Oy şişmanım şişmanım eziyet gördüm pişmanım
İpek Tenolcay'ın sunduğu, "Şimdi Zayıflamak İstiyorum" yarışması 2
hafta önce sessiz sedasız atv'de başladı. Sessiz sedasız diyoruz
çünkü yarışma ekrana geldiği ilk günlerde sadece bir grup sevimli
şişmanın zayıflayabilmek için verdikleri mücadeleyi anlatıyordu.
Ancak eleme gecesi işler değişti. Dr. Ender Saraç ve obezite
danışmanı Haluk Saçaklı kontrolünde kilo veren yarışmacılara pazar
akşamı neredeyse eziyet edildi. Yarışmacıların önüne en sevdikleri
yemekler konuldu ve "Eğer bu yemeği yerseniz ailenizden gelen
mektupları okuyabilirsiniz" denildi. Hafta boyunca spor aletleri
üzerinde ter döküp, adete aç gezen yarışmacılar, bu teklif
karşısında şaşırdı. Önce yemekleri koklayıp, "Yemek... Allah'ım
yemek..." diye ağlamaya başladılar. Sonra ise "Buraya zayıflamak
için geldik" deyip mektupları da yemekleri de geri çevirdiler.
Üstelik sunucunun "Yoksa ailenizi sevmiyor musunuz?" sözlerine
rağmen...
Fonda "Doğuştan ucubeyim" şarkısı
Yarışmacılara sunulan bu 'irade testi' ödül yerine cezayı
andırıyordu. Her ne kadar yarışmadan sonra yarışmacılara
ailelerinden gelen mektuplar verilse de izleyici çok kızdı.
"Şişmanlığın utanılacak bir şey" olduğunun vurgulandığı programın
fonunda çalan Anastacia'mn "Fam Freak of Nature- Doğuştan Ucubeyim"
şarkısı da tepki çeken başka bir ayrıntı. Programda yarışmacılar,
kırmızı ve mavi takım olmak üzere ikiye ayrılıyor. 16 kişiyle
başlayan yarışmada, en az kilo veren gruptan biri eleniyor.
Yarışmacıların yaşadığı evdeki buzdolabında her türlü yiyecek var.
Ancak iradelerine hakim olmaları gerektiği için bunları yemiyorlar.
Yalnızca geçen hafta Arzu isimli yarışmacı buzdolabından kocaman
bir et parçası alıp yedi, ancak daha sonra bunu arkadaşlarına
anlattı.
SEYİRCİDEN MAİL YAĞIYOR
Serra Topal-Yüksek lisans öğrencisi
BU KADAR VİCDANSIZ OLUNMAZ
Zayıflamaya çalışan insanların toplum önünde, böylesi vicdansız bir
seçime zorlanması akıl alacak şey değil. Hiçbir program yetkilisi
bunun 'irade testi' için yapıldığını iddia edemez. Üstüne üstlük
sunucu, rejim ve kameralarla yaşamanın verdiği ruhsal baskıyla
moralleri çok hassas olan yarışmacılara, onları yemeye ikna etmek
için, mektuplarının ilk cümlelerini okumuştur. Yarışmacı ailesinin
mektubunu değil yemeği reddettiği halde sunucu, "Yani annenin
sözcüklerini reddediyorsun" gibi cümleler kurmuştur. Kimse, ailesi
ile sağlığı arasında seçim yapmaya zorlanmamalıydı.
UZMANLAR NE DİYOR?
Suna Tanaltay(Psikolog)
İnsanlık onuru eziliyor
"Hangi yarışma olursa olsun insanlık onurunu ezerse formatından çıkar. Ben bu yarışmayı bir defa izledim ve yüreğim dayanmadığı içim bir daha izlemedim. Yarışmacıları rencide eden davranış ya da oyunlar insanı hasta eder ve mutsuzluk yaratır."
Prof. Dr. İbrahim Balcıoğlu
Şişmanların duygularıyla oynamayın
Şişmanlık bir rahatsızlıktır. Hiçbir diyetisyen zayıflamak için
gelen hastasının önüne pizza kutusu koymaz. Şişman insanları bu tür
programlara çıkartmak bu insanları damgalamaktır ve bu bile insanın
psikolojisini bozmaya yeter. İnsanların duygularıyla
oynanmamalıdır. HABER: Neslihan AKDAŞ -
VATAN