Engelli anne, engelli oğluyla zor şartlar altında hayata tutunmaya çalışıyor

Yenişehir ilçesine bağlı Bahçelievler Mahallesi'nde yaşayan yüzde 70 engelli Arzu Çadırcı, yaşadığı sıkıntılara rağmen, zihinsel engelli oğlu, kızı ve torunlarıyla yaşam mücadelesi veriyor. Yıllar önce eşinden ayrılan Çadırcı, küçük yaşlarda geçirdiği hastalık nedeniyle koltuk değnekleri desteğiyle yürüyebiliyor. Kendi işlerini yapmakta zorlandığı için eşinden ayrılan 36 yaşındaki kızı Semra Tekin'in baktığı Çadırcı, diğer yandan da zihinsel engelli oğlu Ercan Tekin ile ilgilenmek zorunda kalıyor.

"ARTIK GİDERLERİ KARŞILAYAMIYORUZ"

Eşinden 1994 yılında ayrılan anne Çadırcı, zihinsel engelli oğlu ve eşinden ayrılmış 3 çocuklu kızı ile bir arada yaşadıklarını söyledi. 2019'da kredi ile bir ev aldıklarını, ancak hastalanan oğlunun tedavisi için evi satmak zorunda kaldıklarını anlatan Çadırcı, şimdi kirada oturduklarını söyledi. Kendisinin ve oğlunun yüzde 70 engelli olduklarını belirten Çadırcı, kızının aldığı engelli bakım maaşı ve babasından kalan emekli aylığı ile geçimlerini sürdürmeye çalıştıklarını dile getirerek, "Şu anda kiramı ödeyemeyecek durumdayım. Aylığım var ama o da bize yetmiyor. Kızım bakıcı maaşını kiraya veriyor. Oğlumun yatağı kırıldı, ona bir yatak bile alamıyorum. 17 yaşındaki torunum da hasta oldu. Yetersiz beslenmeden kanı sıfıra düşmüş. Hala tedavisi sürüyor. Artık giderleri karşılayamıyoruz. Eve 16 bin lira aylık kira ödüyorum. Sözleşmemiz nisan ayında bitecek" dedi.

Semra Tekin de bedensel engelli annesi ve zihinsel engelli ağabeyinin yanı sıra iki kız çocuğu ile bir arada yaşadıklarını söyledi. Zorlu şartlar altında hayat mücadelesi verdiklerini ifade eden Tekin, "Anneme ve ağabeyime ben bakıyorum. Annem engelli olduğu için hiçbir iş yapamıyor; ayakta duramaz, yemek yapamaz, bulaşık yıkayamaz. Küçük bir tüpü var, önüne getiririm. Bazen canının istediklerini yapar. Onun dışında evin işlerini ben yapıyorum" diye konuştu.

Zihinsel engelli ağabeyine bakmanın zorluğuna işaret eden Tekin, "Ercan zaten 10 çocuğa bedel. Ona bakmak daha zor, onu memnun etmek, mutluk etmek zor. Anneme kızar da bana kızamaz. Onunla genellikle ben ilgilenirim. Gezmeyi çok sever; gezmeye götürürüm. Çay, kahve içmeyi sever, ona bol bol çay kahve yaparım. O bunlarla butlu oluyor. Ben de elimden geldiği kadar onu mutlu etmeye çalışıyorum" dedi.