Söz yazarı Aysel Gürel anısında hazırlanan Aysel'im albümünde 14 isim Gürel'in şarkılarını seslendiriyor.
Prodüktörlüğümü Murat Yıldırım’ın yaptığı Aysel'im albümüne özel bir kitapçık hazırlandı. Kitapçıkta Sezen Aksu, "Aysel’im… Nasıl bir yokluksa seninki, hiç sönmedi içimin yangını. Benim hocam, ustam, anam, kız kardeşim, sırdaşım, arkadaşım, benim küçük kızım. Seni kalbime madalya diye taktım, gururla ve hasretle taşıyorum" ifadelerini kullanıyor.
Albüm için Taraf Gazetesi yazarı Murat Şevki Çoban, şu yorumda bulundu:
"Aysel Gürel, Homeroskızı... Bitmez bir yolculuğu taşıdı kelimelerinde; son bakışları, her bahar dirilmeyi, sırların mihnetini yüklenmenin ağırlığını, hafifliğini günlerin, bir kül olup savrulabilmeyi, yeri geldiğinde yolun başından dönebilmeyi... Tanpınar’ın öğrencisiydi.
Tılsımlıydı sözleri; belki de o aşka tutulduğunda gönlü vurgun yemiş misali olduğu için bize ayrılıklar da vurgun gibi geldi. O söylediği için denizler bin defa taştı, taş duvar aynı kaldı, Ünzile sekizine varmadan ergin oldu. O öyle söylediği için...
Aysel Gürel’in anısına hazırlanan vefa albümü Aysel’in DMC etiketiyle raflardaki yerini aldı. Aysel’in Murat Yıldırım’ın prodüktörlüğünde iki yılı aşkın bir sürede hazırlandı. Aysel Gürel’in çıplak sesinden Rina Ketty parçası J’attendrai ile açılıyor albüm. Sonra Sezen Aksu, Tarkan, Ajda Pekkan, Ata Demirer, Ayşegül Aldinç, Sertab Erener sazı alıyor eline.
Yasmin Levy, Sevda’yı İspanyolca söylüyor. Bilmediğin bir dile bildiğin, bildiğini sandığın bir duyguyu taşıyor nağmelerinde. Albümün kanımca en iyi yorumu ise Mabel Matiz’in Sultan Süleyman’a dokunuşuyla sonlara doğru geliyor.
Belki uzun süredir beklediğimiz için, belki de Aysel’in söylediği gibi yaşamaya yıllardır hevesli olduğumuzdan Aysel’in albümü bir eksiklik duygusu uyandırıyor. Gürel’in külliyatına teğet geçiyor albüm. Yarım kalmış bir çalışma gibi adeta...
Aşk da hasret de boşluğu kabul etmiyor. Bunu bize Aysel öğretmedi mi..."
Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç ise köşesinden, 'Aysel Nazım'ı sollamış" yorumunda bulunarak, "Şimdi de onu 'Homeroskızı' yapmışlar! Biz 'Homerosoğlu' olarak Yaşar Kemal'i bilirdik, bir de onun cebinden düşme, Homeros'un yeğeni Zülküf'ü.. Beş yıl önce yitirdiğimiz Aysel Gürel'in anısına şimdi bir albüm yapmışlar. Onun için 'altın saçlı bir şiir tanrıçasıydı' demişler. (Saçları boyalıyı, çoğunlukla cart kırmızı.) 'Renklerden korkmayan kadın' da diyorşar Hiçbir şeyden korkmayan kadındı. Böylecek 'Taksim çocuklarının tanrıçası' da ilan edilmelidir" ifadelerini kullandı.