Yumruklu kavga sonrası İYİ Pati'den protesto. Genel Kurul salonunu terk ettiler

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu Meclis’teki yumruklu kavga sonrası partisinin aldığı kararı duyurdu. Genel Kurul’daki bütçe görüşmelerine katılmayacaklarını açıkladı. Ve o alınan karardan sonra bugün TBMM Genel Kurulu'nda bütçe görüşmeleri devam ederken, İYİ Partili milletvekilleri, AK Partili vekillerin konuşması sırasında salonu terk etti.

Google Haberlere Abone ol
Yumruklu kavga sonrası İYİ Pati'den protesto. Genel Kurul salonunu terk ettiler

TBMM Genel Kurulu'nda bütçe görüşmeleri devam ederken, İYİ Parti'li milletvekilleri, AK Parti'li vekillerin konuşması sırasında salonu terk etti.

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiç başkanlığında; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın 2023 yılı bütçelerini görüşmek üzere toplandı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bütçesi üzerindeki görüşmelerde önce CHP'li milletvekilleri, konuşmalarını gerçekleştirdi.

Söz sırasının AK Parti'ye gelmesi üzerine AK Parti İstanbul Milletvekili Mücahit Arınç, kürsüye çıktı. Bu sırada İYİ Parti'li vekiller, Genel Kurul salonunu terk etti.

İYİ Parti Grup Başkan Vekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs'e dün Genel Kurul'da yumruk atan AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık'la ilgili disiplin süreci başlatılmaması durumunda AK Parti'li milletvekillerinin konuşması sırasında Genel Kurul'u terk edeceklerini açıklamıştı.

Yumruklu kavga sonrası İYİ Pati'den protesto. Genel Kurul salonunu terk ettiler

MECLİS'TE BASIN TOPLANTISI DÜZENLEMİŞTİ

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs'ün uğradığı yumruklu saldırıyla ilgili, TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

Yaşanan olayın son dönemde bilinçli olarak tırmandırılan gerginliğin geldiği seviyeyi gösterdiğini ifade eden Dervişoğlu, "Meclis'te yaşanan şiddet olaylarında hiç değişmeyen sabit bir taraf vardır. O da Adalet ve Kalkınma Partisi tarafıdır. Her olayın bir yerinde mutlaka Adalet ve Kalkınma Partililer bulunmaktadır. Millet adına milletim haklarını savunan milletvekillerine karşı sözlü ve fiili saldırılar sürekli hale dönüştürülmüştür. Söyleyecek sözü olmayanların kavgaya ihtiyaç duyması anlayabileceğimiz bir husustur. Bugün geldiğimiz noktada AK Parti kavgadan, tartışmadan, polemikten beslenen bir siyasi oluşuma dönüşmüştür." ifadelerini kullandı.

"Bütçenin ilk günkü görüşmeleri üzerine, TBMM Başkanı'nın yaptığı açıklamalar Meclis Başkanı'nın tarafsızlığını yitirdiğinin açık bir delilidir" diyen Dervişoğlu, "O açıklamalar göstermiştir ki; TBMM Başkanı, AK Parti dışındaki partileri hedef alan, sadece onları ikaz eden kabul edilemez bir tutum içine girmiştir." değerlendirmesini yaptı.

Genel Kurul'daki AK Parti sırasının önündeki isimleri hedef alan Dervişoğlu, "Saldırıya hazır halde bekleyen sanki bu iş için memur tayin edilmiş milletvekilleri bulunmaktadır. AK Parti yönetimi bu tür milletvekillerini uyarmak yerine, onlara bu tutumları karşısında neredeyse prim vererek kavgayı teşvik etmektedir." şeklinde konuştu.

