Konu: Açık alanda alkole ceza
Konuklar: Üsküdar Belediye Başkanı Mehmet Çakır ve Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal
Celal Pir: İzninizle hemen bir öğretmen sayın Kamil Ercan bir soru aktarmış onu aktarayım size. Diyor ki;
Kamil Ercan (Öğretmen): Bildiğimiz kadarıyla çevreyi rahatsız etmediğiniz sürece park ve koruluklarda içki içmek yasak değil. Belediyenin bu uygumasındaki dayanak noktası nedir? Neden böyle bir uygulama yapmaya başladınız?
Mehmet Çakır: Şimdi vatandaşımızın eksik bilgisi var. Çünkü belediye yasalarında kamuya açık olan alanlarda bankların üzerinde uzanıp yatmakta yasak. Çok eski bir yönetmelik bu, eski bir uygulama ama bunun içerisinde şeyde dahil olmak üzere, bu bahsi geçen alkol konusu da dahil olmak üzere bunlar var. Vatandaşların bilgisi bunda fazlasıyla yok. Niçin? Belediye başkanları geçmiş yıllarda bu uygulamayı yapmadıkları için vatandaşların da bu noktada müsamahakar davranıldığı konusunda bir durum var. Bu neye benziyor? Şapka kanununa benziyor. Yasak olduğu halde kimse şapka takmıyor bugünkü yürürlükte olan kanunlardan bir tanesi de o. Şimdi parklarda ve umuma açık olan alanlarda alkol ve benzeri uyuşturucu madde kullanımı yasaktır. Uygunsuz şekilde ne kullanmak, ne de onu taşımak ne de onu taşımak hatta açık alanda onu taşımak bile suçtur. Gelişmiş Avrupa ülkelerinde ve Amerikada ve bugün işte bu konu vasıtasıyla mail adresimize gelen Avustralya’da bu kanunla belediyenin veya hükümetin çıkartmış olduğu yasanın metnini bize gönderdi bize vatandaşımız, maili bize attı ve orada da görüyoruz ki 250 dolardan 500 dolara varan ve yukarısı olan cezalar uygulanıyor.
Celal Pir: Söz konusu. Peki Türkiye’de durum ceza yönetmeliği var mı? Nedir bunun cezası?
Mehmet Çakır: Türkiye’de cezalarımız caydırıcılık olmaktan maalesef uzak. 132 Ytl cezai müeyyide uygulanıyor. Biz istemeyiz tabiki asla vatandaşlarımız cezaya çarptırılsınlar ama halkımız ve vatandaşlarımız rahat ve huzurlu bir ortam içerisinde Üsküdar’ın sahili ve parklarımız iddia ediyorum ki çok güzeldir. İnsanlarımızın huzur bulabileceği mekanlardır. Bu anlamda ailelerin rahatlıkla gelip oturabileceği hatta ve hatta bu uygulama vesilesiyle ölüm tehlikesi altında olan uyuşturucu madde bağımlısı bir genç yavrumuzu metruk bir binanı içerisinden ekibimizin elemanlarımız aldı.
Celal Pir: Mutlaka vardır ama içki içenler aileleri rahatsız mı ediyorlar?
Mehmet Çakır: Eğer rahatsızlık olmasa şikayet gelmez. Bizde şikayetlerin üzerine ve ihbarlar üzerine yapıyoruz bunu. Yoksa biz adım adım takip etmiyoruz, şurada içen var mı yok mu diye takip etmiyoruz. Şikayetler üzerine, şikayet vatandaştan geliyor.
Celal Pir: Peki. Öğrenci Mehmet Ali Doplu diyor ki;
Mehmet Ali Doplu (Öğrenci): Belediyenin açık alanda içki içenlere ceza kesmesinin yanı sıra bir de bu kişileri internette teşhir etmekteki amacı nedir? Özel hayatın gizliliği ilkesine aykırı davranmıyor musunuz?
Mehmet Çakır: Ben şunu söyleyeyim; bu teşhis kelimesine katılmıyorum. Bizim yönetimimiz stratejik plan gereği şeffaf, açık ve katılımcı ve hesap verebilir bir yönetim anlayışı içerisindeyiz ve stratejimiz planımızda, hedefimizde açıklığı ve şeffaflığı hedef alarak koyduk. Şimdi bunun gereği olarak bizim belediyemizin meclisinde alınmış olan kararlar yayınlanır, almış olduğumuz ihale kararları yayınlanır artı encümen marifetiyle bir takım hizmetleri yürüttüğümüzden dolayı sırf alkol alanlara uyguladığımız cezalar değil encümenin vermiş olduğu cezalar, muhtaç ve fakir bir ailenin bir talebi olduğunda encümen marifetiyle yardım ederiz ve karar alınır ve o karara istinaden yardımı yaparız veya bir şeyi daha söyleyeyim. Fırında ekmek üreten ve gramajda hata yapan imalatçı kuruluşu veya fırıncıya da bir uygulama yapıyoruz ve bu da internet sayfamızda yayınlanıyor.
Celal Pir: Ama içki içmek bir suç değil?
Mehmet Çakır: Değil tabi.
Celal Pir: Eğer içki içen bir insanı internet sitesinde yayınladığınız zaman bu doğru bir davranış değil. Bana öyle geliyor ki soruyorum.
Mehmet Çakır: Hayır size öyle geliyorsa o zaman ben şunu söyleyeyim; içki içmek eğer suç olsa ..
Celal Pir: Bunlar satılmaz.
Mehmet Çakır: Hemen getirdik. Yeni ruhsat verdik, işyeri açma ve çalışma ruhsatı verdik ve burada içki satılacak, burada alkol alınacak. Burada yanlış anlaşılan şey şu; içki nerede içiliri vatandaşımız gayet iyi biliyor zaten ve orada içiyor. İşte içki içme ruhsatı almış olan mahallerde ve mekanlarda bu işi yapmak lazım ve adını söylememe gerek yok, yazılı basının baş yazarlarından bir tanesinin geçmiş aylarda yazmış olduğu bir yazıdan alıntı yapmak isterim. O da 23.01.2006 tarihinde şöyle diyor; Ak Partili Üsküdar Belediyesi’nin parkta içki içenleri cezalandırmasını yanlış bulmuyorum diyor. İçki meyhanede içiler, içki lokantada içilir, içki evde içilir ama parkta içilmez diyor. Kimsenin içkisine kimse karışamaz ama içki de her yerde içilemez diyor.
Celal Pir: Tabi o onun kişisel bir görüşü. Yasalara göre isteyen istediği yerde içebiliyorsa ...
Mehmet Çakır: Bizimde görüşümüz bu istikamette. İçenlere asla bizim müdahelemiz yok ama içilmesi gereken yerlerde içsin. Ayrıca bu işlenen suç kamuya açık olan mekanlarda ... vaziyetinde. Açık olarak işlendiği için bunun mahremiyeti diye bir şey söz konusu değil. Eğer özel bir yani hırsızlık yapan bir adamın eğer bu adam hırsızdır diye biz yayınlarsak bu teşhir olabilir. Bunlar özel suçlardır belki ya da vergi kaçıran bir adamı, bir kişiyi vergi kaçırdığından dolayı internet sayfamızda yayınlarsak ve bildirim yaparsak o şahısla ilgili olarak teşhir yapmış oluruz. Oysa ki bu kamusal bir suçtu, kamusal bir hatadır, kamusal alanda yapılmış olan açıkta işlenmiş bir hatadır. Herkesin gördüğü bir alanda ....
Celal Pir: Hayır hayır buradaki sormak istediğim nokta şu; vergi kaçıran ya da bunlar hep yasayla tespit edilebilen suçlardır değil mi? İçki içen de eğer bir cezası varsa ödedikten sonra niçin teşhir ediliyor onu anlamadım.
Mehmet Çakır: Bizim buradaki tekrar ifade edeyim.
Celal Pir: Orada da özel hayata girmiyor mu?
Mehmet Çakır: Teşhir asla yoktur, açıklık ve şeffaflık adına yönetimimizin almış olduğu karar gereğince encümen kararlarını, meclis kararlarını ve ihaleye çıktığımız ve ihale yapacağımız bütün dosyaları açıklıyoruz ve yayınlıyoruz.
Celal Pir: Peki. Hemen bir avukat sayın Perran Dohatlı sormuş, diyor ki;
Perran Dohatlı (Avukat): Bugüne kadar kaç kişiye, toplam ne kadar para cezası kesildi? Buradan elde edilen gelir nerelerde kullanılıyor? Bu paraların nereye harcandığı şeffaf bir şekilde Üsküdar Belediyesi kamouyuna bildiriliyor mu?
