İşte Tayfun Talipoğlu'nun açıklaması:
"Hiçbir partiden ne adaylık teklifi aldım, ne de adayım.
2004'teki yerel seçimlerde AK Parti'den böyle bir teklif gelmişti. Bizzat sayın başbakan ile konuşmuştum. Siyasati düşünmediğimi söylemiştim.
Cumhuriyet Halk Partisi'nden Önder Sav teklifte bulunmuştu. Ona da "teşekkür" ederek aynı şeyi söylemiştim. Partiler tarafından yapılan anketlerde sevilen isimler içinde çıktığım için bu tekliflerin yapıldığını söylemişlerdi. Bundan da onur duymuştum.
Ancak Medyatava dışında meslektaşlarımdan hiçbiri bir telefon kadar yakın olduğum halde bana bu dönem böyle bir adaylık var mı yok mu sorusuna sorma zahmetine girmedikleri için çeşitli spekülasyonlar yapılmaktadır ve söylediğim bazı sözlerin çarpıtılarak yayınlanmakta ve benim mesleki açıdan işimden alıkoymakta ve yıpratmaktadır.
Bir internet sitesinde yer alan ve başka bir siteden alıntı olduğunu bildiğim haberde “Hayatımda hiç Marksist olmadım. Marksist olmak zengin adam işidir" sözünün aslı "Marksist olmak zor bir iştir. Yaşam biçiminizin buna uyması gerekmektedir. Ayrıca Türkiye gibi bir ülkede özellikle o dönemde Marksist olmak, hapishaneler ve baskılar demekti. Bu yüzden bir ekonomik güç ister Marksist olmak için. Ben çalışmak zorundaydım, yaşam biçimim buna uygun değildi” şeklindedir. "AK Parti ile aynı doğrultudayım" sözlerinin aslı ise yüzde 47’yi yorumlarken “Aslında herkes biraz AK Partili, bu ideolojinin ötesinde. Kendisini dışlanmış hissedenler hangi meslek grubunda ve nerede yaşıyorsa yaşasınlar bir yerde birleşme gereği duydular “ şeklindeydi.
Gazeteci arkadaşlarımın bir meslektaşlarına bu kadar acımasız olmalarının nedenini anlayamıyorum. Bugün otistik çocuklarla ilgli bir haber yapacakken telefonlarla uğraşmak durumunda kalıyor ve üzülüyorum. Hayatımda hiçbir partiye, hiçbir örgüte üye olmadım. TRT'de yoluma devam ediyorum ve edeceğim."