapılan
protokolleri değiştirdiklerini, sürelerinin düşürülmesi ve borç
miktarlarının artırılmasının kendilerine büyük bir tahsilat imkanı
sağlamış olacağını ifade eden Ertürk, protokolün imzalanmasından
sonra Çukurova Grubu’ndan yaklaşık 760 milyon dolar tahsilat
yapıldığını kaydediyor. Ertürk, “1,3 milyar doları da önümüzdeki
aylarda tahsil etmeye devam edeceğiz. Hatta, Turkcell ve Yapı Kredi
Bankası olayları çözümlenirse bu protokolden doğan alacağımızın
tamamını tahsil etme imkanı kazanacağız.’’ diye konuşuyor. Fon şu
ana kadar 11 hakim ortak grubuyla 7 milyar dolarlık protokol
imzaladı.
Batık Egebank’ın eski sahibi Yahya Murat Demirel’in borçlarına mahsuben, babası Şevket Demirel’in de varlıklarına el koymalarından sonra Demirel ailesinin kendilerine karşı sert bir tavır içinde girdiğine değinen Ertürk, Fon’un hiç kimseye, hiçbir grup ve aileye karşı intikam duyguları içinde olmadığını vurguluyor.