KPSS skandalı ile ilgili yorum yapan Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok'tan ilginç yorum: KPSS meselesi abartıldı mı?

Hem muhalefet hem de iktidar tarafından KPSS'de yaşanan skandalla ilgili birbiri ardına sert açıklamalar gelirken iktidara yakın Sabah gazetesinin köşe yazarı Melih Altınok bugünkü köşesinde ilginç bir yaklaşımda bulundu. "KPSS meselesi abartıldı mı?" başlıklı yazı yazan Altınok, "Sert refleks aşırı mıydı sorusu akla geliyor" ifadelerini kullandı.

Google Haberlere Abone ol
KPSS skandalı ile ilgili yorum yapan Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok'tan ilginç yorum: KPSS meselesi abartıldı mı?

Hem muhalefet hem de iktidar tarafından KPSS'de yaşanan skandalla ilgili birbiri ardına sert açıklamalar gelirken iktidara yakın Sabah gazetesinin köşe yazarı Melih Altınok bugünkü köşesinde ilginç bir yaklaşımda bulundu. "KPSS meselesi abartıldı mı?" başlıklı yazı yazan Altınok, "Sert refleks aşırı mıydı sorusu akla geliyor" ifadelerini kullandı.

Melih Altınok'un bugünkü köşesinde yazdığı KPSS ile ilgili makaleden dikkat çekici bölümler şöyle: 

"Bu seneki KPSS'de 20 sorunun bir yayınevinin hazırlık kitabından çıktığı iddiası üzerine başlatılan soruşturmanın ön raporu açıklandı. 3 sorunun bire bir aynı, 10 sorunun da benzer olduğu belirlenmiş.
Ön raporun ardından görüşlerini aldığım eğitimciler ortada büyük bir sorun görmediklerini söylüyorlar. Bir sürü yayınevinin, kitapçıklarında soru ürettiğini, dolayısıyla birkaç sorunun aynı ya da benzer olmasının çok da garip olmadığını anlatıyorlar.
Hatta geçmiş yıllarda sınavda kitapçıklarından soru çıkan yayınevlerinin bunu "Önce biz sorduk" diye reklam malzemesi olarak kullandıklarını hatırlatıyorlar.
ÖSYM'de soru hazırlayan ekibin çok hassas kriterlere göre seçildiğini ve aynı olan üç soruyu kimin hazırladığına rahatlıkla ulaşılabileceğini de ekliyorlar.

Bu durumda doğal olarak iktidar cephesinin, muhalefetin sosyal medya eliyle abartarak gündeme getirdiği bu iddialar karşısında gösterdiği sert refleks aşırı mıydı sorusu akla geliyor.
Belki sınavın iptali için acele edildi. Ön raporda saptanan üç aynı soru iptal edilerek puanlar yeniden hesaplanabilirdi.
Ancak ilk dakikada "İddialar asılsızdır" diye kestirip atarak bu operasyona zemin yaratan ÖSYM Başkanı'nın soruşturma nedeniyle görevden alınması gibi sert adımlar şarttı.
Zira şimdilik anlaşıldığı kadarıyla, sınavda değil sonrasında bir tezgâh var. "20 değil 30-40 soru aynı" diyen muhalefet vekillerinin körüklediği şaibe algısının önüne başka türlü de geçilemezdi.

Evet, ne yazık ki kampanya kısmen etkili oldu.
Geleceğini kurmanın eşiğindeki insanların kafası karıştırıldı.
Ama ne olursa olsun hükümet de bu tür olaylara tahammülü olmadığını açık ve net şekilde göstermiş oldu.
Yenilerin yaşanmaması içinse olayda FETÖ bağlantılı unsurların etkili olduğuna dair dile getirilen tüm iddialar titizlikle araştırılmalı.
Unutmayalım... Kritik kurumlardaki hatalar ve zaaflar her zaman vasatlık ve zihinsel tembellikle izah edilemez. Defalarca şahit olduğumuz üzere bazen bir sabotaj stratejisinin sonucu da olabilirler."

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin