İngiltere vatandaşı 29 yaşındaki Beth Louise Eileen Martin ürkiye'ye gelmeden önce yediği yemekten zehirlendiği şüphesiyle 28 Nisan'da Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Asaf Ataseven Hastanesi'ne kaldırıldı.
Beth, 29 Nisan’da, hastaneye kaldırıldıktan sadece bir gün sonra yaşamını yitirdi.
Martin'in cenazesi, Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesince 30 Nisan'da ölü muayene ve otopsi işlemi yapıldıktan sonra 1 Mayıs'ta eşi Luke Martin'e teslim edildi.
Genç annenin ani ölümüyle sarsılan ailesi, cenazeyi İngiltere’ye götürdükten sonra ikinci bir travma yaşadı. İddiaya göre, İngiltere'deki otopside, Beth Martin’in kalbinin vücudunda olmadığı fark edildi. Aile, kalbin Türkiye’de herhangi bir bilgilendirme ya da onay olmaksızın alındığını öne sürdü.
Daily Mirror’a konuşan aile, İngiltere’de yapılan otopside genç kadının kalbinin eksik olduğunun tespit edildiğini açıkladı. Luke Martin, bu duruma ilişkin hiçbir bilgilendirme yapılmadığını, hastanenin kalbi aileden habersiz aldığını söyledi. GoFundMe üzerinden başlatılan bağış kampanyasında “Kalbi alındı, ne açıklama var ne izin” ifadelerine yer verildi.
Luke Martin, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda yaşadığı travmayı şöyle dile getirdi:
“İki hafta önce ben, eşim ve iki çocuğum aile tatili için Türkiye’ye gittik. Ama sadece üçümüz dönebildik. Eşimi kaybettim, çocuklarım annelerini kaybetti. Ailemizden en büyük parça eksildi. Hayatımın en kötü ve en travmatik haftasını yaşadım. Üstelik çocuklarıma annelerinin geri gelmeyeceğini söylemek zorunda kaldım. Bu beni paramparça etti.”
Beth’in cenazesini ülkesine taşıyabilmek için kendi imkanlarıyla binlerce sterlin harcayan aile, Türk hastanesi hakkında ihmalle ilgili soruşturma başlatıldığını belirtti.
Hastanenin ismiyle ilgili bilgi ise paylaşılmadı.
Sağlık Bakanlığı ise olayın gündem olmasının ardından açıklama yapıp ailenin iddiasını yalanlamıştı. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan "Bazı medya organlarında yer alan haberlerde; Türkiye tatilinde hayatını kaybeden İngiliz vatandaşı Beth Martin'in kalbinin, İngiltere'deki otopside yerinde bulunamadığı iddiaları ortaya atılmıştır. Beth Martin eşiyle birlikte İngiltere’den İstanbul’a geldiği sırada uçakta rahatsızlanmış, eşinin beyanına göre, mide bulantısı ve kusma şikayeti yaşamıştır. Ailesiyle birlikte yerleştikleri otelde durumu ağırlaşan Martin, ambulansla Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin acil servisine kaldırılmıştır. Crohn adıyla bilinen ince bağırsak hastalığı bulunduğu öğrenilen, karaciğer fonksiyon testleri yüksek sonuçlanan ve tansiyonu düşük seyreden hastaya ‘Toksik Hepatit ve Septik Şok’ tanıları konulmuştur. Tetkik ve ilk müdahalelerin ardından yoğun bakımda tedavi altına alınan hasta, ‘çoklu organ yetmezliği nedeniyle gelişen kalp durması’ nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Beth Martin’in eşinin, seyahat öncesi ülkelerinde yedikleri bir yemekten zehirlenmiş olabilecekleri yönündeki beyanı ve ilk bulguların da eşliğinde hasta, hastane kayıtlarına ‘adli vaka’ olarak geçmiştir" ifadelerine yer verilmişti.
Beth Martin’in hastanedeki sürecinde hiçbir cerrahi işlem geçirmediği ve herhangi bir organının çıkarılmasının söz konusu olmadığı belirtilen açıklamada, "Adli vaka prosedürü ve eşinin de bu yöndeki talebi doğrultusunda hastanede, ön otopsi gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyet Savcısı ve adli tıp doktorunun katılımıyla gerçekleşen ön otopsideki mevcut bulgularla, Martin’in kesin ölüm sebebi belirlenememiştir. Beth Martin, hastanedeki tedavisi sürecinde hiçbir cerrahi işlem geçirmediği gibi herhangi bir organının çıkarılması da söz konusu değildir. Savcılık ön otopsinin ardından Martin’in Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine ve klasik otopsi yapılmasına karar vermiştir" denilmişti
