Maden kazalarının yeterli tedbirler alınmadığı için gerçekleştiğini söyleyen Çayır, “Bu acılar ne yazık ki üzülerek ifade edeyim bu toprakların kaderi değil, bizim alın yazımız değil, bizim alışkanlık haline getirdiğimiz bir huy olamaz. Tedbirsizliğin, acemiliğin, iş bilmezliğin, vurdumduymazlığın ne yazık ki üzülerek ifade ediyorum sonuçları. Diğer işlerimiz nasılsa bu işlerimizde üç aşağı beş yukarı aynı. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Ateş anaları yakıyor, çocukları yakıyor, eşleri yakıyor. Biz ölmeden önce insanca yaşatmakla mükellef olanlar, sadece cenazelerimizi güzelleştiriyorlar. Bizim cenazelerimizi güzelleştirmesinler. Bizim hayatımızı güzelleştirsinler. Hayatı güzel kılsınlar, bizi insanca yaşatsınlar” diye konuştu.
‘SÜRESİZ SİYASET HASTALIĞI BU ÜLKENİN KEMİRGENİ’
Konuşmasına iç politika ile devam eden Çayır, Türk siyasetinin ‘süresiz siyaset’ hastalığına yakalandığını belirterek “Süresiz siyaset hastalığı bu ülkenin bir kemirgenidir. Süresiz siyaset hastalığı demek şu; Adam geliyor, genel başkan. Saltanat, saltanat, saltanat. Adam görev süresi nedir bilmiyor. Ne zaman görev süresi doluyor? Sayın Kılıçdaroğlu bilmiyor. Sayın Bahçeli, biliyor musun? ‘Ben de bilmiyorum’ diyor. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı, görev süreniz siyasi parti genel başkanı olarak ne zaman sona eriyor biliyor musunuz? O da bilmiyor. Doğu Perinçek 40 yıldır genel başkan. Öbürü 30 yıldır genel başkan. Öbürü 25 yıldır genel başkan. Hayırdır ne oluyor? Neden oraları bırakmıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
