Basın emekçilerine 'patron sansürüne karşı direnin' çağrısı

Türkiye Gazeteciler Sendikası, basın çalışanlarına çağrıda bulundu.

Google Haberlere Abone ol
Basın emekçilerine 'patron sansürüne karşı direnin' çağrısı

Türkiye Gazeteciler Sendikası, önceki akşam Gezi Parkı'ndaki çadırlarda oturan ve aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu sivil yurttaşlara polis güçlerince yapılan saldırıyı kınayarak şu açıklamayı yaptı:



"Bu insanlık suçunun talimatını veren Başbakan tarih önünde sorumludur. Başbakanı, tüm uluslararası camiaya ve insanlığa şikayet ediyoruz.



Gerçekleri sansürleyen, yönlendirici ve yanıltıcı yayınlarıyla siyasi iktidarın faşizan politikalarını gizleyen medya kuruluşlarını, bu insanlık suçuna daha fazla ortak olmamaya davet ediyoruz.



Siyasi iktidarın propaganda aracı haline dönüştürülen medya kuruluşları, meslek örgütlerince yıllardır sürdürülen "basın özgürlüğü mücadelesine" destek vermiş olsalardı ve halkın kendisini ifade edebilmesine aracılık edebilmiş olsalardı, belki de bugünkü sosyal patlamalar yaşanmayacaktı. Medya kuruluşlarını, meslek ilkelerine uygun, sorumlu ve nitelikli yayıncılık yapmaya çağırıyoruz.



Halkın gerçekleri öğrenme hakkına saygı gösteren gazetecileri işten çıkaran, basın ve ifade özgürlüğü üzerindeki baskı ve tehditleri görmezden gelen, mesleki faaliyetlerinden dolayı hapiste olan yüzlerce gazetecinin ve basın emekçisinin "terörist" olarak suçlanmasına sesini çıkaramayan, basın özgürlüğü mücadelesini sansürleyen medya patronlarına karşı tüm basın emekçilerini direnmeye çağırıyoruz.



Basın özgürlüğü mücadelesi için bedel ödeyen meslektaşlarımıza, ülkemizde uygulanan totaliter politikalarla yaratılan korku imparatorluğunu yıkan halkımıza karşı olan sorumluluğumuz gerçeklere kayıtsız kalmamamızı ve sesimizi daha çok yükseltmemizi gerektiriyor.



Bu çerçevede, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (FIJ) tarafından kabul edilen Mesleki Davranış İlkelerini bir kez daha hatırlatıyoruz:



Gazetecinin ilk görevi, gerçeğe ve halkın gerçekleri öğrenme hakkına saygı duymaktır.  Gazeteci, ayrımcılığın medya yoluyla daha da artırılması tehlikesine karşı uyanık olmalı ve ırk, cinsiyet, cinsel tercih, dil, din, siyasi veya diğer görüşler ile ulusal ya da toplumsal kökene dayalı ayrımcılığa hizmet etmekten kaçınmak için azami çaba göstermelidir. Gazeteci adına layık olanlar, yukarıda belirtilen ilkelere sadık kalmayı görev bilirler.



Gazeteci, mesleki konularda -hükümetlerin ya da başka grupların her türlü müdahalesini reddederek- yalnızca meslektaşlarının yargılarını kabul eder."


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin