81 yaşındaki Züftü Şirin, 20 yıl önce boşandığı eski eşi için nafaka ödemesini unuttuğu için cezaevine girdi. 5.700 TL'lik nafakayı Erkekleri Koruma Derneği Başkanı Bahri İnceler ödeyince cezaevinden aynı gün çıktı. Şirin, nafakayı ödediğini ama yanlış hesaba gönderdiğini söyledi.
Züftü Şirin'in nafaka nedeniyle cezaevine girmesi sosyal medyada daha önce de defalarca yaşanan nafaka tartışmalarının hararetlenmesine yol açtı.
Erkek bireylerin çoğu nafaka ödenmesine karşı çıktı.
Kadınlar ise tam tersini savundu. Kadın Meclisleri yaptıkları açıklamada, "Burada sorgulanması gereken maddi zorluğa düşen tarafın neden çoğunlukla kadınlar olduğudur. Milyonlarca kadını ilgilendiren alacakları milyonlarca nafaka değil. Hayatlarında örselenmiş, eğitim alamamış, bir iş tecrübesi edinmesini geçelim çalışmayı hayal dahi edememiş kadınların boşanmaları ardından hayatlarını idame ettirmelerine sadece ufak bir katkıdır. Ufak bir katkı diye bahsettiğimiz miktarların her iki taraf için de günümüz koşullarında önemli olduğunu biliyoruz. Burada yapılması gereken şey bakanlıkların öne çıkardığı gibi kadınların sadece aile içerisinde ele alınması olmamalı. Ya da erkeklerin iddia ettikleri mağduriyetlerinin öne çıkarılması da olamaz" denildi.
Ayrıca bir kişinin nafaka yüzünden cezaevine girmesine kadar olan süreç şöyle anlatıldı: Haberde geçtiği gibi “geçen ay nafakasını ödemediği için cezaevine girdiği” iddiası üzerine düşünmenizi isteriz. Çünkü bunun için tazyik hapsi süreci uygulanana kadar icra takibi başlatılmış, borç yine ödenmemiş, dava açılmış, duruşma yapılmış olmalıdır. Bu işlemler bu kadar hızlı ilerlemiş midir?
NAFAKA MAĞDURİYET DEĞİL HAKTIR
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Hediye Gökçe Baykal da yine sosyal medyadan yaptığı paylaşımda nafaka mağduriyet değil haktır diyerek nafakayla ilgili şunları anlattı:
1- Nafaka sadece kadına değil “Boşanma halinde yoksulluğa düşecek taraf”a bağlanır. Kanun hükmü bu şekildedir. Neden çoğunlukla kadına ödeniyor? Çünkü boşanmayla yoksulluğa düşecek olan taraf ekseriyetle okutulmayan, evlilik süresince çalıştırılmayan kadın oluyor.
2- Süresiz nafaka diye bir şey yoktur. Nafaka alacaklısı evlenirse, gelirinde artış meydana gelirse, işe girerse açılacak dava ile nafakanın kaldırılması istenebilir.
3- Türkiye’de aylık yoksulluk nafakası ortalaması 700-800₺ civarındadır. Asgari ücretin 1/10’u bile olmayan bir bedelle kimsenin haksız yere zenginleştiğinden, çalışmayıp nafaka ile geçindiğinden bahsedilemez!
4- Nafaka ödemeyen nafaka borçlusu direkt tazyik hapsine çarptırılmaz. Nafaka ödemeyen hakkında yapılacak şikayet üzerine açılan icra ceza davası uzun sürer ve birikmiş nafakanın sadece son 3 aylık kısım ödenince verilen ceza düşer. Tazyik hapsi 3 ayı geçemez.
YENİDEN REFAH KANUN TEKLİFİ VERMİŞTİ
Ayrıca hatırlatmak gerekir ki seçimlerden önce vaatlerinden biri "süresiz nafakanın iptali" olan Yeniden Refah Partisi TBMM'ye girdiğinde nafakanın beş yılla sınırlandırılması için Meclis'e yasa teklifi sunmuştu.