3 Kasım 2002’de neler yaşandı? Tarihi Erdoğan ve Baykal buluşmasını Uğur Dündar ve Mine Özbek tv100'de yorumladı.

tv100'ün ilgiyle izlenen programı Haftanın Panoraması'nda duayen gazeteci Uğur Dündar, konuğu gazeteci/yazar Mine Özbek ile birlikte Türk siyasetinin son liderler buluşmasını yorumladı. Erdoğan'ın 2002'deki sözleriyle ilgili Dündar "Lider merkezli siyaset benimsemeyeceğini, kolektif aklın temsil edildiği siyaseti uygulayacağını taahhüt ediyor. 21 yıl sonra diyorum ki ‘Keşke bunlar olsaydı’ hem Sayın Erdoğan bugünkü seçimlere çok daha rahat girerdi hem Türkiye kutuplaşmazdı." dedi.

Google Haberlere Abone ol
3 Kasım 2002’de neler yaşandı? Tarihi Erdoğan ve Baykal buluşmasını Uğur Dündar ve Mine Özbek tv100'de yorumladı.

2002 yılında duayen gazeteci Uğur Dündar moderatörlüğünde yapılan ve Türk siyasetinin en son gerçekleşen 'liderler açık oturumu' olarak tarihe geçen dönemin AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın tarihi buluşması yeniden tv100'de ekrana geldi. Haftanın Panoraması programında Uğur Dündar ve gazeteci/yazar Mine Özbek tarihi buluşmayı yorumladı.

2002 yılıyla ilgili Dündar "2002 seçimlerinden önce Türkiye büyük bir ekonomik krizle baş başa kaldı. Yüz binlerce kepenk bir daha hiç açılmamak üzere indi, eğitimli, üst düzey konumlardaki yetişkin insanlarımız işsiz kaldı ve bankalarda milyarlarca dolar hortumlandı." değerlendirmesinde bulundu.

DÜNDAR: 21 YIL SONRA DİYORUM Kİ ‘KEŞKE BUNLAR OLSAYDI’

Erdoğan'ın 2002 yılındaki "Hedefimiz kanun devletinden hukuk devletine geçme anlayışıdır. AK Parti, şahıs merkezli siyaset yapan bir parti değil ilkeler merkezli siyaset yapan bir partidir" sözlerini Dündar "İlk bölümde lider merkezli siyaset benimsemeyeceğini, kolektif aklın temsil edildiği siyaseti uygulayacağını taahhüt ediyor. 21 yıl sonra diyorum ki ‘Keşke bunlar olsaydı’ hem Sayın Erdoğan bugünkü seçimlere çok daha rahat girerdi hem Türkiye kutuplaşmazdı." diyerek yorumladı. 

ÖZBEK: LİDERLİK ANLAYIŞINDA ÇOK BÜYÜK BİR GERİLEME VAR

Özbek ise "Kişiler üzerinden değil, kaybettiğimiz değerler noktasında, yoksun kaldıklarımızı konuşmak için bu programı çok önemsiyorum. Yargının bağımsız olması, bundan daha önemli geri kazanılması gereken kurumlar var. Liderlik anlayışında çok büyük bir gerileme var." dedi.

PROGRAMIN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

ERDOĞAN: AİLE VE BU YAPIYI MUHAFAZAKARLIK ANLAYIŞI İÇERİSİNDE AMAÇ OLARAK ALIYORUZ

Erdoğan'ın aile ve inançla ilgili tarihi buluşmada "Endeksli olduğumuz en önemli yapı aile ve bu yapıyı muhafazakarlık anlayışı içerisinde amaç olarak alıyoruz. Hangi inanç, fikir grubundan olursa olsun bu grupların birbiriyle anlaşabildiği bir toplumu oluşturabilmek" demişti.

DÜNDAR: ERDOĞAN’IN TARİFİNİ YAPTIĞI TÜRKİYE MOZAİĞİ MAALESEF Kİ KARŞIMIZDA DEĞİL

Dündar, Erdoğan'ın sözleriyle ilgili "Keşke o vaatler yerine getirilebilse ve Türkiye bugün çok değişik düşüncelerin korkusuzca telaffuz edilebildiği şu an kimsenin inancına baskı yok ama Sayın Erdoğan’ın tarifini yaptığı Türkiye mozaiği maalesef ki karşımızda değil." derken Özbek "Özgürlükler noktasında çok büyük kaybımız var. Mezhep temelli bir ayrımcılık var toplum içerisinde baktığınız zaman bunu çeşitli örneklerle hissediyorsunuz." ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN: ENGELLER VE AYRICALIKLAR ELE ALINACAK

Erdoğan, tarihi buluşmada AK Parti'nin parti programıyla ilgili "Programımızın siyasi ilkeler kısmında; Milletvekili ve bakanların yargılanmaları önündeki Anayasal engeller kalkacak, dokunulmazlık kamu görevlilerinin yargılanabilmeleri önündeki engeller ve ayrıcalıklar ele alınacak" sözlerini kullanmıştı.

