AHMET HAKAN / HÜRRİYET
Neden böyle oldu?
10 yıl boyunca birlikte çalıştık Cengiz Er’le... Kanal
7’de...
Şunu söyleyebilirim:
Ben hayatımda bu kadar mütevazı, bu kadar gösterişten uzak, bu
kadar mahcup birini tanımadım.
İşini gayet iyi yapardı ama yaptığı işi satmayı aklının ucundan
bile geçirmezdi.
Başbakan Erdoğan’ın yakın akrabasıydı, “teyzesinin oğlu” idi...
Fakat bu özelliğinin dile getirilmesini bile istemez, konuyu hemen
kapatır, bu yakınlıktan bir fayda çıkarmaya asla tenezzül
etmezdi.
* * *
Cengiz Er, şimdi “A Haber”in Genel Yayın Yönetmeni.
Dünkü Sabah’ta Tuluhan Tekelioğlu’nun Cengiz’le yaptığı röportaj
vardı. Heyecanla, gıptayla, merakla okudum röportajı...
Röportajda “Ahmet Hakan’la görüşüyor musunuz?” sorusuna sıra
gelince durdum bir an.
Ardından okudum cevabı... Şöyle diyordu Cengiz:
“Kanal 7 yıllarında omuz omza verdiğimiz güzel dönemlerimiz oldu.
Keyifli bir dönemdi. Bana her zaman iyiliği dokunmuştur. Ama
yıllardır görüşmüyoruz. Her şey geçmişte kaldı”.
Doğrudur, her şey geçmişte kaldı.
Peki ama neden?
Alabildiğine dürüst olmaya çalışarak cevaplıyorum:
- Önceleri “gözü arkada kaldı” demesinler diye bilinçli bir şekilde
görüşmedim Cengiz’le ve diğer eski arkadaşlarla...
- Ardından “hem hükümeti eleştiriyor / hem de hükümete yakın
kesimlerle ilişkisini korumaya gayret ediyor” demesinler diye
görüşmedim.
- En sonunda da kopuş bir parça alışkanlık yaptı, kayboldu gitti
karşılıklı...
Şimdi geriye baktığımda yanıldığımı görüyorum.
“Derler / Demesinler” falan diye şekillendirmişim
ilişkilerimi...
Oysa “ne derlerse desinler” demeliydim.
Neyse...
Bu vesileyle hep bir ahlak abidesi olarak andığım Cengiz’e selam ve
sevgilerimi yolluyorum.