Önceki gün hayatını kaybeden Türkiye'nin ilk caz piyanisti, şarkıcı Bozkurt İlham Gencer için Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) tören düzenlendi.
Türkiye'nin ilk caz piyanisti, şarkıcı Bozkurt İlham Gencer, önceki gün Bodrum'daki evinde fenalaşınca ailesi tarafından hastaneye kaldırıldı. Gencer, yapılan tüm müdahalelere rağmen, 101 yaşında hayatını kaybetti. Cenazesi İstanbul'a getirilen Bozkurt İlham Gencer için Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) tarafından Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) tören düzenlendi. Törene, sanatçının oğulları İlhan ve Bora Gencer, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Adalet ve Kalkınma Partisi İstanbul Milletvekili Yücel Arzen, MESAM Başkanı Recep Ergül, yakınları, meslektaşları ve sevenleri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende, Gencer'in hayatından kesitler barkovizyonla perdeye yansıtıldı.
"100 YILLIK ÖMRÜ GÜZELLİKLERLE DOLU GEÇTİ"
MESAM Başkanı Recep Ergül, Bozkurt İlham Gencer ile ilgili söylenecek çok şey olduğunu belirterek “Sadece şunu söylemek istiyorum. Biz geçen sene MESAM olarak 100. doğum gününde kendisine yaşam boyu onur ödülü takdim etmiştik. 100 yaşında bir çınar, ne mutlu ona ki Cumhuriyet ile doğdu, modern Cumhuriyet'in tüm güzelliklerini yaşadı. Çok sevdi, çok sevildi ve Cumhuriyet'imizin 100. yılında olduğumuz bu günlerde de kendisini yitirdik. 100 yıllık ömrü güzelliklerle dolu geçti. Bize hep ilkleri yaşattı müzikte. Bir Atatürk ve bayrak sevdalısıydı" dedi.
"GERÇEK SANATÇILAR MİLYONLARCA YIL SONRA DA UNUTULMAZ"
Sanatçının oğlu Bora Gencer, "Babamla ilgili konuşacak milyonlarca şey var. Buraya çıkıncaya kadar metanetli olmaya çalıştım. Ailesi olarak o kadar mutluyuz ki; şerefli doğup, şerefli ölen bir babanın çocukları olmak çok güzel birşey. Allah herkese aynı şeyi nasip etsin. Dünyada tek bir gerçek var, sanat her zaman siyasetin önündedir. Gerçek sanatçılar milyonlarca yıl geçtikten sonra da unutulmaz ama siyaseti doğru yapmayan herkes unutulmaya mahkumdur. O Türk olarak doğdu, Türk olarak öldü. Çok inançlı bir insandı. Çok mutlu gitti, çok huzurlu gitti. Buna inanabilirsiniz. Bütün doktorlarına, hemşirelerine onda emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Zaten hep hazırlıklıydı. 'Türk bayrağına saracaksınız' demişti" diye konuştu.
"MÜZİK TARİHİMİZİN KÖŞE TAŞLARINDAN BİR TANESİ"
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz ise, Bozkurt İlham Gencer'in Türkiye'nin ilk piyanistlerinden biri olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: "Müzik dünyasına kazandırdığı birçok ilkler var. Bu anlamda müzik tarihimizde köşe taşlarından bir tanesi ve ayrıcalıklı bir yeri var. Ama aynı zamanda sanata, özellikle de genç sanatçılara, şimdi kıdemli sanatçı olmuş dönemin pek çok sanatçısına yol göstericiliği, dokunmuşluğu var. Birçoğunun üzerinde emeği var. İnsanların gönlünde ayrıca mutlu bir yer edinmesini de başardı. Büyük bir özveriyle çalışıyor olması, çok çalışkanlığı, müziğinin yüreğimizde bıraktığı derin izler ise armağan olarak bizlere kaldı. Eminim ki sanatın gücünü keşfetmek ve yaratıcılığı ifade etmek için gelecek nesiller İlham Gencer'in sanatından ilham alacaklar. Bizleri etkileyen bir yolculuğa çıkaran büyük ustanın bu son yolculuğunda da ailesinin, sevenlerinin ve sanat dünyamızın başı sağ olsun. Sanatını, özverisini, bitmeyen enerjisini ve kalplerimizdeki yerini her zaman anacağız."
Törenin ardından, Bozkurt İlham Gencer'in Türk Bayrağı'na sarılı cenazesi omuzlar üstüne alınarak Zincirlikuyu Mezarlığı'na götürüldü. Gencer, Cuma namazının ardından kılınacak cenaze namazı sonrasında toprağa verildi.
Bozkurt İlham Gencer'in cenazesi, Zincirlikuyu Camii'nde, Cuma namazını takiben kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi. Cenazeye katılan şarkıcı Emel Sayın, İlham Gencer'in kendisi için çok değerli olduğunu belirterek "Caz müziğini Türkiye'ye getiren, tanıtan bir müzisyendi. Ben çocukluğumdan beri onun programlarını dinlerdim. Sonra da tanışmıştık, bana çok destek verdi. Bana çok şey öğretmişti. İngilizce şarkılar söylerdi, bana öğretirdi. Kulüpte birlikte şarkılar söyledik. Yani ilk adımlarımı İlham Bey'le birlikte atmıştım. Çok değerli benim için" dedi.
"ÇOK ZARİF, BARIŞÇIL BİR İSTANBUL BEYEFENDİSİYDİ"
Oyuncu Nilgün Belgün, Bozkurt İlham Gencer'in eski gelini olduğunu hatırlatarak “İlham Gencer için söyleyeceğim tek bir şey; çok değerli bir müzik adamıydı. Aynı zamanda bizim ailemizin de çok değerli bir babasıydı. Kızımın dedesiydi, benim eski kayınpederimdi. Hiç kopmadık. Bundan 10 ya da 15 gün önce bana sosyal medyadan görüntülü ve sesli mesajlar yolladı. Canım Nilgün'üm öpüyorum özlüyorum diye. Aradan 40 sene de geçse isim asla unutmazdı. Kimsenin doğumgününü unutmazdı. Çok zarif, barışçıl bir İstanbul beyefendisiydi" diye konuştu. Müzik programcısı ve yönetmen İzzet Öz ise “O kadar tatlı bir insandı ki; İlhan ağabeyle özel günlerimiz ve anlarımız oldu. Herkesi bir araya toplayıp, hiç tanımadığı insanlara bile birlikte şarkı söylemenin ne kadar güzel bir olay olduğunu anlatıp onlarla birlikte şarkı söylemenin tadını çıkarırdı, çıkartırdı. Müzikal anlamda gerçekten dolu bir insandı. Bizi o kadar güzelliklere doğru götürdü. İlham ağabey hiçbir zaman unutulmayacak. Gerçekten Türkiye'de popüler ve caz müziğe yaptığı katkıları her zaman saygıyla anacağız" şeklinde konuştu.
Bozkurt İlham Gencer'in torunu Merve Demiralp ise “Kendisi çok farklı bir insandı, çok değerli bir sanatçıydı. Hem dedemdi, hem de Türkiye'ye mâl olmuş birisi. Yeri doldurulamaz, çok arayacağız. Çok üzgünüm." dedi.