ÖZBEK: ÖNEMLİ BULDUĞUM VAATLERDEN BİRİSİYDİ

Özbek "Benim o dönemde en çok önemli bulduğum vaatlerden birisiydi, siyasetin hesap verilebilir noktaya gelmesi ama izlerken de acı acı güldüm" diyerek yorumlarken Dündar "Sayın Erdoğan, büyük buluşma programında söz verdiği gibi ve 2007 yılına kadar yaptığı gibi ülkeyi yönetmeye devam etseydi." dedi. 

UĞUR DÜNDAR'DAN O İDDİAYA YALANLAMA

Uğur Dündar: Pek çok seçim yaşadım, gergin seçimler de yaşadığımız oldu ama hiçbir zaman ‘Komşumuz hangi partiye oy vermiştir?’ diye düşünmedik. Şimdi özellikle sosyal medyanın devreye girmesiyle inanılmaz bir kutuplaşma, linç kültürü hakim. Buraya gelirken birisi sosyal medyada yazmış Uğur Dündar CHP İstanbul birinci bölgeden milletvekili adayı. Asla. Bu kuyruklu yalan...

ÖZBEK: AYRIŞTIRICI DİL, SIKILI YUMRUKLAR AÇILMAMAK ÜZERE SEÇİME GİDİLİYOR

Erdoğan'ın "Ortak değerlerimize sahip çıktığımız anda yaşamımıza geçirebilsek, Türkiye bir sıçrama yapar. CHP, olayın bir yerinden tuttuğu zaman ben de farklı bir yerinden tutabilmeliyim böylece birlikte kaldıracağız ülkeyi" sözlerini Özbek "Bu iklim vardı da nasıl buraya gelindi? Şu anda yan yana gelemiyorlar, içeride Meclis’i çalıştıramıyorlar. Herhangi bir soru önergesi hemen reddediliyor ve bu ayrıştırıcı dil, sıkılı yumruklar açılmamak üzere seçime gidiliyor." diyerek yorumladı. 

 DÜNDAR: KUTUPLAŞMA, LİNÇ KÜLTÜRÜ HAKİM

Dündar ise "Pek çok seçim yaşadım, gergin seçimler de yaşadığımız oldu ama hiçbir zaman ‘Komşumuz hangi partiye oy vermiştir?’ diye düşünmedik. Şimdi özellikle sosyal medyanın devreye girmesiyle inanılmaz bir kutuplaşma, linç kültürü hakim." şeklinde konuştu.

(Erdoğan ve Baykal’ın 2002’deki tarihi buluşması)

Erdoğan: Endeksli olduğumuz en önemli yapı aile ve bu yapıyı muhafazakarlık anlayışı içerisinde amaç olarak alıyoruz. Hangi inanç, fikir grubundan olursa olsun bu grupların birbiriyle anlaşabildiği bir toplumu oluşturabilmek

Uğur Dündar: Keşke o vaatler yerine getirilebilse ve Türkiye bugün çok değişik düşüncelerin korkusuzca telaffuz edilebildiği şu an kimsenin inancına baskı yok ama Sayın Erdoğan’ın tarifini yaptığı Türkiye mozaiği maalesef ki karşımızda değil.

Mine Özbek: Özgürlükler noktasında çok büyük kaybımız var. Mezhep temelli bir ayrımcılık var toplum içerisinde baktığınız zaman bunu çeşitli örneklerle hissediyorsunuz.

(Erdoğan ve Baykal’ın 2002’deki tarihi buluşması)

Erdoğan: İBB’yi teslim aldığım zaman işçinin maaşı ödenmiyordu. İSKİ’de maaşlar ödenmiyordu ve İBB’nin 2 milyar dolar borcu vardı. Bu kadroyla beraber 2 milyar dolar borç 1 milyara düşüyor

Uğur Dündar: Tayyip Bey ‘Kim kaçtı?’ diye bir soru yöneltecek, Deniz Bey’de bir isim telaffuz edecek. Tayyip Bey’de Baykal’a ‘O benim dönemimde çalışmadı’ diyecek. Deniz Baykal o bölümü iyi çalışmamıştı, gardı dağılır gibi oldu.

DOKUNULMAZLIK TARTIŞMASI

Erdoğan: Dokunulmazlık zırhına sığınarak yolsuzluklara neden olan ikinci kısım var kamu görevlilerin yargılanabilmelerinin önündeki engellerin kalkması lazım

Baykal: Bütün parti liderlerine yolsuzluk soruşturması yapılsın diye önergeyi genişletmek istediler o iş çıkmaza girdi

Erdoğan: Bankaları belli bir takvim içerisinde artık devlet tarafından garantör olma noktasından çıkaracağız. Ödenen paralar fakir, fukaranın imkanıdır, bunların haklarıdır. Çiftçimin halini gördüm tüm bu gerçekler dururken 3, 5 kişinin saltanatı için biz buna göz yumamayız

(Erdoğan ve Baykal’ın 2002’deki tarihi buluşması)

Erdoğan: Bütün ihaleler şeffaf hale getirilecek, partimizin hesaplarına varıncaya kadar bu şeffaflığa dikkat ediyoruz.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin