Deniz Çakır 2,5 yıl önce türbanlı kadınlara hakaret ettiği gerekçesiyle günlerce, haftalarca manşetlerde kalmıştı.
İddia şuydu; 30 Aralık 2018 gecesi Zorlu Center’da bir kafeye doğum gününü kutlamaya giden Deniz Çakır, zil zurna sarhoştu ve yan masada oturan Edis konserinden çıkmış olan türbanlı kadınlara sözlü saldırmıştı…
“Hadddini bil Deniz” manşetlerini, sabah programında yerden yere vuranları hatırlıyoruz. Hatta “araştırmacı gazeteciler” yememiş içmemiş kafenin güvenlik kamerası görüntülerine ulaşmıştı. Görüntü Deniz’le türbanlı kadınların aynı kafede bulundukları dışında bir şeyi kanıtlamıyordu ama, “Türban düşmanı Deniz” başlıklarını desteklemek için yeterliydi…
Hatta ve hatta kafedeki türbanlı kadınlar bulunmuş röportajlar bile yapılmıştı. Deniz’in “Burası Arabistan değil. Arabistan’a gidin” diye bağırdığı, işletme sahibine “Bunları nasıl buraya alıyorsun” diye çıkıştığı söyleniyordu. Cep telefonlarıyla türbanlı kadınların videosunu, fotoğrafını çekerek taciz ettiği iddia ediliyordu.
Hiç birinin doğru olmadığı önceki gün İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada kanıtlandı. Deniz Çakır’ın incelenen telefonunda herhangi bir foto olmadığı, sözlü tacizde bulunmadığı ortaya çıktı ve tüm suçlamalardan beraat etti…
Baktım bazı gazetelerde ve internet sitelerinde yer aldı beraat haberleri… Peki Deniz çakır’dan bir özür dileyen çıktı mı? Elbette hayır… Haftalarca “türban düşmanı alkolik” diye sundukları bu ülkenin başarılı bir oyuncusuna dönüp de kimse pardon bile demedi… Ekranlarda ağır laflar söyledikleri Deniz’in beraat ettiğini haber bile yapmadılar…
Bu kadar ucuz mu, bu kadar kolay mı karalamak? Hadi Türk basınının vicdanını kaybedeli uzun zaman olduğunu biliyorduk peki o masada oturan türbanlı hanımefendiler?.. Deniz Çakır’ın beraati sonrası verdiğiniz röportajlardan, öznesi olduğunuz haberlerden utandınız mı acaba?