2013'te yaşanan olaylara medyanın bakış açısını değerlendiren ve medyada yılın en'lerini belirleyen Ümit Alan 'yılın en mağdur gazetecileri' olarak Taraf'tan ayrılan köşe yazarlarını, 'en cinsiyetçi bakış açısına sahip olan gazete' olarak olara da Takvim'i gösterdi.
Ümit Alan'ın yazısı şu şekilde:
Yılın ilk günü gazete okuyup canını sıkmak isteyen mazoşistler var mı bilmiyorum? Şu anda bu yazıyı okuyorsanız en az bir tane var diye kabul ediyorum. Madem bu kadar acı çekmeye heveslisiniz, 2013’te Köşe Vuruşu’nun “en”leri listesini de okursunuz. (Listedeki medya olaylarının detaylarını, her maddenin sonundaki parantez içlerindeki tarihlerde yayınlanan Köşe Vuruşu yazılarından öğrenebilirsiniz)
EN BARIŞÇIL KARŞILAMA:
NATO’nun Patriot füzeleri ülkemize teşrif etti. Medyamız bu eylemi büyük bir gurur ve sessizlikle izledi, bedava patriot diye sevinen oldu. (9 Ocak)
EN İYİ AKSİYON SENARYOSU:
Çağdaş Hukukçular Derneği basılıp avukatlar tutuklandı. Medya; içinde ajanların, suikast planlarının, 9 çelik kapı kırılarak ulaşılan kozmik odaların olduğu müthiş bir senaryo yazdı. Hollywood kıskandı. (23 Ocak)
EN CİNSİYETÇİ BAKIŞ:
Sarai Sierra isimli bir Amerikalı turist İstanbul’da korkunç bir şekilde öldürüldü. Takvim gazetesi, Sarai’nin kocasından ayrı tek başına gelmesine şaşıran, otel odasında üç-dört erkekle içki alemi yapıp yapmadığını sorgulayan manşetleriyle ülkemizin kadın cinayetlerine bakışını tek başına özetledi. (6 Şubat)
EN SADIK PATRON:
Milliyet ve Vatan’ı satan alan işadamı Erdoğan Demirören’in, Başbakan’a Genel Yayın Yönetmeni olarak kimi tavsiye edersiniz sorusu, bizzat Başbakan tarafından normal bir şeymiş gibi açıklandı. (27 Mart)
EN MAĞDUR GAZETECİLER:
Hükümet-cemaat ayrışmasının ilk sinyali geldi Taraf gazetesi ikiye ayrıldı. AKP’den yana tavır koyan kimi Taraf yazarları, bu bölünmeyi “bir mağduriyet” masalı olarak satmaya çalıştı, bir süre sonra çoğu Türkiye gazetesiyle anlaştı. (1 Mayıs)
EN İŞÇİ DOSTU TAVIR:
Taksim Yayalaştırma Projesi inşaatı var diye, 1 Mayıs’ta Taksim işçilere yeniden yasaklandı. Medyanın önemli kısmı yasağı savundu. Sorsanız, hep işçileri çok sevdiklerindendi. İnşaat halindeki Taksim’de eylem yapsalar başlarına kimbilir neler neler gelecekti. (8 Mayıs)
EN UTANÇ VERİCİ BAKIŞ:
52 kişinin öldüğü ve 146 kişinin yaralandığı Reyhanlı’daki bombalı saldırıda medya, sorumlu aramak yerine bir kar/zarar maliyet tablosu çıkardı. Bu Ortadoğu’da etkili bir oyuncu olmanın maliyeti diyen oldu. Pek çok gazete “Bomba’nın parası Esad’tan” manşetleriyle çıktı. Medyamızın içi rahattı, zira yaraları sarmak için Reyhanlı’ya 7,5 trilyon gönderilmişti. (15 Mayıs)
Yazının devamını okumak için tıklayınız