Türkiye İşçi Partisi (TİP), Hatay belediye başkan adayı Gökhan Zan’ı seçime iki hafta kala geri çekti. Kararın arkasında ‘kirli pazarlık’ olduğu iddia edildi. Zan ise kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdü.
SES KAYITLARINDA NE VAR?
Her şey sosyal medyada Zan’a ait olduğu öne sürülen bir ses kaydının paylaşılmasıyla başladı.
Bu ses kaydına göre adaylık sürecinde yanında bulanan Turgay Kocakaya isimli kişi, Zan olduğu öne sürülen kişiye AK Parti İl Binası'ndan aradığını söyleyerek şöyle diyor: “Konuştum ben. Bir, çekilme asla olmayacak. İki, 3 milyon dolar veriyorlar. Rakamı 5’e çıkarabilirim.”
Kocakaya ayrıca para dışında pozisyon olarak ne istediğini soruyor. Zan olduğu öne sürülen kişi de şöyle karşılık veriyor: “Bu spor yorumculuğu olur TRT’de. Hatayspor’un sportif direktörü, CEO’su gibi, başkanı gibi. Bu tarz işte... Tamam, tamam.”
AK PARTİ'DEN SUÇ DUYURUSU
Cumhur İttifakı'nın Hatay Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Öntürk, basına ve sosyal medyaya yansıyan, "ne yöntemle ve ne şekilde hazırlandığı bilinmeyen gerçek dışı kayıtların" Türkiye İşçi Partisine ve bir televizyon kanalına kim veya kimler tarafından gönderildiğinin belirlenmesi amacıyla suç duyurusunda bulunduğunu bildirdi.
Öntürk, yaptığı yazılı açıklamada, "Kampanya süresi boyunca güvenini kazandığımız vatandaşlarımız artık Hatay Büyükşehir Belediyesinin beceriksiz yönetimini ve hemşehrilerimizi umursamayan yöneticilerini kabullenmeyerek, bu kente sahip çıkmak istediklerini tüm anketlerde bizleri birinci çıkararak göstermişlerdir." ifadelerini kullandı.
Kardeşliğe, birliğe ve halkın teveccühüne yönelik düzenlenen "algı operasyonunu" kınadığını ve reddettiğini belirten Öntürk, "Bizler bu yola, depremde yıkılmış şehrimizi yeniden ayağa kaldırmak, hemşehrilerimizle birlikte Hatay'ımızı gerçek belediyecilik anlayışıyla buluşturup imar, inşa ve ihya etmek hedefi ve inancıyla çıktık." açıklamasında bulundu.
KAYITLAR GERÇEK DIŞI
Öntürk, siyaseti sadece millete güvenerek ve hemşehrileriyle yürüyerek yaptıklarını bildirerek, şunları kaydetti:
"Milletin gücünün ve tercihlerinin üstünde bir irade tanımıyoruz. Kampanyamızın ilk gününden itibaren hukuka, demokratik teamüllere ve siyasi centilmenliğe riayet ediyoruz. Kapı kapı gezip Hatay'ımızın her köşesinde kendimizi, projelerimizi ve şehrimizi eskisinden daha ihtişamlı hale kavuşturacağımız yol haritamızı anlatıyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar 1 Nisan sabahından itibaren Hatay'da tertemiz bir siyaset sayfasının açılmasına ve güçlü bir yerel kalkınma hamlesinin başlamasına engel olamayacaklar. Görüyorum ki belediyecilik karnesi kırıklarla dolu olduğu ve şehrimizi en temel yerel hizmetlerden mahrum bıraktıkları için sokağa çıkamayanlar, kirli ve karanlık yöntemlere bel bağlayıp, siyaseti manipülasyonlarla dizayn etmeye çalışıyorlar. Hemşehrilerimiz bunların kimler olduğunu çok iyi bilmektedir. Şeref ve haysiyetime zarar vermeye yönelik bu eylemleri yöneten şahıslar başta olmak üzere, onlarla birlikte hareket eden tüm şüphelilerin 'alenen hakaret' suçunu oluşturdukları gerekçesiyle ifadelerinin alınması, suça konu eylemleri gerçekleştiren tüm şahısların tespit edilmesi, ne yöntemle ve ne şekilde hazırlandığı bilinmeyen gerçek dışı kayıtların Türkiye İşçi Partisi'ne ve Sözcü televizyonuna kim veya kimler tarafından gönderildiğinin belirlenmesi, ilgili yerlerle yazışma yapılarak soruşturma işlemlerinin yürütülmesi amacıyla suç duyurusunda bulunduğumu kamuoyuna saygıyla bildiririm."