Başrollerini Beren Saat ve Mehmet Günsür'ün paylaştıkları Netflix'in ikinci orjinal Türk dizisi Atiye, 27 Aralık'ta izleyiciyle buluştu.
Atiye dizisindeki performanslarıyla dikkat çeken Civan Canova ve Tim Seyfi, MedyaTava'nın sorularını yanıtladı.
Civan Canova
Projede pek çok değerli isim var. Kamera önünde ve arkasında nasıl bir yolculuk oldu Atiye sizin için?
Benim için çok zevkli ve heyecanlı bir yolculuk oldu. Sekiz ay hiç sorunsuz çalıştık. Farklı bir platform. Bildiğimiz dizi dünyasından bayağı farklı. Her hafta bir bölüm izleyip, bütün gece ertesi gün yayınlanacak olan reytingleri beklemiyorsunuz. İki sezonun bütün bölümlerini çektik ama geri dönüşü nasıl olacak hala bilmiyoruz. Bizler de diğer Netflix aboneleriyle birlikte izleyeceğiz ve o süreci birlikte yaşayacağız.
Kızlarına nasıl bir baba Mustafa?
İyi kurgulanmış bir yapısı var senaryonun. Karakterler de öyle. Tek boyutlu değil. Her insan gibi iyi tarafları da var kötü tarafları da... Ayakları yere basıyor. Mustafa mesleğinde sert, geçmişi şaibeli bir adam. Aile içinde ise otoriter ama yumuşak, anlayışlı, sevgi dolu bir baba. Kızının tuhaf davranışları karşısında nasıl davranacağını bilemiyor, çaresizlikten kahroluyor. Bölümler ilerledikçe daha da artıyor çaresizliği.
Siz de yazarlık yapıyorsunuz oyunculuğun yanı sıra, Atiye’yi ilk okuduğunuzda neler hissettiniz?
İlgimi çekti. Farklı bir senaryo, farklı bir kurgu. Mistik tarafı da var ama bilimsel gerçekleri de göz ardı etmiyor. Göbeklitepe zaten benim ilgilendiğim, üzerine çok düşündüğüm bir konu. Senaryonun bütününü sevdiğim için canlandırdığım karakteri de haz duyarak oynadım.
Netflix projelerinde farklı yönetmenlerle çalışıyor. Bu durum bir oyuncuyu nasıl etkiliyor?
Başta yadırgadık. Alışık olmadığımız bir durum değil aslında. Aynı tv dizisini farklı yönetmenlerle çektiğimiz istisnai durumlar oldu. Ama Atiye'deki gibi baştan proglanmış değildi onlar. Burada her şey baştan belli. Hangi bölümleri hangi yönetmen çekecek, hangi bölüm hangi tarihte başlayacak, hangi tarihte bitecek, hepsi belliydi. Ve program hiç şaşmadı. Her yönetmen de ayrı bir renk, zenginlik kattı bizlere ve senaryoya. İşin güzel yanı çekmedikleri bölümleri de çektikleri kadar sahiplendi yönetmenlerimiz. Hepimiz için öncelikli olan proje zaten. Herkes kendince bir taş koydu ve bir piramit oluşturduk.
Buradan Netlix severlere neler söylemek istersiniz?
Tek kanal döneminden gelen, seçme şansı olmayan ve sadece dayatılanları izleyen bir neslin ferdi olarak, elinizin altındaki arşivin kıymetini bilin derim. Kanal sayısı çoğalınca da değişen bir şey olmadı. Belgesel bile izleseniz, seçtiğinizi değil de size sunulanı izlemek zorundasınız. Sıralanmış, tasnif edilmiş özel bir arşiv gibi Netflix.
Tim Seyfi
Oynadığınız karakter, biraz karanlık yönleri olan biri. Siz 'Serdar Bey’i nasıl tarif edersiniz?
Serdar, uluslararası şirketlerle çalışan ve dünya vatandaşı olan çok başarılı bir iş adamı. Karizmatik, zeki ve çok güçlü. Herkes tarafından çok sayılan ve aynı zamanda korkulan bir insan. Geçmişinde yaşadığı şeyler onu bazı anlarda çok sert ve merhametsiz bir hale getirmiş. Elde etmek istediği şeyler için, kimseyi umursamıyor, hatta kendi oğlunu bile kurban etmeyi göze alıyor. Dizinin akışında Serdar’ın böyle davranmasının sebeplerini ufaktan anlamaya başladıktan sonra, seyircinin ona karşı daha empatiyle ve farklı bir yaklaşım içerisinde olacağını düşünüyorum. Bazen en kötüler bile iyilerden daha insani olabiliyorlar. Yin Yang misali: Her ışıkta biraz karanlık, her karanlıkta biraz ışık...
Atiye’nin Türkiye’nin tanıtımına nasıl bir katkısı olur sizce?
Türk dizilerinin dünya çapında bu kadar popüler olması gurur verici bir durum. Netflix ile beraber bu durum daha da büyük başarılara kapı açacak bence. Aynı anda 190 ülkeye ulaşabilen bir platformda yer almak inanılmaz bir potansiyel ve şans hepimiz için. Atiye sayesinde insanlar Türkiye’yi, Türk insanını ve ülkemizde, özellikle Anadolu’da var olan o kıymetli insanları, hikayeleri, tarihi mekan ve eserleri tanıma şansı yakalayacaklar. Yaşadığımız dünyadaki medeniyetin başlangıcı Göbeklitepe olmasıyla ve hikayemizin onun etrafında dolanmasıyla, herkesin Türkiye’ye ve tarihi zenginliklerine bakış açısını ayrıca değişecegini düşünüyorum.
Atiye’nin dünyasında Serdar’ın nasıl bir rolü var?
Serdar, Atiye’nin sevgilisi Ozan’ın babası olmasıyla, müstakbel kayınpederi oluyor. Birbirlerine büyük bir saygıyla yaklaşıyorlar. Fakat Atiye Serdar’ın onunla başka planları olduğunu zamanla fark edecek ve kendisini büyük bir tehlikenin içinde bulacak.
Digital platforma proje yapmak televizyona göre daha mı avantajlı sizce?
Kesinlikle. Hem proje tarafında çalışan yapımcısından yönetmenine oyuncusuna hem de ekran başındaki seyirciye kadar her açıdan dijital platformun verdiği özgürlük çok daha keyifli, gelişmeye, geliştirmeye el verişli. Bu sanat için de sanatçı için de çok değerli ve yıllardır özlemini duyduğumuz bir süreç. Televizyon projelerinde çekim süreleri, dil ve alt yazı problemleri, sansür, yasak gibi engeller her zaman gelişimi kısıtlayan şeyler olmuştur.
Seyirci için de bu çok geçerli bir şey çünkü istediği zaman istediği şeyi izleme özgürlügünü bir kez tattıktan sonra bir daha vazgeçemiyor. Dijital platformlar günümüz insanlarının hayat hızı biçimine çok daha uygun. Herkesin vakti çok değerli ve en rahat zamanında kendi istediği şeyi izleme konusunda daha bağımsız olmak istiyoruz. Bir de filmleri, dizileri orijinal versiyonda izleme şansımız var. Bu bence sanatsal anlamda, çok değerli bir şey. Oyuncunun gerçek sesini ve nefesini duymak ve hissetmek istemek kadar doğal bir şey olmamalı bir film izlerken. O nedenle 'Atiye'nin Almanca versiyonunu da kendim seslendirmek istedim. Lisan ve altyazi seçeneginin olması, televizyondan çok daha avantajlı. Mesela Atiye’den önce Netflix’in 'The Spy' dizisinde oynamıştım ve dünyanın her yerinde tanıdığım insanlarla diziyi aynı zamanda izleme şansım oldu ve bir hafta içinde herkesten dönüşler alabildim. Allah’tan olumluydular, yalan söylemedilerse...
Siz Netflix’te hangi dizileri takip edip izliyorsunuz?
Dark, Casa de Papel, Narcos, Maradona in Mexico, Marseille, Skylines, The Kominsky Method
Dizi kaç sezon olacak belli mi?
İkinci sezonun çekimleri yeni bitti. Devamına her zaman yapıldığı gibi, seyircilerin beğenisine göre karar verilecek. Ama umutluyum çünkü güzel bir iş çıkardığımızı düşünüyorum.
Aile bir çocuğun kaderinde sizce ne kadar etkilidir?
Karakterimizin büyük kısmı çocukluğumuzda etrafımızda olan insanlardan oluşur. Ve en yoğun bulunduğumuz yer de ailemizin yanıdır. Hayat görüşümüz, empati, duyarlılık, sevmek, sevilmek, ya da şiddet, ailede gördüklerimizden ibarettir. Bir baba olarak inandığım tek bir şey var; çocukları daima ciddiye almak çok önemli bir şey. Onları iyi dinlemek ve her durumda sınırsız sevgiden ve onlara duyduğunuz aşktan mahrum bırakmamak. Bir de özür dilemeyi bilmek! Bütün bunlar çocuklarin kişiliklerini, özgüvenlerini ve böylece büyüyünce kaderlerini çok etkiler diye düşünüyorum. Gerisi hayata, şansa ve biraz da onların yazılmış kaderine bağlı sanırım.