UMUR TALU, BUGÜN HAYATTA OLMAYAN MESLEKTAŞLARI ADINA MEHMET YILMAZ'A YANIT VERDİ

Umur Talu, Mehmet Yılmaz'ın seçim ertesinde kaleme aldığı yazısına, bir dönem Milliyet'te birlikte çalıştığı ve bugün hayatta olmayan 3 arkadaşı adına yanıt verdi...

Google Haberlere Abone ol
UMUR TALU, BUGÜN HAYATTA OLMAYAN MESLEKTAŞLARI ADINA MEHMET YILMAZ'A YANIT VERDİ



Mehmet Y. Yılmaz seçim ertesinde Hürriyet'te yayımlanan "Başbakan'ı kutluyorum" başlıklı yazısında şöyle yazmıştı:


"Kendinden farklı düşüneni düşman görmemelidir. Başbakan, benim gibi sorunlara daha çok eleştirel gözle bakanlardan pek hazzetmiyor. Olsun, bizleri sevmek zorunda değil. Ama varlığımızı kabul etmek ve ona saygı göstermek zorunda. Demokrasi dediğimiz rejim zaten budur. Önümüzdeki günlerde Allah ömür ve 'köşe' verirse ben buna devam edeceğim."


Yılmaz'ın "ömür" ile "köşe" arasında kurduğu bu ilişki üzerine Umur Talu bugün "Ömür ile köşe!" başlıklı bir yazı yazdı. İşte o yazıdan bölümler:


...


Allah uzun ömür versin elbet; ama "köşe"yi bilemem, çünkü patron sık sık alıp veriyor.


Fakat, "Kendi gibi" biri "ömür ile köşe" diye ağıt yakacaksa...


Aklına hemen Akal Atilla, Duygu Asena, Turhan Selçuk da gelmeli.


Çünkü...


Kadim bir gazetenin başına geçtiğinde; önce o gazetenin kökünde, gövdesinde "varlığı" olanları kazımıştı.


Zeynep Oral'dan okuyalım:


"Akal Atilla 1961'de Milliyet'e girdiğinde 22 yaşındaydı. Kurulduğu günden (1972) Milliyet'ten atıldığımız 2001 Şubat'ına, Milliyet Sanat'ta onun imzası vardı. Kırk yıllık emek, çaba, alın teri. Son yıllar darbeler birbirini izledi. Sevgili eşi Güler'i vakitsiz kaybetmesi, önemli ameliyatlar... Ve son darbe, işten atılması. 6 Şubat 2002'de kalp kriziyle yitirdik. 63 yaşındaydı. Bilen bilir. Akal'ın parantezine (1939-2002) yerine yoksa 2001 mi yazmalıydım?"  


***


"Ömür, köşe" diye hislenen arkadaş onu da kovduğunda, Atilla zaten hastaydı. Aldığı mütevazı ücret kadar, gazetenin dostluğuna, desteğine de ihtiyacı vardı.


Zeynep Oral da o gün kovulmuştu; Bedri Koraman da, Turhan Selçuk da.


...


Diyeceksiniz ki...


 


Sen ne diye bunları yazdın?


 


İlgili şahsın, "Köşe ve ömür" dediğini duyup köpürseler veya acı acı tebessüm etseler bile...


 


Akal Atilla, Duygu Asena, Turhan Selçuk artık yazamazdı da ondan!


 


O arkadaş o gün "köşe"lerini almıştı; sonradan "ömür"leri bitti zaten!


 


Köşem ve ömrüm oldukça, onları böyle de anacağım!

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin