DENİZ GÖKÇE´DEN HINCAL ULUÇ´A LAKAP: HBB

Londra´ya gittikten sonra izlenimlerini yazan Sabah yazarı Hıncal Uluç´a Akşam gazetesi yazarı Deniz Gökçe HBB lakabını taktı. HBB´nin ne olduğunu Gökçe´nin yazısında okuyacaksınız. Bir Lonrda muhabirinin Uluç´a verdiği ´taksi dersini´ de...

Google Haberlere Abone ol
DENİZ GÖKÇE´DEN HINCAL ULUÇ´A LAKAP: HBB

HBB ve Londra taksileri!

En kızdığım şeylerden biri ülkemizde çok yaygın olan ve en sık da medyada görülen bir tür hastalıktır. Bu hastalığın adını ben, 'mış gibi yapmak' veya MGY olarak koydum. Bu hastalığın sık sık görüldüğü kişilere de genelde HBB (Her b...bilir) adını takarım. Tabii bu hastalığın en büyük kurbanlarının başında 'Büyük Usta 'Hıncal Uluç gelir! Çünkü her konuda 'en birinç' dir.

Tabii bazen HBB ustalarımız olay kişisel görüşe değil de objektif bilgiye dayanınca yakalanıyorlar. Hıncal Efendi, Pirelli takviminin takdimi nedeni ile avanta bir Londra seyahatine gitmiş. 29 Kasım tarihli gazete yazısında üç sütun ve bir karış boyutunda anlatıyor ki, Londra'da en çok taksileri sevdiğini, kendi eski okurları bilirlermiş (Bak sen!). Çünkü bu sevdiği Londra taksi tipinde bir tonton şoför bulunurmuş, tonton şoföre adresi söylediniz mi, adresi bilir, oraya giden yolları bilir, binerken merhaba, inerken teşekkür ile uğurlar imiş! Ama şimdi Londra bozulmuş, çünkü bu defa bakmış, artık taksiler bozulmuşmuş! Taksiler Asyalı mafyanın eline geçiyormuş. Artık direksiyonda sizi dövmeye hazır gibi görünen biri varmış. Hikaye sürüp gidiyor. Şimdi bu yazılanları okuyan ömrünün uzun zamanını Londra'da geçirmiş, kenti ve taksileri bilen, sık sık da geri döndüğü için değişimi takip edebilcek birini hayal ediyor. Adeta bir Londra Ustası olmalı bu satırları yazan değil mi? Peki Hıncal Efendi bu tür bir zat mı?

Yıllardır karısı ve çocuğu ile Londra'da oturan ve Londra'dan Türkiye'e sürekli haber geçen bir gazeteci arkadaş oturmuş, Londra taksileri üzerine bizim HBB'yi eğitmek için bir yazı yazmış. Ne diyor? Aslında Londra'ya birkaç defa giden bir kimsenin bile bilmesi gereken bir gerçeği hoş bir şekilde anlatmış Londra'lı arkadaş. Bize özetlemek düşüyor!

Londra'da dört tip taksi var. Birincisi, eskiden Black Cab adını taşıyan şimdi farklı renklere de boyanabilen, London Taxi denen tür. Bu türün şoförü lonca mensubudur, ağır bir yol bilgisi sınavından geçer, her yeri bilir, ayrıca her türlü aygıt ile mücehhez bir taksi kullanır ve her yeri eli ile koymuş gibi bulur. Bu taksinin temel özelliği ise en pahalı seçenek olmasıdır. Bir de genelde şoförün yerli aksan Cockney konuşmasıdır, yani anlaşmanız, yerli değilseniz zordur. Bu taksiler sadece Londra merkezinde dolaşır, merkezin altı mil dışına da ancak kendileri isterlerse giderler. HBB böyle bir taksiye binmemiş herhalde.

İkinci tip taksi ise 'Mini Cab' adlı ve sadece adı mini olan, ama London Cab tipinin dışındaki marka taksilerden oluşur. Londra merkez dışında ve çevredeki küçük Londra dışı kentlerde duraktan telefonla çağrılabilen ve rezervasyon yapılabilen bir tür taksidir bunlar. Bir telsiz ve torpidodaki bir harita ile mücehhezdirler ve içinde bir masa bir kasa bulunan küçük bir yazıhane ile diyalog şeklindeki bir metotla çalışırlar. Bunlar bölge ve sokak bilmeyebilirler, genelde de bilmezler, hatta olaya 'Abi, tarif et de gidelim!' türü yaklaşabilirler. Her tür ve genelde pejmürde şoför kullanırlar, mesafenin kilometresine göre önceden tespit edilmiş, London Cab'a göre çok düşük bir ücret alırlar.

Üçüncü tür taksi aynen 'Mini Cab' gibi çalışan, ama aslında farklı ve özel olan, fakat ikinci seçenekten farklı olarak adam gibi ve eli yüzü düzgün taksici kullanan hizmet şirketleridir. Büyük şirketler, kurumlar ve hatta resmi daireler bunlara abonedir. Telefonla çağrılırlar ve fiyatları da London Cab gibi olmasa da tuzludur.

Ve tabii bir de dördüncü tür, bilinen korsan taksiler vardır. Yasa dışı göçmen çeteleri, mafyanın örgütlenmesi, 'Abi, taksi lazım mı?' genelde bunlarda geçerlidir. Bunlar ile pazarlık da edilebilir. Genelde de en fazla cep telefonu ile mücehhezdir bu korsanlar.

Ve Londra'da yıllardır yaşayan bizim gazeteci arkadaş bizim HBB'ye soruyor: Acaba sizin engin Londra birikim ve deneyiminize dayanarak, artık bozulduğunu beyan eylediğiniz taksi türü hangisi idi acaba? Sonra da düzeltiyor, ikaz ediyor, bilinmeli ki London Cab için böyle bir şey, bir kötüleşme geçerli değildir.

Elçiye zeval olmaz, biz sadece kamuoyuna sunuyoruz! HBB olmak zor iş!

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin