Dolar ve enflasyon Mehmet Barlas'ı da endişelendirdi

Türkiye'nin Çin modelini örnek alarak büyümesiyle ilgili tartışmalara Sabah gazetesi yazarı Mehmet Barlas da katıldı. Konuyla ilgili bir yazı yazan Barlas, endişelerini sıraladı ve doların rekor yükselişi ile enflasyondan şikayetçi oldu.

Google Haberlere Abone ol
Dolar ve enflasyon Mehmet Barlas'ı da endişelendirdi

Sabah gazetesinden Mehmet Barlas'ın yazısı

Çin'den Türkiye'ye uzanan yol

Yaşadığımız dönem, akıl karıştıran değişikliklere sahne olmakta. Ben aktif gazeteciliğe başladığım 1960'lardan bu yana Türkiye için en fazla "küçük Amerika" hayalinin seslendirildiğini duydum. Bunun gerçek olması için de Amerika elinden geleni yaptı.

Marshall Planı'yla Türkiye'ye dolar yardımı yaparlarken 40 bin tane de traktör gönderdiler. Buna göre Türkiye, yani "küçük Amerika" bir tarım ülkesi olacaktı.

1950'li yıllarda Adana'daki ya da Ege'deki barların önüne geceleri traktörler park ederdi. Ancak sonra Adnan Menderes iktidara yön değiştirtti; barajlar, fabrikalar yapılmaya başlandı, köyden kente göç yaşandı ve beraberinde döviz krizleri geldi.

Şimdi bu yılları geride bıraktık. Hatta Turgut Özal'ı bile geride bıraktık. Son haberlere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye ekonomik model olarak Çin'i gösterdi.

 

YABANCI SERMAYE GİRDİ

Çin'e iki defa gittim. Birinci gittiğimde Mao devre dışı kalmıştı.

İktidarda Deng Şiaoping vardı. Deng Şiaoping, Mao döneminde işkence görmüş, hatta sakatlanmıştı. Ama ekonomiyi öylesine değiştirdi ki, Mao'nun kırmızı kitapları bir anda yok oldu. Ve Çin'i yabancı sermayeye açtı.

O dönemdeki Çin'in modeli, bir İngiliz sömürgesi olan Hong Kong'du. Ve müthiş darboğazlar vardı. Mesela, enerji sıkıntısı yüzünden Şanghay'da otomobiller karanlıkta far yakamazdı. Daha sonra Şiaoping gitti. Şimdi de Şi Cinping devlet başkanı.

Onlar ülkelerine öylesine çılgınca bir dönemi açtılar ki, Amerika'nın bütün ürünleri Çin'de üretilmeye başlandı. Çin dolar kazanıyordu ama kendi paraları da çok ucuzdu. Yani dışarıda 1000 dolara satılan bilgisayar, Çin'de 50 dolara mal oluyordu. Sonuçta Çin, dünyanın en büyük ekonomisi oldu.

Çin şehirleri gökdelenleriyle, metrolarıyla, havaalanlarıyla dünyayı imrendirmeye başladı. Bu arada Hong Kong da resmen Çin'e devredildi. Ama Çin bunu yaparken mesela çocuk sahibi olmayı sınırlandırdı. Birden fazla çocuk sahibi olmak, yeni yeni mümkün olabildi.

 

KRİZ İHRAÇ EDİYORLAR

Şimdi Türkiye'ye gelirsek... Türkiye de Çin'in geçtiği yolların hemen hepsinden geçti. "Karma ekonomi" adı altında yarı sosyalist modeli bile uyguladık. Ve Turgut Özal'la dünya rekabetine ve konvertibiliteye açıldık.

Ama şimdi başımızda doların artması ve bir türlü düşürülemeyen enflasyon var. Acaba Çin'in son dönemde uyguladığı modeli uygulayıp ekonomiyi büyütmek, Türk Lirası'nın değerini yükseltmek ne kadar zamanda mümkün olacak?

Bir de şu mesele var: Türkiye'ye musallat olanlar zaman zaman çok etkililer. Bunlar bazen sınır dışından, bazen de Amerika'dan Türkiye'ye kriz ihraç ediyorlar. Bu sürecin sonunu heyecanla bekliyoruz.

 

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin