Müren BEYKAN/VATAN Kitap
Entelektüllerin mantığı da MEB’le aynı çıktı
Bilgiyle görgüyle donandıkça, yaşamın farklı sorumluluk
alanlarında yuvarlanıp eskidikçe, nasıl da uzaklaşıyoruz çocukluğun
güzelliklerinden, hayaller dünyasından. Hızlı bir olgunlaşma
kaydediyoruz gerçekliğin dikenli yollarında, ama yine de çocuklar
ne okumalı, gençler ne okumalı, biz karar vermekte sakınca
görmüyoruz. Çok güvendiğimiz, düşünür bir dost sorunca bize, MEB’in
“100 Temel Eser”i çok eski, çocuğa uymaz bir liste sunuyor, madem
reddediyorsunuz siz önersenize 10’ar kitap, yeni bir
“uygulanabilir” liste yapalım diye, hoop hemen sarılıyoruz
klavyeye. Sonuç: Çoğu yaşama veda etmiş ustalardan yeni bir 100
eser listesi yine iyi yazar ölü yazar, yine “temel” oluşa kafa
yorup “çocuğa görelik”i gözden kaçırma ve yine “bize biz
yetişkinlere- görelik”in esas alınması. Çağdaş edebiyatın çocuğa,
gence bakan yüzünü kaçımız izliyoruz, evdeki çocuktan gençten gayrı
kaç çocuğun okuduğuna göz uzatmışız, okumak istemişiz. Bu listeleri
yaratan kanaat önderlerinin birikimi seçimlerinde adil kılar mı
onları, bilmem.
Edebiyat severlerin gözdesi Notos dergisinden söz ediyorum. Son
sayısında (Şubat-Mart 2012), gayet yetişkin bir kanaat önderi
grubuna sordu (192 kişi) ve bin bir emekle derlenmiş çok şık bir
liste elde edildi. “Uygulanabilir bir liste olması”nın gözetilmesi
istenmişti. “İlkgençlik dönemlerindeki okurların ellerinden
bırakmadan, severek okuyabilecekleri eserlere öncelik” istenmişti.
Peki, elimize geçen liste “uygulanabilir” midir? Severek
okunabilecek midir? Belki bazıları için evet, ama dayatma kılığına
girme riskinden dolayı, hayır!
HANGİ YAŞ, HANGİ KİTAP?
2012 yılındayız, çocuklara daha anne karnına düştüklerinde
ayrıcalıklı davranmaya başlamışken, onlara her yaşamsal ayrıntıda
kendileri için özel tasarlanmış seçenekler kurarken, konu kitaplara
gelince yetişkinler için yazılmış kitaplardan bir liste sunmak
neden isteriz ki? Elbette seçkin edebiyat örnekleri, anadilimizin
yetkinliğini, sesini, tadını duyumsatan, zihnimize fısıldayan birer
hazine onlar; tartışmasız okunmalı hepsi tek tek. Ama ne zaman,
hangi yaştayken, hangi seçimlerle? İşte bu sorular, “çocuklar,
gençler kitap okumuyorlar” sızlanmamızın nedenini oluşturan koca
bir delik bugün...
Usta edebiyatçılarımızdan kimileri de çocuk kitaplarının ayrı bir
“edebiyat” başlığı altında gruplanmasına öyle karşı (karşıydı) ki
onlara hayranlığımız, saygımız baştan çıkarıyor bizi, kuşkuya
düşüyoruz çocuk edebiyatı var mıdır yok mudur! Dünyada kocaman bir
sektör oluşturan, özgün yazar ve çizerleriyle sanatın tam da
yüreğinde duran bir edebiyat alanını kırmızı kalemle çizip iptal
etmek mi gerektir, nasıl yapmalı! Kafalar karışıyor, ama
netleşecek, inanıyorum.
Genel manzaraya baktığımızda, yazarı, çizeri, öğretmeni, ebeveyni,
herkes fikir sahibi, çocuk ve gençlik kitapları hakkında. Acaba
doğru muyuz? Bence çocuk ve gençlik kitaplarında fena halde yanlış
bildiklerimizi dize dize yıldızlara yol olur.
Nedir mesela:
- 100 Temel Eser iyidir,
- Alternatif listeler üretmek ondan da iyidir,
- Çocuk kitabını kendi seçemez, bir yetişkin ona yardım
etmelidir,
- Eğer bir yazarsanız ya da entelektüelseniz, çocuk ya da genç ne
okumak ister şıp diye bilirsiniz,
- Zaten çocuk edebiyatı diye birşey yoktur, çocuklara yapılan
kitaplar vardır,
- Çocuk algısı sınırlıdır, edebiyattan keyif alamaz, zaten çocuk
kitabı çocuğu eğitmelidir,
- Kahramanı çocuk olan edebiyat eserini çocuklar okur,
- Çocuk kitabında küfür olmaz, sokak kabadayısı bile kibar kibar ve
düzgün cümlelerle konuşur,
- Çocuk kitabında kötü ana baba olmaz, yetişkinler ideal
insanlardır,
- Çocuk kitabında ana babalar boşanmaz, mümkünse ölmezler de,
- Çocuklara okutulacak edebi eserlerde zor ve sert konular yer
almamalıdır,
- Çocuk kitabında ana karakterler bir biçimde hep ve mutlaka
“iyi”dirler,
- Çocuklara yazılan edebiyat eserleri psikologlara
denetletilmelidir,
- Fantastik kitaplar saçmadır, okuyanın kafasını karıştırır,
- Çizgi roman okuyan çocuk asidir, kitap okumuş sayılmaz,
- Çocuklar için her yaşa ayrı kitap gerekir,
- Ergenler resimli kitap okumaz, renkli resimli kitap çocuk
kitabıdır...
Bu yıldız yolunda her ayrıntı bir başka yazı konusu elbette, ama
şimdi soruyorum: Çocuk edebiyatının aktörlerini bunca görmezden
gelmek neyin nesi, farklı olana saygı ve uyum tiradlarıyla
birbirimizi yaldızlarken, neden gönül gözüyle bakılmaz bunca çocuk
edebiyatı yazarına, çizerine! Haydi, en kısa zamanda şu 2 kitabı
okusanız diye öneriyorum ister kendi başınıza çayınızı yudumlarken,
ister bir çocukla birlikte bağıra bağıra. Çocuklar düşünülerek
yazılmış bu 2 kitap da yani “Konrad ya da Konserve Kutusundan Çıkan
Çocuk” ile “Horoz Adam ve Korsan” ve ikisi de birer edebiyat
örneğidir, tabii 100 Temel Eser’de yer almazlar ve hatta 100 Temel
Eser’e pek güzel karşı dururlar!
“Konserve Kutusundan Çıkan Çocuk” ile “Horoz Adam ve Korsan” 100
Temel Eser’e Karşı!
Her yetişkinin gönlünde yatan uslulukta, temiz, düzenli, kısacası
mükemmel çocuk Konrad, hiç de düzenli biri sayılmayacak, tuhaf
Bayan Bartolotti’ye bir konserve kutusunun içinde postayla
geliverir ve sonrasında işler hiç “düzgün” gelişmez. Söz dinlemeye
programlanmış Konrad’ın yaşamı rayından çıkacak gibidir. Sanatsal
incelikte bir toplumsal eleştiri!
HANİ ÇOCUK EDEBİYATI?
Bu kitabın yazarı, tüm dünyada çocuk edebiyatı dendiğinde akla ilk
gelenlerden Christine Nöstlinger’dir ve adı 100 Temel Eser
listemizde yoktur elbette. Son 30 yılda çocuklar ve gençler için
100’ün üstünde kitap yazmış ve dilimize çevrilen bazı kitapları
Türkiye’de 320 bin satmış, çocukların sevgilisi bu anti-terbiyeci,
keskin sosyal eleştirileriyle irkiltici, edebi diliyle dikkat
çekici, sıradışı yazar da kimdir: Nöstlinger’in çocukluğu, Hitler
ordusunun işgali altındaki Viyana’da bodrum sığınaklarında geçiyor.
Enkazdan iki kez sağ olarak çıkarılıyor. Ancak Kızıl Ordu Viyana’ya
girdiğinde bodrumlardan kurtuluyor; dokuz yaşında. Uygulamalı
sanatlar okuyor. 1950’lerin sonunda iki kızı olan bir anne artık.
Ancak, “ev kadını” kimliğiyle yetinemiyor, yazmaya başlıyor.
Verimini taçlandıran sayısız ödülün arasında, 1984’te anlı şanlı
Hans Christian Andersen Ödülü’nü, 2003’te de muhteşem Astrid
Lindgren Edebiyat Ödülü’nü alıyor. Ama çocuklarımıza mutlaka
okutalım diye önerilen 100 Temel Eser listesinde Nöstlinger yok!
Notos listesinde de adı geçmiyor!
Peki ya “Horoz Adam ve Korsan” adlı kitap! Köyden mega kente
göçmüş, kapıcı olarak bir apartmana sığınmış bir ailenin işitme
engelli küçük oğlunun mahalledeki ilişkilerini yalın bir öykü
diliyle, sıcacık anlatıyor: Sevim Ak. O da yok listelerde! Sevim
Ak, çocukların sevgilisi yazarlarımızın en başta gelenlerinden.
1987’de yayımlanan ve Akademi Kitabevi Öykü Ödülü’nü kazanan ilk
kitabı “Uçurtmam Bulut Şimdi”den bu yana çocuk romanları, öyküler
ve anlatılar yazıyor; hangi çocuk dergisini açsanız onun bir
öyküsünü okuyorsunuz. 25’ten fazla kitabının okunmaktan yıpranmış
kopyaları okul kütüphanelerinde. Tiyatroya da emek veren Sevim
Ak’ı, çocuklarımıza mutlaka okutalım demiyor liste seçicileri!
Olmaz. Eğitimi, edebiyat gibi uçsuz bucaksız bir denizde otorite
eliyle sınırlara sokmayalım. Listeler edebiyat denizinde kulaç
atmak için hoş gelir, sefa gelir; ama “çocuğa görelik” nedir ne
değildir, ciddiyetle düşünelim, düşünenlere kulak verelim.
NOTOS KİTAP’IN 100 TEMEL ESERİ
1 İnce Memed 1, Yaşar Kemal
2 Saatleri Ayarlama Enstitüsü,
Ahmet Hamdi Tanpınar
3 Alemdağ’da Var Bir Yılan, Sait Faik
4 Memleketimden İnsan Manzaraları,
Nâzım Hikmet
5 Don Quijote, Cervantes
6 Kürk Mantolu Madonna, Sabahattin Ali
7 Sevgili Arsız Ölüm, Latife Tekin
8 Bütün Öyküleri, Sait Faik
9 Suç ve Ceza, Dostoyevski
10 Parasız Yatılı, Füruzan
11 Küçük Prens, Antoine de Saint-ExupÈry
12 Kuyucaklı Yusuf, Sabahattin Ali
13 Dönüşüm, Kafka
14 Tutunamayanlar, Oğuz Atay
15 Bereketli Topraklar Üzerinde, Orhan Kemal
16 Yüzyıllık Yalnızlık, Gabriel GarcÌa M•rquez
17 Çavdar Tarlasında Çocuklar, J.D. Salinger
18 Aylak Adam, Yusuf Atılgan
19 Sevda Sözleri, Cemal Süreya
20 Beyaz Kale, Orhan Pamuk
21 Bütün Öyküleri, Anton Çehov
22 Yeraltından Notlar, Dostoyevski
23 Fareler ve İnsanlar, John Steinbeck
24 Korkuyu Beklerken, Oğuz Atay
25 Yabancı, Albert Camus
MEB’İN 100 TEMEL ESERİ
1 Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk
2 Kutadgu Bilig’den Seçmeler
3 Dede Korkut Hikâyeleri
4 Yunus Emre Divanı’ndan Seçmeler
5 Mesnevi’den Seçmeler, Mevlâna
6 Nasreddin Hoca Fıkralarından Seçmeler
7 Divan Şiirinden Seçmeler
8 Halk Şiirinden Seçmeler
9 Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nden Seçmeler,
Evliya Çelebi
10 Kerem ile Aslı
11 Sergüzeşt, Samipaşazade Sezai
12 Mai ve Siyah, Halit Ziya Uşaklıgil
13 Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç,
Hüseyin Rahmi Gürpınar
14 Şehir Mektupları, Ahmet Rasim
15 Çağlayanlar, Ahmet Hikmet Müftüoğlu
16 Hikâyelerden Seçmeler, Ömer Seyfettin
17 Safahat, Mehmet Akif Ersoy
18 Bize Göre, Ahmet Haşim
19 Eğil Dağlar, Yahya Kemal Beyatlı
20 Kendi Gök Kubbemiz, Yahya Kemal Beyatlı
21 Boğaziçi Mehtapları, Abdülhak Şinasi Hisar
22 Diyorlar ki, Ruşen Eşref Ünaydın
23 Kiralık Konak, Yakup Kadri Karaosmanoğlu
24 Yaban, Yakup Kadri Karaosmanoğlu
25 Memleket Hikâyeleri, Refik Halit Karay