Diyarbakır'da devam eden yoğun çatışmalar ve bazı mahallelerde hâlâ süren sokağa çıkma yasakları nedeniyle bölge halkı büyük sorunlar yaşıyor. Sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği Nusaybin, Cizre, Diyarbakır Sur, Silopi gibi yerler, gazeteciler için de en riskli çalışma alanları haline gelmiş durumda...
Ülkenin batısında çalışan gazeteciler, Türkiye'nin çatışmalı bölgelerinde görev yapan meslektaşlarıyla dayanışmak, ‘haber alma hakkını savunmak' amacıyla başlattıkları ve bugün ilk gününün gerçekleştirildiği ‘Haber Nöbeti'yle bölgedeki gazetecilere destek oldu.
Güneydoğu'ya giden ilk 8 kişilik ekipte ise Cumhuriyet gazetesi Haber Koordinatörü Ayşe Yıldırım, Haberdar yazarı Celal Başlangıç ve Said Sefa, Evrensel gazetesinden Ceren Sözeri, Özgür Düşünce'den Ergun Babahan, serbest gazeteci Evrim Kurdoğlu, Etha'dan Önder Öner ve Diken.com.tr'den Tunca Öğreten yer aldı.
Medyatava, 'Haber Nöbeti'nin ilk gününü, dayanışma ekibinde yer alan ve bölgeyi en iyi bilen gazetecilerden olan Celal Başlangıç'a sordu.
İşte, Başlangıç'ın açıklamaları:
Program nasıl başladı?
İlk olarak programın kolaylığı açısından Demokratik Toplum Kongresi'nden (DTK) arkadaşlarla buluştuk. Hatip Dicle'yle ilk görüşmeyi yaptık. Sonrasında DTK önünde eğitimcilerin nöbeti vardı ve bir süre onlarla bir arada bulunduk. Ardından Sümer Park'a geldik. Sümer Park'ta basın toplantısı yaptık. Aynı zamanda çocuklarının cenazelerini alamayan annelerin Sümer Park'taki açlık grevine katıldık. Şu anda da ayağından yaralanan imc TV kameramanı Refik Tekin'i ziyarete gidiyoruz.
Bugün Sur'un bazı mahallerinde sokağa çıkma yasakları kaldırıldı. Yeni bir gelişme var mı?
2 Aralık'ta Sur'un 6 mahallesinde sokağa çıkma yasağı konulmuştu. Esas çatışmaların olduğu alan da zaten burasıydı. Sonra 27 Ocak'ta 5 mahallesinde daha yasak konuldu. Ardından 2 Şubat'ta 5 mahallede daha kondu. Bugün ise 27 Ocak'ta ve 2 Şubat'ta konulan sokağa çıkma yasakları kaldırıldı. Şu anda tam doğrulatamadık bilgiyi ancak öyle görünüyor ki 2 Aralık'ta 6 mahallesinde konulan yasak hâlâ devam ediyor.
Bölgeye ilk gittiğinizde ne hissettiniz, sizi nasıl karşıladılar?
Bölgede çok ağır ve umutsuz bir hava var. İnsanlar çok karamsar. Ama en azından ülkenin batısından kendi sorunlarını gören insanların bu bölgede olması ve hele bu kişilerin gazeteciler olması, bölge halkını gerçekten memnun ediyor. Oldukça sıcak ve ilgiyle karşılıyorlar. Çünkü ülkenin doğusunda büyük bir duyarsızlık vardı. Yavaş yavaş kırılıyor bu duyarsızlık. O anlamda en azından böyle buluşmalar, Türkler ve Kürtler arasında daha derin hendeklerin açılmasını engelliyor.
Peki program kaç gün sürecek ve nasıl devam edecek?
Bu akşam saat 20:00'da yerel meslektaşlarımızla bir arada olacağız ve onlarla bir buluşma yapacağız.
Yarın da devam edecek mi?
Evet yarın da devam edeceğiz. Yarın için de bir görev bölüşümü yaptık. Bizi kabul edebilecek yerel basın kuruluşlarına dağılacağız. Onların sorunlarını dinleyeceğiz ve beraber çalışacağız. 2 günlük sabah programını böyle yaptık. Herkesi bir yere dağıttık. Sonra ikinci gün herkes yer değiştirdi. Yarın ve cuma günü öğleden sonraki buluşmaları da Valilik'ten, İnsan Hakları Derneği'nden, Belediye'den ve Baro'dan randevu isteyerek yapacağız. Öğleden sonraki zamanımızı da bu tür görüşmelere ayıracağız. Bir de yarın akşam bölgeye gelen gazeteciler olarak 2 saat süreyle Gün TV'de kendimiz program yapacağız.
Canan Kaya / Medyatava
canankaya@medyatava.com
Fotoğraf: Fatih Polat @fpolat69