 

'Belki de Örs’ü kaybetmiş olacaktık'

Anayasa'nın 83. maddesinin 2. fıkrasına dikkat çeken Dervişoğlu, "Ağır cezayı gerektiren suç üstü hali, yasama dokunulmazlığının istisnalarından birini teşkil eder. Dünkü vahim olayda AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık, yapılan bütçe görüşmeleri esnasında önce laf atmakla başlayıp sonra saldırıya dönüşen bir eylemi hayata geçirmiştir. Kürsü yakınlarında bulunan Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs'e kürsünün arka tarafından koşarak gelip, büyük bir yüzük bulunan eliyle Örs'e kasten ve vahşice yumruk atmıştır. İYİ Parti milletvekillerinin duruma ani ve yerinde müdahalesi söz konusu olmasaydı belki de saldırgan eylemini tamamlayacak ve Örs'ü kaybetmiş olacaktık." ifadesini kullandı.

Örs'ün geçtiğimiz yıl TBMM'de kalp krizi geçirdiğini hatırlatan Dervişoğlu, "Hal böyleyken AK Partili Işık'ın, Sayın Örs'e karşı yaptığı bu eylemin basit bir yaralama suçu olarak tanımlanması da mümkün olamaz." değerlendirmesinde bulundu.

'Kişinin hayatına karşı işlenmiş bir suç'

Işık'ın saldırısı sonucu yaralandıktan sonra hastaneye kaldırılan Örs'ün doktorların ifadesi ile ölümden döndüğünü aktaran Dervişoğlu, "TBMM'de yaşanan bu şiddet olayı elim bir olayın ötesinde bilerek ve isteyerek gerçekleştirilen şiddettir. Bu nedenle yasama dokunulmazlığı kapsamında değerlendirilebilecek basit bir suç ya da arbededen bahsedebilmek mümkün olamaz. Söz konusu olay TCK'nin 81. ve 82. maddeleri kapsamına giren kastı aşan bir eylem olup, adam öldürmeyle sonuçlanabilecek, kişinin hayatına karşı işlenmiş bir suçtur. Bu nedenle genel hükümler çerçevesinde olaya sebebiyet veren vekil hakkında hukuki işlem yapılması gerekmektedir" dedi.

Dervişoğlu şöyle devam etti:

"İşin bir de Anayasal boyutu vardır. Bizler milletvekilleri olarak TBMM'de kamu görevi ifa ediyoruz. Anayasal bir haktan doğan görevin ifasına karşı yöneltilmiş tecavüzler kendi içinde başka suçları da barındırır. Nasıl bir öğrencinin öğrenim özgürlüğünü engellemeye kalkışırsanız, nasıl bir gazetecinin gazetecilik yapma hürriyetini kısıtlamaya çalışıp suç işlerseniz Anayasal bir hakkın kullanımını engellemeye çalıştığınızda büyük suç işlemiş olursunuz. Bu saldırılar muhalefetin, muhalefet görevini yapmasını engellemek için yapılıyor ve bizim kamu görevi yapma özgürlüğümüzü kısıtlıyor."

'Genel Kurul salonunda bulunmayacağız'

Yaşananların hukuken takipçisi olacaklarını vurgulayan Dervişoğlu, AK Parti'nin de Işık hakkında gerekli disiplin sürecini başlatması gerektiğini ekledi.

AK Partili Işık'ın "Özür dilemeyeceğim" şeklindeki açıklamasına değinen Dervişoğlu, "Senden özür dilemeni bekleyen mi var?" diye sordu.

Dervişoğlu, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bu konuda doğru adım atmaması, bu elim olayla ilgili kamuoyu vicdanını tatmin edici bir karar almaması durumunda bütçe görüşmeleri süresince AK Parti grubunun konuşmaları sırasında İYİ Parti grubu olarak Genel Kurul salonunda bulunmayacağız. Bunun boykot olarak algılanmamasını istirham ediyorum. AK Parti yetkililerini göreve davet etmek olarak değerlendirilmesini de talep ediyorum. Bu doğru uygulama yapılıncaya kadar tavrımızı bütçe görüşmeleri esnasında sürdüreceğimizi kamuoyunun takdirlerine arz ediyorum" açıklamasını yaptı.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin