Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Avrupa’da yaşayan Türklerin televizyon izleme eğilimlerini belirlemeye yönelik olarak, örneklemi Almanya’yı kapsayan bir kamuoyu araştırması yaptı.
24 Eylül – 2 Ekim 2007 tarihleri arasında, Almanya genelini temsilen 15 yaş üzeri toplam 1005 Türk’ün katılımıyla gerçekleştirilen “Almanya’da Yaşayan Türklerin Televizyon İzleme Eğilimleri“ Kamuoyu Araştırması, Almanya’da yaşayan Türklerin Televizyon izleme eğilimlerini, hafta içi ve hafta sonu günlerinde televizyon izleme düzeyini, hafta içi ve hafta sonu günlerinde televizyon izleme saatlerini, Türk ya da Alman televizyon kanallarının izlenme oranlarını, Türk ya da Alman televizyon kanallarının tercih edilme nedenlerini, beğenilen Türk televizyon kanallarını ve program türlerini, reklamların izleyiciler üzerindeki etkilerini, RTÜK’ün tanınma ve bilinme düzeyini ortaya koydu.
ALMANYA’DAKİ TÜRKLER TÜRK KANALLARINI İZLİYOR
Almanya´da yaşayan Türklerin televizyon tercihlerinde Türk kanallarının ağırlık taşıdığı anket sonuçlarından açık biçimde görülüyor. Ankete katılanların % 66,3´ü daha çok Türk televizyonlarını izliyor, yalnızca % 17´si daha çok Alman televizyonlarını izliyor. Her iki ülke kanallarını da eşit ölçüde izleyenlerin oranı ise % 16,4.
Küçük yerleşimlerde yaşayanlar arasında Türk televizyonlarını tercih % 83,3 iken, bu oran büyük şehirlerde % 61,2.
Almanya´daki Türkler arasında yeni kuşaklar, birinci kuşağa nazaran, erkekler (% 57,6) ise kadınlara (% 76,4) nazaran daha az Türk televizyonlarını tercih ediyor.
Alman televizyonlarını tercih etmede etkili olan temel faktör, ilgili kişilerin Almancalarının Türkçelerinden daha iyi olması (% 36.8).
Türk televizyonlarını tercihte belirleyici temel faktör, Türkiye´ye ilişkin bilgilenme isteği (% 52,7), film, dizi ve diğer programların daha iyi olması (% 41,2), Almanca´nın yeterli olmaması (% 37,5) şeklinde sıralanıyor.
GÜNLÜK ORTALAMA 3,58 SAAT TV İZLENİYOR
Almanya´da yaşayan Türklerin günlük ortalama televizyon izleme süreleri 3,58 saat. Kadınlar erkeklere oranla gün içerisinde daha fazla zamanı televizyon karşısında geçiriyor. 35-44 ve 55-64 yaş grupları, günde en uzun süreyi televizyon karşısında geçiren gruplar olarak (yaklaşık 4 saat) ortaya çıkıyor.
Düşük eğitim seviyesine sahip kişiler arasında 4,26 saate yükselen günlük ortalama televizyon izleme süresi, orta derecede eğitim almış kişiler arasında 3,17 saat, yüksek öğretim alanlarda ise 3,24 saat. Henüz öğrenci olan kişiler ise günde 2,88 saat televizyon izliyor. Günlük televizyon izleme süresinin en uzun olduğu kuşak, 3,83 saat ile ikinci kuşak. Üçüncü kuşakta ise bu süre, ortalama 3,24 saate düşüyor.
Küçük yerleşimlerde yaşayanlar günde yaklaşık 4 saati televizyon karşısında geçirirken, bu, küçük kentlerde 3,68 saate, orta büyüklükteki şehirlerde ise 3,26 saate yükseliyor.
TÜRK TV’LERİNDE EN ÇOK HABERLER İZLENİYOR
Türk televizyonlarını tercih edenlerin en çok seyrettikleri program türleri haber programları (% 72,2), yerli diziler (% 58,1) ve eğitim bilgi programları (% 28,2) olarak sıralanıyor. Haber programları erkekler arasında (%75,8) kadınlara oranla daha fazla (% 68,8) rağbet görürken, yaş gruplarına göre tasnifte haber programlarına en fazla ilgi gösteren kesimin 65 yaş üzeri kişiler olduğu görülüyor. Haber programları birinci (% 85,7) ve ikinci kuşağın (% 73,1) Türk televizyonlarında en çok tercih ettikleri program türü olup, üçüncü kuşakta yerli diziler (% 78,6) ilk sırayı alıyor.
Yerli diziler, daha ziyade kadınlar tarafından tercih ediliyor. Kadınların % 64,1´i yerli dizileri izlerken, bu oran erkekler arasında % 51,9´da kalıyor. Yaş gruplarına göre tasnifte ise genç kuşağın dizilere daha fazla ilgi gösterdiği ( 15-24 yaş grubunda % 85,7), artan yaş ile dizilere ilginin azaldığı görülüyor.
EN ÇOK İZLENEN TÜRK KANALLARI
Almanya´daki Türklerin en çok izledikleri üç kanal, Kanal D (% 22,5), ATV (% 18,6) ve Show TV (% 16,6) olarak sıralanıyor. Sayılan üç kanaldan en çok beğenilenler ise Kanal D (% 29,4), Show TV (% 16,6) ve ATV (% 12,7).
En beğenilen kanalı belirleyici faktör “dizilerin daha iyi olması” (% 53), “daha iyi bilgilenme” (% 36,8) ve “eğitim ve bilgi programlarının çokluğu” (% 23,5) .
ALMANYA’DA YAŞAYAN TÜRKLER REKLAMLARI İZLEMİYOR
Reklamlar, Almanya´daki Türklerden yeterli rağbet görmezken (ankete katılanların % 58,4´ü reklamları hiç izlemediğini beyan etmiştir), reklamları en çok izleyen grup olarak henüz öğrenci olan kişiler ön planda görülüyor. Öğrencilerin % 57,9´u her zaman, % 31,6´sı ise bazen reklamları izliyor. Reklam izleme alışkanlığı açısından kuşaklar arasında ciddi farklar görülüyor. Büyük bölümü artık emeklilik çağına yaklaşmış veya çağında birinci kuşak göçmenler arasında her zaman reklamları izleyenlerin oranı en yüksek seviyede (% 15,9). Bunun yanında daha ziyade genç yaştaki bireylerin dahil olduğu üçüncü kuşak içerisinde de reklamlara ilgi yüksek. (Reklamları her zaman veya bazen izlediğini beyan edenlerin toplam oranı % 52,4´ü buluyor.) Orta yaştaki bireylerin yoğun olarak temsil edildikleri ikinci kuşak, reklamlara kayıtsız. Bu kuşakta yer alan bireylerin % 64,5´i reklamları hiç izlemiyor.
Ankete katılanlar en çok reklamların çokluğundan (% 85,9) şikayet ediyor. Program arası reklamları uzun bulanlar (% 79,8) ikinci sırada yer alıyor. Reklamları sevmese de kanalların finansmanı açısından buna anlayış gösterenlerin oranı % 24,2.
TÜRK TV’LERİ BİLGİLENDİRMEDE YETERSİZ
Almanya´daki Türklerin ağırlıklı bölümü (% 61,7), Türk televizyonlarının kendileri ile ilgili olay ve gelişmelere dair yeterli bilgi vermediği kanaatini taşıyor. Bu kanaatin özellikle 65 yaş üzeri nüfus arasında (% 73,4) ve orta seviyede eğitim almış kişiler (% 81) arasında yaygın olduğu görülüyor. Buna karşın, dahil olunan göçmen kuşağına göre yapılan tasnif baz alındığında, üç kuşağın da Türk televizyonlarının kendilerini bilgilendirmede yetersiz kaldığı konusunda hemfikir olduğu görülüyor.
Almanya´daki Türkler, Türk televizyon yayınlarının özellikle “Türkiye´deki gelişmelerden haberdar olma” (% 44) konusunda yarar sağladığı görüşündeler. Türkçe´yi unutmama konusunda yarar sağladığını düşünenlerin oranı % 35, kültürün korunmasında faydalı olduğunu düşünenlerin oranı ise % 32,5. Türk kanallarının yarar sağlamadığını düşünenlerin oranı ise % 18,4´ü buluyor.
Ankete katılanların % 45,5´i RTÜK´ün görevlerine ilişkin soruya “Radyo ve TV yayınlarını denetleyen bir kurumdur” cevabını verirken, % 44,4´lük dilimde yer alan bir kesim, RTÜK´ün görevleri hakkında bilgisi olmadığını beyan etmiştir. “Radyo ve TV yayınlarına ceza veren bir kurumdur” cevabını verenlerin oranı % 40,4´e ulaşırken, “Radyo ve TV yayınlarını içerik ve teknik olarak düzenleyen bir kurumdur” yanıtını verenlerin oranı % 11,9´da kalmıştır. RTÜK en çok ikinci kuşak arasında tanınırken (% 69,7), üçüncü kuşak mensuplarının % 71,4´ü RTÜK ve fonksiyonlarından habersiz.
RTÜK´ün görev ve yetkilerine ilişkin olarak en düşük bilgi seviyesi, henüz öğrenci olan kişilerde (% 89,5) ve 15-24 yaş grubu arasında (% 71,4) olduğu görülüyor.
Almanya´daki Türklerin RTÜK´ten beklentileri arasında ilk sırada “RTÜK´ün düzenleme çalışmalarında daha etkili olması” (% 29,6) geliyor. “RTÜK´ün daha hızlı ceza vermesi” (% 20,9) ve “yetkilerinin arttırılması” (% 17,3), sıralanan diğer beklentiler.
RTÜK´ün vatandaşların bildirimlerini almak için oluşturduğu RTÜK İletişim Merkezi, Almanya´daki Türkler arasında yeterince tanınmıyor. Ankete katılanların % 87´si bu merkezden haberdar değilken, haberdar olanların oranı yalnızca % 6,5.
Akıllı İşaretler Sembol Sistemi, Almanya´daki Türklerin % 56´sı tarafından biliniyor. Bu grupta yer alanların % 76,8´i sembol sistemini faydalı buluyor. Ancak bunların yalnızca % 37,4´ünün program tercihinde akıllı işaretler belirleyici.
