Harvard Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bu uzun soluklu araştırma, 1984’ten bu yana 47 binden fazla kadınla yapılan düzenli sağlık takibini kapsıyor.
Bulgulara göre, her sabah içilen o içecek, ilerleyen yaşlarda hafıza sorunlarıyla karşılaşma riskini düşürüyor.
Aynı zamanda, diyabet ve bazı kanser türleri gibi kronik rahatsızlıkların görülme oranında da anlamlı bir azalma saptandı.
Sabahları keyifle içilen bir fincan kahve, sadece uyanmanıza yardımcı olmuyor; yaşlanmanın etkilerine karşı da bir kalkan oluşturabiliyor.
ABD’de yürütülen bir araştırma, sabah saatlerinde düzenli kahve tüketen kadınların ilerleyen yaşlarda sağlıklarını daha iyi koruduğunu gösterdi.
Çalışmanın odağında, özellikle zihinsel berraklık ve fiziksel hareket kabiliyetinin yaşla birlikte ne ölçüde korunduğu yer aldı.
Araştırmanın yürütücülerinden Dr. Sara Mahdavi, yaşlılıkta sağlıklı kalmanın sadece hastalıklardan uzak durmakla değil, aynı zamanda hareket kabiliyetinin korunması ve zihinsel işlevlerin güçlü kalmasıyla da ölçüldüğünü belirtiyor.
Günde ortalama 2 ila 3 fincan arası kahve tüketen bireylerde, yaşlılığa bağlı bilişsel ve fiziksel kısıtların ortaya çıkma oranı yaklaşık yüzde 5 daha düşük. Düzenli olarak kahve içen bir kişi, hem beden hem de beyin sağlığını yıllarca koruma şansına sahip oluyor.
Araştırmada dikkat çeken bir diğer bulgu ise, kahvenin faydasının yalnızca miktarla değil zamanlamayla da ilgili olması. Sabah saatlerinde alınan kafein, gün içindeki zihinsel netliği desteklerken, uzun vadede de beyni genç tutan bir rol üstleniyor.
Elbette tek başına kahve mucize yaratmıyor. Ancak günlük yaşamda yapılan küçük ama sürekli tercihler, yıllar sonra ne kadar dinç kalacağınızı belirleyebiliyor.
