SUNUCU Ece Erken, yedi yıl flört edip, 1 Eylül 2007’de evlendiği
işadamı Tuncer Öztarhan’a, 2008’in Ağustos ayında boşanma davası
açtı. Erken, Sarıyer Aile Mahkemesi’ne sunulan dilekçede, “Derin
bir sevgi ile bağlandığım eşimi mutlu edebilmek için büyük
fedakarlıklarda bulundum. Sosyal hayatımdan onun isteği üzerine
vazgeçtim” dedi.
Uçakta dayak
Kocasının “sözlü ve fiili” şiddet uygulamaya başlamasıyla birlikte sarsıldığını iddia eden Erken, delil olarak ilginç bir olay anlattı: “2007’de bir seyahat dönüşü, uçakta Tuncer’in darbelerine maruz kaldım. Beni hostesler kurtardı. Daha sonra benden özür diledi ve tekrarlanmayacağına söz verince, basına bu olayı yalanladım.” Erken, kocasının “saygısızlık, küfür, hakaret ve aşağılama” içeren davranışlarının “özür sonrası”nda da devam ettiğini iddia etti: “Tuncer, aşırı alkollü gelip bana saldırdı. Yüzüme ve vücuduma darbeler aldım. Hastanede tedavi gördüm. Olaya, arkadaşım Yeliz Şar, tanık oldu. Bu olayı da evliliğimi korumak adına yalanladım. Daha sonra beni evden kovdu.”
Tanıklar: Şiddeti görmedik
Tarafların katılmadığı duruşmada, Erken’in “Evdeki saldırıya şahit oldu” dediği arkadaşı Lara Yeliz Şar, çift arasında geçen herhangi bir şiddet olayını görmediğini belirtti. Erken’in annesi Nurhan Serpici de “Birbirlerine hakaretlerine şahit oldum ama şiddete tanık olmadım” dedi. Eşinden 500 bin TL manevi ve 1.5 milyon lira da maddi tazminat ile aylık 15 bin TL tedbir nafakası bağlanmasını isteyen Erken eşiyle yaptıkları protokol uyarınca taleplerinden vazgeçti. Mahkeme çiftin boşanmasına karar verdi.
Sunuculuğunu yaptığı canlı yayında boşanma haberini alan Ece
Erken, “İstemesek de boşanıyoruz işte” diyerek kendini tutamayıp
gözyaşlarına boğuldu.
Eray EROLLU / www.hurriyet.com.tr