Yeni Şafak yazarından Hrant Dink dosyasına yorum: Utanıyorum!

Üç köşe yazarı Fehriye Çetin'in kitabından yola çıkarak Dink cinayeti davasındaki belirsizlikleri yazdı.

Google Haberlere Abone ol
Yeni Şafak yazarından Hrant Dink dosyasına yorum: Utanıyorum!

Ahmet İnsel, Ali Bayramoğlu ve Oral Çalışlar Hrant Dink cinayeti davasının avukatı Fethiye Çetin'in dava sürecini ve perde arkasında yaşananları anlattığı “Utanç Duyuyorum-Hrant Dink Cinayeti’nin Yargısı” kitabını köşe yazarları köşelerine taşıdı. 



Yeni Şafak gazetesi yazarı Ali Bayramoğlu 'Utanıyorum' başlıklı yazısında Ergenekon yapılanmasının bazı yönleri ile hala ayakta olduğunu belirtti.



Bayramoğlu'nun yazısı şöyle:



Fethiye Çetin, Anneannem'in yazarı, Hrant Dink yakın dostu, avukatı, 'Utanıyorum' adlı bir Beyazıtoğlu'nun ismi Hrant Dink cinayeti ve Ergenekon dava dosyalarında da sıkça geçtiği halde, hiçbir soruşturmanın konusu yapılmadı, kendisine soru dahi sorulamadı. Bu isim dokunulmazlığını nereden alıyordu?...



Dink cinayetini izleyen ilk günlerde, Emniyet ve Jitem'le telefon görüşmelerini beş ayrı sim kart üzerinden yapan Erhan Tuncel'in telefon dökümlerinde bir emekli albayla görüşmeler yaptığının tespit edildiği, basına sızdırılan bilgiler arasında yer alacak ve bu emekli albayın Hüseyin Mümtaz Beyazıtoğlu olduğu iddia edilecekti. Erhan Tuncel'in telefon görüşmelerine ait detaylar, Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nde yok edilecekti.



Yazının tamamını okumak için tıklayınız...



Radikal gazetesi yazarı Oral Çalışlar, 'Dink cinayetini aydınlatacak yeni deliller?' başlıklı yazısında Hrant Dink davasında cevaplanması gereken bir çok soru olduğunu belirterek Fehriye Çetin'in kitabından bölümlere yer verdi.



Çalışlar yazısında şu ifadelere yer verdi:



Hrant’ın öldürülmesinden bir yıl sonra, K.Kerinçsiz, 09 Ocak 2008 günü V. Küçük’le telefonda konuşurken, “[...] ikimiz hakkında yapılan şikâyet, Savcı Naci Kanık’ta, ben şimdi az önce ifade verdim sizi de rica ettiler, ‘gelsin bir ifade versin de dosyayı kapatalım’ diye bu Hrant Dink’le alakalı yine...” diyor. Küçük de “Hrant Dink mi gene” cevabını veriyor.



15 Ocak 2008’de (yani savcılıktan sonra) Kerinçsiz’in Küçük’e şunları söylediği bantlara geçiyor: “İyi de paşam Allah’tan bunlar bir tezgâh kurmadılar. Bu yakalanan çocuklara iki kelime konuştursalardı tamamdık.”



Yazının tamamını okumak için tıklayınız...



Radikal gazetesi yazarı Ahmet İnsel ise Avukat Fethiye Çetin'in kitabı üzerine  "Kâğıt üzerinde yasalara göre suç bile olmayan birçok muhalif eyleme terör damgası vurmakta tereddüt etmeyen Türk yargısının, bir Ermeniyi öldürme amacıyla sınırlı olmayan, aynı zamanda bir tedhiş ortamı yaratma amacı taşıyan Dink cinayetinin arkasındaki örgütlü yapıyı ve sorumluları görmemeye devam edecek mi?" dedi.



Ahmet İnsel'in 'Güdümlü adaletin çarpık kararları' başlıklı yazısının tamamını okumak için tıklayınız...



Hrant Dink cinayeti davası yeniden 17 Eylül’de İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanacak.




Sıradaki Haber İçin Sürükleyin