Mehmet Çakır: Şu ana kadar 630 kişiye ceza kesildi ve her geçen gün de azalmaktadır. Yani artmak yerine bu cezaya çarptırılan insanları sayısı azalmaktadır ama Tl miktarı olarak 630*132 sayın vatandaşımız bu işi gayet pratik yapabilir. Karşılığı budur. Harcandığı yerler gayet açık ve şeffaftır. Umumun ve müşterek menfeatlerin doğrultusunda vatandaşın hizmetlerinde harcanıyor.
Celal Pir: Reklamcı Ahmet Ali diyor ki;
Ahmet Ali (Reklamcı ): Fethipaşa Korusu ve Çamlıca tepesindeki restoranlarda da içki içme şansınız yok. Buralarda içki içmek neden yasak? Uygulamanın sebebi nedir? Ailemizle gidip buralarda yemek yerken yanında içki içemeyecek miyiz?
Mehmet Çakır: Yanlış biliyor. O bahsettiği yerlerde içki içilen kapsamda ve orada içki içiliyor, kimse de bir müdahele etmiyor. Çünkü içilebilir alanlarda içki içmeye mani bir hal yok.
Celal Pir: Hemen bir memur sayın Harun Kemaliye demiş ki;
Harun Kemaliye (Mimar): Haberde belediyenin 1930'da yürürlüğe giren bir yasaya göre davrandığından bahsediliyordu. Bu yasaya göre parklardaki kanapelerde içki içmek, yemek yemek ve yatmak yasak. Bu yasa uygulanıyorsa parklarda yemek yiyenlere ve yatanlara da ceza kesiliyor mu?
Mehmet Çakır: Demin bahsettiğim örnek gibi şapka kanununa nasıl muhalefet ediliyorsa benim gönlümden şu geçer; İstanbul’da bütün belediyeler aynı uygulamayı yapalım, benzer uygulamayı yapalım ve bütün bu yeşil alanlarda ve parklarda bu nahoş hadiseyi hep beraber kaldıralım.
Celal Pir: Ama mesela yazın görüyoruz bütün yeşil alanlarda mangallar yapılıyor filan. Bu da yasak, ona niye mesela müdahele edip ceza kesmiyorsunuz?
Mehmet Çakır: Olmaması gerekir. Dediğim gibi ihbar yok, şikayet yok. Şikayet üzerine biz bu işlemleri yapıyoruz. Yani vatandaş açık alanda içtiği alkolden veya uyuşturucu maddeden dolayı şikayet geldiğinden ekibimizin yaptığı bir uygulama.
Celal Pir: Hayır ben katılıyorum yaptığınız uygulamaya da şunu anlamıyorum yani. İçki içeni ayırt ediyorsunuz, yemek yiyeni ya da yatanı ayırt etmiyorsunuz dedi. Ayrım yapıyorsanız o ayrımcılık olur. Yasayı ayrımcı bir şekil uygulamak olmaz mı?
Mehmet Çakır: Hayır biz yapmıyoruz. Demek ki vatandaş ayrımcılık yapıyor, ihbar etmiyor. Biz ihbar üzerine yapıyoruz.
Celal Pir: Yani ben mesela Celal Pir olarak yolda bir bira alsam, içsem bana ceza kesmiyorsunuz ama biri ihbar ederse kesiyorsunuz. Böyle mi?
Mehmet Çakır: Evet, evet.
Celal Pir: Peki bir mühendis sayın Yekta Zorlu bir soru sormuş diyor ki;
Yekta Zorlu (Mühendis): Üsküdar Meydanı ve çevre yollar Marmaray çalışmaları nedeniyle aylardır perişan durumda. Gerekli yerlere levhalar konulmadığı için trafik içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Belediye alkol içenlerle uğraşmak yerine neden asli işini yerine getirip trafiği düzenlemiyor? Açık alanda içki içenlerle uğraşmak belediyenin görev tanımları içinde midir?
Celal Pir: Onu kenara koyduk. Yasa gereği tanımı içinde olduğu belli.
Mehmet Çakır: Çok teşekkür ediyorum bu soru için değerli vatandaşımıza ama şunu söyleyebilirim ki hem büyükşehir ve ulaştırma bakanlığımız olmak üzere ilçe belediyemizle birlikte Marmaray’la ilgili yapılan çalışmaları an ve an takip ediyoruz. vatandaşlarımızın huzur ve sükununu sağlamaya çalışıyoruz. Hiç şüphesizki asrın proje, büyük bir proje. Yapılırken bazı sıkıntılar olacaktır. Ben yine teşekkür ediyorum. Bazı vatandaşlarımız bu hizmet geliyor, sıkıntılarıyla birlikte geliyor ama sabredeceğiz. 2010 senesinin başlarında inşallah Üsküdar meydanına kavuşmak olacak ve çevresi değişmiş olacak.
Celal Pir: Üsküdar Belediye Başkanı sayın Mehmet Çakır çok teşekkür ediyorum yayınımıza katılıp samimiyetle sorulara yanıt verdiğiniz için.
Mehmet Çakır: Ben teşekkür ediyorum, sağolun.
Celal Pir: Evet Üsküdar Belediye Başkanı sayın Mehmet Çakır'a Üsküdar'da açık alanda içki içenlere karşı para cezası kesilmesi ve isimlerinin internette yayınlanmasıyla ilgili merak ettiklerinizi sorduk. Aslında şimdi de bu tip uygulamaların ne kadar yasal olduğu konusunda sorularınızı ileteceğiz. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doçent Doktor sayın Ümit Kocasakal'a aktaracağız ama burada bir vurgulama yapmakta fayda var. Ümit bey de beni uyardı. Aslında bizim programımızda formatımız karşılıklı konuşmaya dayanıyor ama Üsküdar Belediye Başkanı böyle bir karşılıklı konuşmaya girmediği için böyle ikiye bölmüş olduk programımızı. Dolayısıyla program formatında küçük bir değişiklik yapmış olduk. Sayın Kocasakal hoşgeldiniz.
Ümit Kocasakal: Hoşbulduk efendim.
Celal Pir: İzninizle hemen bir soruyla başlayacağım. Bir öğretmen sayın Serap Dolkan diyor ki;
Serap Dolkan (Öğretmen): Üsküdar Belediyesi'nin açık alanda alkol alanlara yönelik yaptığı uygulamaların hukuki bir dayanağı var mıdır? Açık alanda içki içmek yasak mıdır? Yasak değilse belediyenin bu tavrına karşı ne yapılabilir?
Ümit Kocasakal: Evet işte işin zaten can alıcı noktası bu. Şimdi burada aslında bir şeyi daha buna ben ilave edeyim. Ne kadar yasal ve meşru? Şimdi çünkü meşruiyette daha farklı bir sorun. Yani kanunu, yönetmeliği, tüzüğü sadece lafsıyla yorumlayıp şekli olarak uygulamak bu anlamda belki, belki diyorum o da yasal olabilir. Fakat hiçbir şekilde meşru olmaz.
Celal Pir: Meşru değil diyorsunuz.
Ümit Kocasakal: Şimdi tabi önce şunu keşke işte burada sayın başkanla karşılıklı konuşabilseydik, eğer bu uygulamanın çok hukuka uygun ve meşru olduğunu düşünüyor idiyse bunu bana da ve herkese açık açık anlatsaydı bende bir hukukçu olarak görüşlerimi söyleseydik. Çünkü seçilmiş ve belli insanları, kitleleri temsil eden bir kişinin herhalde böyle demokratik bir ortamda bir tartışma ortamında bulunması gereklidir diye düşünüyorum. Neyse biz tabi ....
Celal Pir: Biz konuyu aksettirebilmek için öyle bir tercihte bulundu, ne yapalım.
Ümit Kocasakal: Şimdi yasal durumu ortaya koyalım. Belediyeye
böyle bir yaptırım uygulama yetkisini veren kanun 1608 sayılı
kanun. Şimdi bu kanunda diyor ki; bir takım yasaklara aykırı
hareket edenlere şu kadar para cezası verilir, tamam. Yalnız bu
kanunda yasakların ne olduğu belli değil. Kaldı ki o kadar
ayrıntıya girmek istemiyorum ama aslında belediye encümeni verir
diyor ama işte bir takım tamamlayıcı şeyler verdi. Yani burada bir
para cezası verilebilir. Peki neye istinaden vereceksiniz yani
böyle bir fiili cezalandıran bir düzenleme var mı, yasak mı?
Görünüşte var. Nerede var? Belediye zabıtası yönetmeliği, İstanbul
Büyükşehir Belediye zabıtası yönetmeliği. Şimdi esasına geçmeden
önce bir kere şu saptamayı yapalım; bu yönetmelik 1580 sayılı
belediye kanununa istinaden çıkarılmış bir yönetmelik. Fakat o 1580
sayılı kanun artık yürürlükte değil. Onun yerine yeni bir belediye
kanunu var 5393 sayılı. Dolayısıyla bir kere burada bir tereddüt
başlıyor.