Cemal Enginyurt tv100'de yayınlanan Yerinde Siyaset programına konuk oldu: İnsanlar halkın dertleri ile dertlenebilecek bir siyasi profil istiyorlar

tv100'de yayınlanan Yerinde Siyaset programına Cemal Enginyut konuk oldu. Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt gündeme dair soruları yanıtladı.

Google Haberlere Abone ol
Cemal Enginyurt tv100'de yayınlanan Yerinde Siyaset programına konuk oldu: İnsanlar halkın dertleri ile dertlenebilecek bir siyasi profil istiyorlar

Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt tv100 yerinde siyaset programına konuk oldu. Cemal Enginyurt Deniz Tural'ın gündeme dair sorduğu soruları yanıtladı.

Cemal Enginyurt'un tv100'de konuk olduğu Yerinde Siyaset programında yaptığı açıklamalar şöyle:

İnşallah Yörüklerle birlikte, Çepnilerle, Kıpçaklarla, Türkmenlerle, 84 milyonluk Türkiye’yle mavi gözlü dev adama asker olma şerefini yaşayarak, 2023’te yeniden cumhuriyeti, demokrasiyi, özgürlüğü ve adaleti Türkiye’ye getireceğiz.

Kızım ‘Hayat pahalılığı yok diyenler, gelsin markete gidelim’ diyor. 2 ay önce 400 liraya doldurduğu sepeti 1200 liraya dolduruyor. Bunu durdurmanın tek yolu bu gidişata ‘Dur’ demek.

Arkadaşlarımız Anadolu’yu geziyor, herkes perişan. Bu elektrik parasıyla doğalgazla, kira parasıyla insanlar nasıl geçinecek? 2 bin lira kira veren bugün 6 bin lira kira veriyor. Böyle bir ülkede ekonomiden başka ne düşünebiliriz? 

İnsanlar kendi sıkıntılarını, dertlerini Türkiye’ye anlatan doğru bir ses özlemi içerisindeler. Yani siyasetin içerisinde boğulan, makam odasına sığınan değil, halkın dertleri ile dertlenebilecek bir siyasi profil istiyorlar. 

Kayseri, Cumhur İttifakı’nın %80 oy aldığı bir il ama biz sokakta aynı sevgiyi yaşadık. Aksaray’a gittik yine aynı sevgi. Bu muhalif olmak ama cesur yürekli, doğru sözlü muhalif olmak. O yüzden sevgi olarak dönüyor, sağ olsun milletimiz. 

Ticari hayatımı da siyasi hayatımı da hep Ordu’da ikamet ederek sürdürdüm. Ordu’ya hizmet etme arzusu ve inancı içerisinde o sevgiyle yoğurulduk. Sevdamız Ordu dedik hep.  

1979 yılında 14 yaşında hapse düştüm, sonra 12 Eylül’den hemen önce 1980 yılının Temmuz ayında üçüncü defa hapse düştüm ve 3 buçuk yıl hapis yattım. Bu ülkeye en büyük ihaneti etmiş olan darbeci zihniyetin acımasız bedelini ödedim. 

Devrimci Deniz Gezmiş ve Ülkücü Mustafa Pehlivanoğlu ‘Kahrolsun Amerika, yaşasın Türkiye’ diyerek sandalyelerine tekme vurdu. Kahrolacak olan Amerika, yaşaması gereken bağımsız ve milliyetçi Türkiye’ydi ise öyleyse bu vatanın evlatları niye birbirini vurdu.

42 yılımı MHP’de siyaset yaparak tamamladım. Hiç terk etmedim. Yalnızlığımıza çakalların güldüğü günlerde orada kaldım. Alparslan Türkeş’in ‘Birileri bizi kemik yalama uğruna terk ediyor’ dediği dönemde Başbuğ’un yanında yer aldım. 

Üzülüyorum ama dediğim gibi iyi ki attılar. MHP’deyken frene basıyordum konuşmamak için şimdi Demokrat Parti’deyim. Halkın bütün sorunlarını gündeme getirmek için sağ şeride geçtim, frene basmadan son hızla devam ediyorum. 

Sayın Soylu sürekli muhalefet partilerine hakaret ediyor. Sayın Soylu terörle mücadele ediyor diye onu eleştireni gördünüz mü? Demokrat Parti olarak bütün tezkerelere onay verdik. Süleyman Soylu’nun dediği laflar yenilir, yutulur laflar değil. 

Ben samimiyetlerine inanmadığım için değil, ben MHP’deyken çok sert siyaset yaptım. Bu sert siyaseti yaparken çok ağır laflar söyledim. İYİ Parti ve CHP’ye gitseydim insanlarla yüz yüze bakarken birbirimize karşı samimi davranış sergileyemeyiz.

Demokrat Parti ayrıştırmayan, ötekileştirmeyen bir parti. Gültekin Uysal, Türkiye’nin yarınlarında bu ülkeye çok faydalı olacağına inandığım için diğer partilere girip de parti içi mücadelelerin içine düşmektense onunla yol arkadaşı olmayı tercih ettim.

Hiçbir zaman Genel Başkanlık gibi bir düşünce geçmedi. Yalnızlığına çakalların bile güldüğü bu parti 44 yaşındaki bir delikanlının Demokrat Parti’yi ayakta tutmak için verdiği mücadelede ona yol arkadaşı oldum.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin