TRT Türk Ekranlarında yayınlanan ‘Vapurda Çay, Simit, Sohbet’in bu haftaki konuğu, Kürşat Başar oldu. Ömer Öztürk’ün yapımcılığını ve sunuculuğunu üstlendiği programda, Başar'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"İnsanın sanata vakit ayırması için yalnız kalması gerekiyor
İnsanın bazı şeyleri istemesinin yanında biraz da şansının olması gerekiyor. Küçüklüğümden beri en sevdiğim şey müzik ve kitaptı. Hatta tatillerimi tamamen evde oturup, kitap okuyarak geçirirdim. Kitap okumak esasında biraz yalnız bir iş. Günümüzde insanlar sürekli bir bağlantı halinde oldukları için, evde bile yalnız kalamıyorlar gibi geliyor bana. İnsanın sanata, edebiyata vakit ayırması için biraz yalnız kalması gerekiyor.
Bir iki kitap okuyup ilişkileri çözmek diye bir şey yok
Bir iki kitap okuyup ben ilişkiler hakkıdaki herşeyi çözdüm diye bir şey olamaz. Bu, hayat boyu hiçbir şeye dikkat etmeyip, 40 yaşından sonra biraz somon ve brokoli yiyerek sağlıklı olacağına inanmak gibi bir şey.
Dünyanın her yerinde sanatçılar zor koşullarda yaşıyor
Sanatçının marjinal görünmesinin bazı sebepleri var. Bunlardan biri Fransa’dan gelen o bohem tarz. O dönemin modası. Bir diğer sebebi de, dünyanın her yerinde sanatçıların, tıpkı öğrenciler gibi zor koşullarda yaşayan insanlar olmaları. İnsanları görüntüye göre değerlendirme gibi bir alışkanlığımız var. Her konuda insanları böyle yaftalıyoruz. Ama yavaş yavaş gençler arasında bu kırılıyor.
Özel habercilik ortadan kalktı
Özel habercilik bana göre şu anda tamamen ortadan kalkmış durumda. Onun yerini de özellikle ünlülerle yapılan büyük röportajlarla, çeşitli gezi, yemek programları gibi insanların ilgisini çekecek şeylerle doldurmaya çalışıyorlar. Yoksa artık internet ve televizyonun bu kadar yaygın olduğu bir yerde gazetelerin normal haberle okuyucuyu yakalaması mümkün değil.
1950 lerdeki saflık yitirildi
‘Başucumda Müzik’ adlı kitabımı yazma sebeplerimden biri de 1950 leri daha yıpranmamış görmemdi. Aslında tarihi roman yazmayı da okumayı da pek sevmem ancak o tarihlerdeki saflık, bu toplumun daha sonra kaybettiği birçok şeyi daha rahat anlatabilmeme imkan verdi.
Kitabım filme uyarlanıyor
Önümüzdeki ay yeni bir projeye başlıyoruz.’Sen Olsaydın Yapmazdın Biliyorum’ adlı 3. kitabımın filmi çekilecek. Genel olarak kitapların filme uyarlanması konusunda bir kaygı duyuyorum çünkü bir anlamda bambaşka bir şeye dönüşüyor, bakalım nasıl olacak. Oyuncular henüz seçilmedi, tercihler ve senaryo üzerinde çalışılıyor. Film muhtemelen Serdar Akar tarafından çekilecek, kendisi çok iyi bir yönetmen , Mahinur Ergun büyük olasılıkla senaryo üzerinde çalışacak. Böyle isimler bir araya gelmişken de elimizden geleni yapacağız."
'Vapurda Çay, Simit, Sohbet' cumartesi günü 14.10, 00.30 ve pazar 10.30’da TRT Türk ekranlarında yayınlanacak.