CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 31 Mayıs Pazar günü katıldığı TRT 1, TRT Haber ve TRT Türk'teki ortak yayınına ilişkin Yüksek Seçim Kurulu (YSK)'na başvurdu.
CHP adına başvuruyu gerçekleştiren Tezcan, başvuruya ilişkin yaptığı açıklamada "Devlet televizyonu seçimin merkezinde pozisyon alan Cumhurbaşkanı için özel yayın yapamaz. Tarafını açıkça beyan eden, muhalefete hakaret eden Cumhurbaşkanı 'cumhurun başı' olamaz. Yapılan yayın RTÜK yasası ve YSK genelgesine aykırıdır" ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'ın partisi adına YSK'ya yaptığı başvuruda konuya ilişkin yer alan açıklama, CHP Basın Biriminden yapılan yazılı açıklamaya göre şöyle:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31.05.2015 tarihinde TRT 1, TRT Haber, TRT Türk Ortak Yayınında 1 saat 51 dakika 'cumhurbaşkanı özel yayını' adı altında program yapmıştır. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) 4 Mart 2015 tarih ve 290 sayılı kararının Sonuç bölümünün birinci madde (i) bendinde 'Seçim dönemi içinde, özel tanıtıcı programların (Ulusa sesleniş, millete hizmet yolunda vb. konuşmaları) banttan veya canlı olarak yayınlanamayacağına,' hükmü yer almaktadır. Bu hükmün gerekçesi seçim döneminde yayınlarda çeşitli siyasi partilere fırsat eşitliğinin sağlanmasıdır. Dolayısıyla, iktidar partisi veya iktidar mensuplarının özel yayınlar vasıtasıyla haksız ve ek propaganda süresi elde etmelerinin ve seçim yarışında adaleti bozacak şekilde avantaj elde etmelerinin önüne geçilmesidir. Seçim Döneminin başladığı 10 Mart 2015 tarihinden itibaren ilk iki hafta, seçime yönelik yayınlara ilave olarak Cumhurbaşkanı'nın haftanın her gününde, özel bir program ve canlı yayınla ekranda yer aldığı dikkati çekmiştir. Bu ilk birkaç haftadan sonra miting yapmayacağını açıklayan ve bir süre ekran konuşmaları dikkat çekici şekilde azalan Sayın Cumhurbaşkanı'nın, özellikle Nisan sonundan itibaren ise miting, açılış ve temel atma gibi etkinliklerde canlı yayınlanan konuşmalarının önemli ölçüde arttığı izlenmektedir. Bazen günde iki ayrı yerde iki hatta üç ayrı toplantı ve açılışta yaptığı konuşmaların çok sayıda kuruluş tarafından eş zamanlı olarak, saatler süren canlı yayınlarla ekrana taşındığı dikkati çekmektedir. Bu konuşmalarda sıklıkla ve açıkça siyasi/ekonomik icraata değinerek seçime yönelik beklentilerini, örneğin 'Anayasayı değiştirmek için 400 milletvekili' gibi, 'bunlara gereken dersi 7 Haziran'da vermeniz lazım' gibi taleplerini gerek hazır bulunanlara, gerekse de ekran başındaki izleyiciye iletmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın, aday olmamasına ve tarafsız bir konumda bulunmasına rağmen seçim çalışmalarına bu şekilde aktif biçimde dahil olarak kendisini, elbette yine kendi iradesiyle, taraf haline getirdiği görülmektedir. Bu konuda YSK'ya, RTÜK'e, ve AYM'ye yapılan çok sayıda vatandaş ve siyasi parti başvurusunun tümü Cumhurbaşkanı'nın sorumsuzluğu ilkesine dayanılarak reddedilmiştir. Bu red kararlarına dayanarak da, şu ana kadar Üst Kurul'da yapılan izleme çalışmalarına bahse konu yayınlar dahil edilmemiştir. Ancak yukarıda yayın bilgileri yer alan ve 'Özel Yayın' adıyla ekrana gelen TRT ortak yayınında Sayın Cumhurbaşkanı'nın doğrudan muhalefet partilerini hedef alarak karşı görüşlerini ilettiği, dış ve iç politikada bu parti liderlerine olan güvensizliğini dile getirdiği ve kendi Başbakanlığı dönemindeki icraatı övdüğü görülmektedir. Yukarıda belirtilen tespitler nedeniyle yayının fırsat eşitliği, adalet tarafsızlığa aykırı olarak, belli bir görüş lehine haksız propaganda süresi sağladığı açıktır. Bu çerçevede, bahse konu yayının, yine yukarıda yer alan YSK 290 sayılı kararının sonuç bölümü 1/(i) bendi hükmünü ihlal ettiği açıktır.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, TRT 1, TRT Haber, TRT Türk isimli yayın kuruluşlarının 31/05/2015 yayınlanan ortak yayının YSK'nın yayın ilkelerini ihlal ettiği açıkça görülmüş olmakla yayın kuruluşu hakkında 298 sayılı Kanunun 149/A maddesindeki yaptırımların uygulanmasını saygılarımla arz ederim." (DHA)