'Ezbere bir hayatı uyuyarak yaşıyoruz'

Uyanış Zamanı kitabının yazarı Şebnem Tacigut, Sayım Çınar'ın sorularını yanıtladı.

Google Haberlere Abone ol
'Ezbere bir hayatı uyuyarak yaşıyoruz'

Hayatının dönüm noktası, iş alanını değiştirerek kişisel gelişim uzmanı olma kararıyla başlayan Şebnem Tacigut, deneyimlerini ve birikimlerini anlattığı ilk kitabı 'Uyanış Zamanı' ile herkesi 'kurban' rolünden çıkıp, kendi hayatlarının patronu olmaya davet ediyor.



Sayım Çınar, kitabındaki tespitleri ile birçok kişinin içinde bulunduğu ruh halini gözler önüne seren Kuantum Düşünce Tekniği Eğitmeni ve Kişisel Gelişim Uzmanı Şebnem Tacigut ile ezbere bir hayatı uyuyarak yaşayanlara hayatlarının kontrolünü ellerine almalarını sağlayacak yol haritası niteliğinde bir söyleşi yaptı.



Sayım ÇINAR / sayimcinar@gmail.com



Kişisel gelişim alanında profesyonel eğitimler ve danışmanlık hizmetleri sunuyorsunuz. Hayatınızda sizi şu anki konumunuza gelmenizi ve bu kitabı yazmanızı sağlayan dönüm noktası nedir?



Yaşantımın sadece çalışmak ve uyumak olmadığını anladığım anda ruhumun derinlerine yolculuk ettim. Her ruhun dünyaya geliş amacının ve misyonlarının olduğunu fark ettiğimde hayatımın gerçek hikayesine adım attım. Kendi içsel sorgulamalarıma, sorunlarıma ve mutsuzluğuma odaklandığımda Rabbime daha da yaklaştım. Engel olarak gördüğüm her şey çözümleniyordu. Bunu ben yapabiliyorsam her insan yapabilirdi. Hayatımın dönüm noktası iş alanımı değiştirerek kişisel gelişim uzmanı olma kararıyla başladı. Kırk dört yıllık yaşantımın ve on üç yıllık bu alandaki deneyimlerimin sonucunda ezbere bir hayatı uyuyarak yaşamakta olduğumuzu anladım, “Uyanış Zamanı” adlı eserimi yazarak herkesi kurban rolünden çıkıp kendi hayatlarının patronu olmaya davet ediyorum. Fakat seçim kişinin kendisinin tekelindedir.



YAŞADIĞINIZ HAYAT SİZE Mİ AİT?



Bize biraz kitabınızın hazırlık ve yazılma sürecinden bahseder misiniz?



İnsanlara yaşadıkları hayatın başkalarına ait olduğunu anlatmak kadar zor bir şey yoktur. Kısacası bunu bilme haline geçtiğimizde uyanmaya adım atarız. Oysaki bizler bizim dışımızdakileri suçlayarak, şikayet ederek, kurban rolünde kalarak yaşamayı tercih ederiz. UYANIȘ ZAMANI adlı eserimde anlatmak istediğim tam da buydu. Girdiğim binlerce seansta her danışan her zaman bir diğerini suçluyordu. İhtiyaç belliydi, içimizdeki ilahi gücü ve tanrısal özü göremiyorduk. Öyle bir hayat kılavuzu yazmalıydım ki tanrısal öze direk giden hızlı bir tren yolculuğu olmalıydı. Yazarken Rabbimden güç alarak örneklediğim tüm hikayeler gerçek kişilerden alındı. İçindeki konular bugüne kadar aldığım eğitimlerden ve yaptığım seanslar doğrultusunda kendi tecrübelerime dayanarak tamamen hayatın içinden ana başlıklarla anlattım Okuyan herkes kitapta kendini bulacak ve her satırında farklı bir farkındalık yaşayarak kendilerine sunulan çalışmaları, yaparlarsa hayatlarına başka bir yön çizebileceklerdir.



'Ezbere bir hayatı uyuyarak yaşıyoruz'



YAŞAM SORUMLULUĞUNU ALMAMAK İÇİN KAÇAK DÖVÜŞÜYORUZ



“Yaşam Yolcusu” olarak seslendiğiniz okuyucularınıza ‘kendi hayatlarının kahramanı olmalarını’ öğütlüyorsunuz ve bunun için ‘uyuyan’ olmaktan vazgeçip, ‘uyanan’ olmalarını tavsiye ediyorsunuz. Nasıl bir yol izleyeceklerini yaşanmış örneklerle anlatıyorsunuz. Kitaptaki öğretilerin ortak noktası nedir?



Kitabın tümünde, bakış açımızın dar olduğunu ve yaşam sorumluluğumuzu almamak adına kaçak dövüştüğümüzden bahsediyorum. Bu halimizin sadece kaderi ertelemek olduğunu ve bir gün mutlaka kendimize adım atacağımızı vurgulamaktayım. Bunun için bir sürü yöntem önerdim şimdi uyanma vaktidir.



Kitapta okuyucuları sık sık uyarmak demeyelim de, ikaz etmek ya da tembih etmek gibi bir yaklaşımınız var. Neden böyle bir yaklaşım tercih ettiniz?



Ne haddime aslında amacım ikaz etmek değil. Biz deneme yanılma yöntemiyle bilerek ya da bilmeyerek hayatımızın gidişatını belirliyoruz. Ve düşündüğümüz her șeyi iyi ya da kötü oluşturma gücümüz olduğundan dolayı dikkat etmeliyiz.



Burada aslında bu hususa değinmeye çalışırken bizlik bilinciyle diğer ruhsal kardeşlerime faydalı olmaya özen gösterdim.



İLK ADIM KENDİNİ BİLMEKTİR



Son 20-25 yıldır Türkiye’de çok moda bir konu başlığı oldu kişisel gelişim. Sizce kişisel gelişimin özü nedir?



Herkesin ulaşmak istediği saf bir BEN noktası vardır. Her ruh benzersizdir ve kişisel gelişim yolculuğu da her bir birey için farklıdır. İlk adım kendini bilmek ve bugüne kadar olanları kabullenmekten geçer. Bireyin kendini tanıması bu yolculuğa çıktığında zamanı durdurup kendine dışarıdan bakması sürecin başladığı andır.



ÇÖZÜMÜ KENDİMİZE DÖNEREK BULABİLİRİZ



Kişisel gelişimin Türkiye’de popüler olduğu ilk yıllardan bu yana neler değişti? Diğer bir deyişle kişisel gelişim mevzuları kendisini geliştirdi mi yoksa tekrar mı ediyor? Sizin izlenimleriniz nelerdir?



Ülkemizde bu farkındalığın oturması hala sürmektedir. Toplum olarak kendimizi yenilemememizin sebebi sorumluluğu kendimizin dışında görmemizle alakalıdır. Eskiye göre tüm bireyler hayat şartları ağırlaştığından dolayı çözümü kendine dönerek bulacaklarının bilincinde olmaya başladılar. Evrensel işleyiş bizi kişisel gelişime doğru sürüklemektedir.



DÜŞMEK, KENDİN OLMAYA EN YAKLAŞTIĞIN ANDIR



Dünyaca ünlü ve uzun yıllardır mesleğinde zirvede olan ABD’li televizyoncu Oprah Winfrey, bir röportajında “Çukura düştüğünde, bunun başarısızlık olduğunu düşünebilirsin. Bazen kısa süre için bile olsa kendini kötü hissetmek iyidir. Elinden kaçırmış olduklarına üzülmek için kendine izin ver. Seni çukurdan çıkaracak olan şey ise hatalarından ders almak” diyor. Siz de kitabınızda çok kısa da olsa birkaç kez en dibe düştüğünüzü ve yeniden ayağa kalktığınızdan bahsediyorsunuz. Çok özel olmayacaksa bu süreci biraz detaylandırabilir misiniz?



Bence düşmek eylemi o kadar da kötü bir şey değildir. Ben de dahil tüm bireyler istisnalar kaideyi bozmamak şartı ile düştüğümüz durumlarda öncelikle hayat alanımızdaki insanları suçlarız. Sonra bu olanlara izin verdiğimiz için kendimizi kahrederiz. Bu süreçte insanları ve bu durumlara izin veren kendimizi affedemeyiz. İşte o vakit kuantum alan başka bir dolaşıklık daha yaratır. Bizi yaratan tanrının tüm bu olanlara nasıl izin verdiği ile ilgili sorgulamalarımız başlar. Düşmemize, üzülmemize, acı çekmemize izin vermiştir. Tam da o an, düştüğümüz yerden yenilenmiş bir şekilde önümüze bir fırsat çıkar. Sevgili tanrım der ki şimdi kendin olmanın tam zamanı. Bugüne kadar hiç bir zaman yaşam sorumluluğunu almadın, peki ya şimdi ne yapacaksın? Kurban rolünü bırakıp uyanmanız için önümüze bir şans daha çıkmıştır. Her düştüğümde ben kendi bilinç farkındalığımla tüm olanları tanrı perspektifi ile değerlendirebildiğim için hep daha ileri doğru kalkıp adım atabildim.



Bunu ben yaptıysam herkes yapabilir.



'Ezbere bir hayatı uyuyarak yaşıyoruz' - Resim : 2



SORUNLARINIZI ŞİFALANDIRIN



Şu sıralar siz kendi kişisel gelişimiz için neler yapıyorsunuz? Bu anlamda nelerden besleniyorsunuz?



Bilinçaltı uzmanı olarak, yaşamımızda önümüze çıkan tüm engellerin, geçmişe dair aldığımız kalıplardan oluştuğunu bildiğim için, hayat oyununda bu tekniği kullanarak sorunları şifalandırabiliyorum. Olaylar durumlar ve kişiler karşısında ben bu olayı neden yaşadım sorusunu, kendime sorarak aynalıklarımın farkında olduğum müddetçe kişisel gelişimim devam etmektedir. Sevgili okurlara burada önerebileceğim yaptıkları her şeyi hata yerine deneyim olarak değerlendirirlerse her zaman ileriye doğru mutlu ve kaliteli bir şekilde yaşamlarını sürdürebilirler. Sadece insanlara değil dünya düzeninde hayvanlar, deniz ve tüm yeşilliklerin tadını çıkararak yaşadığımızda ruhumuzu besleyebiliriz.



GEÇMİŞİNİZE YOLCULUK YAPARAK KENDİ HİKAYENİZİ GÖZDEN GEÇİRİN



Kişisel farkındalık ve gelişim için kişinin yapması gereken en temel şeyler nelerdir?



Bilgi sonsuzdur. Her gün okuma alışkanlığını edinmeliyiz. Bu dünyada tek, eşsiz, eşit, ayrı ve aynı olduğumuz bilinciyle kendi gücümüzü yeteneklerimizi tanrı tarafından hepinize tek tek bahşedilen tüm özelliklerimizin ne kadarını kullanıp kullanmadığımızı geçmişimize doğru yolculuk ederek kendi hikayemizi gözden geçirmeliyiz. Bugünümüzde spriitüel filmler artık daha çok yapıldığından kendi kişisel gelişim yolumuz için bu tür filmler bizim için farkındalık yaratacaktır.



UYUMADAN ÖNCE GÜNÜNÜZÜ İYİSİYLE KÖTÜSÜYLE DEĞERLENDİRİN



Kişisel gelişim için çaba göstermek önemli ama en önemlisi bunu özümsemek ve içselleştirebilmek…. Bunun için tavsiyelerinizi alabilir miyiz?



Her akşam yatmadan önce, yaşadığınız günü kendi bakış açınızla iyisiyle kötüsüyle değerlendirmelisiniz. Sizin için olan her güzel şeye teşekkür etmeli ve olmayan her şeyin başka bir yolu olup olmadığını sorgulamalısınız. Gün içinde vaktiniz varsa ya da uyumadan önce Rabbinizle mutlaka konuşmalısınız. Kendinizce dua şekliniz her ne ise o şekilde yapmalısınız. Ayrıca her gün en az yarım saat kendinize vakit ayırmalı, sizi mutlu edecek herhangi bir hobi ile uğraşmanızı tavsiye ediyorum.



İKİNCİ KİTAP ÇALIŞMALARINA BAŞLADIM



Önümüzdeki dönem için hazırlığını yaptığınız yeni bir seminer veya kitap çalışması var mı?



Yeni kitapla ilgili çok heyecanlıyım. Hazırlıklar çoktan başladı bile. Yazdığım her bölüm sanki beni tekrardan yenilemekte, bu müthiş bir duygu.



Yakın zamanda Uyanış Zamanı eserimle ilgili seminerler ve imza günleri mevcut. Ayrıca kuantum düşünce tekniği eğitmeni olarak hali hazırda eğitimi süren kuantum drama uygulayıcılık eğitimlerini vermeye devam etmekteyim. Her gün, bireysel ve online seanslarda bireyin kendine ve hayata evet diyebilmesi için onlara aracılık etmekten çok mutluyum.



'Ezbere bir hayatı uyuyarak yaşıyoruz' - Resim : 3



Şebnem Tacigut’un ilk kitabı 'Uyanış Zamanı' raflarda!


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin