Teşrik Tekbiri, bayram süresince belirli vakitlerde getirilen, Allah’ın yüceliğini vurgulayan özel bir zikirdir. Hz. Peygamber’in uygulamasına dayanan bu tekbirler, Kurban Bayramı arefesinde sabah namazıyla başlar ve bayramın dördüncü günü ikindi namazıyla birlikte sona erer.
Toplamda 23 vakit boyunca, her farz namazın ardından bir kez getirilir. Diyanet’in de sık sık hatırlattığı gibi, bu tekbirlerin özellikle cemaatle kılınan namazların ardından unutulmaması önem taşır.
TEŞRİK TEKBİRİ OKUNUŞU VE ANLAMI
Teşrik Tekbiri Arapça olarak şu şekilde okunur: Allâhü ekber, Allâhü ekber, lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber, Allâhü ekber ve lillâhi’l-hamd."
Anlamı ise şöyledir: Allah en büyüktür, Allah en büyüktür. Allah’tan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür, Allah en büyüktür. Hamd yalnızca Allah’a mahsustur."
Bu ifadeyle bayram günlerinin manevi atmosferi pekiştirilirken, kulun Allah’a olan bağlılığı da güçlü şekilde dile getirilmiş olur.
TEŞRİK TEKBİRLERE KİMLERE VACİPTİR?
Hanefî mezhebine göre, arefe günü sabahından başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar farz namazların ardından bu tekbirlerin getirilmesi hem erkekler hem kadınlar için vaciptir. Toplamda 23 defa uygulanması gerektiği belirtilir. Diğer yandan Şâfiî mezhebi bu konuda farklı yaklaşır; onlara göre bu tekbirler sünnettir.
Eğer bir kişi bu süre içinde kazaya kalan bir namazını o günler içinde kaza ederse, tekbir de yine o kaza namazının ardından getirilmelidir. Ancak teşrik günleri geçtikten sonra kaza edilen namazlar için tekbir getirilmez. Bu ayrım özellikle dikkat gerektirir.
BAYRAM RUHUNU YANSITIR
Teşrik Tekbirleri, Kurban Bayramı’nın ibadet yönü kadar toplumsal ve manevi havasını da yansıtan önemli bir unsurdur. Yalnızca sözlü bir zikir olmanın ötesinde, bireyin ruhaniyetiyle topluluğa katılımını da simgeler. Bu tekbirler sayesinde bayram sadece bir ritüeller bütünü değil, aynı zamanda bir arınma ve teslimiyet zamanıdır.
