Milyonlarca kişi yapıyor: Bilmeden zehri yutuyormuşuz

Evimizdeki dolapların çoğunda yer alan plastik saklama kapları, farkında olmadan sağlığımızı tehdit ediyor olabilir. Her şeyin içine girmiş mikroplastikler, sudan toprağa, hatta yediğimiz yemeğe kadar her noktada iz bırakıyor.

Artık yalnızca çevre değil, vücut da bu parçacıklarla dolup taşıyor. Özellikle sıcaklık, asit ve yağla temas eden plastikler, mikroskobik parçacıkları salarak yemeğin içine sızabiliyor. Çevre sağlığı uzmanı Dr. Andrea De Vizcaya Ruiz’e göre, bu parçacıklar zamanla akciğerde, kanda ve hatta plasentada bile birikme gösterebiliyor. 

Plastik kaplar sadece dış etkenlerden değil, içerisine konulan yiyeceklerin özelliklerinden dolayı da bozuluyor. En büyük riskse sıcak yemeklerde başlıyor. Henüz dumanı tüten bir çorbayı doğrudan plastik kaba koymak, gözle görünmeyen kirlenmeye davetiye çıkarıyor.

Özellikle domates sosu, turunçgil ürünleri ya da yağda kızartılmış yiyeceklerin plastikle teması, bu kaplardan çözülüp yiyeceğe karışan katkı maddelerinin oranını artırıyor. Plastik zamanla çiziliyor, esniyor ve yüzeyi aşınıyor. Bu da parçalanma riskini katlıyor. 

Aynı kap yıllarca kullanıldığında, riskin de o kadar büyüdüğü vurgulanıyor. Mikrodalgada ısıtma ise bu süreci hızlandıran en belirgin etkenlerden biri. Gıdanın sıcaklığı yüksekse ya da asidik özellik taşıyorsa, cam, paslanmaz çelik ya da seramik gibi malzemeleri tercih etmek gerekiyor.

Plastik kaplar hala kullanılmaya devam etse de, sadece kuru, soğuk ve düşük riskli yiyecekleri bu kaplarda muhafaza etmelisiniz.. Aksi halde her lokmada fark etmeden plastik de yutuyor olabiliriz.