Emekli tümgeneralin oğlunun nasıl öldüğü ortaya çıktı!

İzmir’de, emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık’ın Dorukhan Büyükışık, 7 yıl önce “yürüyüşe çıkıyorum” diyerek evden ayrıldıktan saatler sonra bir inşaat şantiyesinde ölü bulunmuştu. Şüpheli bulunan olayla ilgili ikinci iddianamede yeni detaylar da ortaya çıktı. İddianamede yer verilen Adli Tıp Kurumu raporlarında; Dorukhan Büyükışık'ın ölü bulunduğu pozisyonun düşme ile oluşabilecek doğal bir durum olamayacağı ifade edildi.

Google Haberlere Abone ol
Emekli tümgeneralin oğlunun nasıl öldüğü ortaya çıktı!

İzmir'in Narlıdere ilçesinde 13 Mayıs 2018 yılında Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık'ın 26 yaşındaki oğlu Dorukhan Büyükışık, evinin yakınlarındaki bir inşaat şantiyesinde ölü bulundu.

Büyükışık'ın oğlu Dorukhan Büyükışık gece saatlerinde doğa yürüyüşü yapmak için dışarı çıktı. Sabah saatlerinde ise Dorukhan Büyükışık'ın cansız bedeni, evinin 600 metre ilerisinde bir inşaat firmasının şantiyesinin istinat duvarında bulundu. Olay, kayıtlara 'yüksekten düşme' olarak geçti.

YÜKSEKTEN DÜŞME BULGUSU YOK

Aldığı bir iş teklifi sonrası Rusya'ya gitmeye hazırlanan Dorukhan Büyükışık'ın intihar etmesinin mümkün olamayacağını öne süren baba Büyükışık, oğlunun bedeninde yüksekten düşme izlerinin olmadığını iddia etti. Olay yerinde incelemelerde bulunan Adli Tıp Uzmanı'nın tuttuğu raporda yüksekten düşme bulgusu yoktur ifadelerine yer verildi.

Olayın ardından geniş çaplı inceleme başlatan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, olay yeri kamera görüntüleri, 112 ihbar kayıtları, telefon sinyalleri (HTS ve GPRS), adli tıp raporları ve kriminal incelemeler dahil olmak üzere her türlü delili detaylı bir şekilde topladı. Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık'ın gayretleri sonrası olayda görevli 8 polis memuru hakkında açılan davanın ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı dosyayı tekrar raftan indirdi.

İFADELER ARASINDA ÇELİŞKİ VAR

Savcılık, şantiyede görevli bekçiler H.K (68)., H.A. (76), T.Ç (40). ile işçi B.Ç. (46), yakın bir bölgede bekçilik yapan A.G. (76) hakkında 'kasten öldürme suçundan' müebbet hapis talebiyle dava açtı. İzmir 21'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin kabul ettiği iddianamede önemli detaylar yer aldı.

İddianamede şüphelilerin değişik tarihlerde ve farklı sıfatlarla alınan bizzat kendi ifadeleri ve birbirleri arasındaki ifadeleri arasında çelişki bulunduğu ifade edildi.

"DOĞAL BİR DURUM OLAMAZ"

İddianamede yer verilen Adli Tıp Kurumu raporlarına göre Büyükışık'ın cesedi üzerindeki bulguların yüksekten düşme ile uyumlu olsa da bu eylemde başkasının etkisi olup olmadığının adli soruşturma ile aydınlatılabilecek bir husus olduğunun altı çizildi.

Dorukhan Büyükışık'ın ölü bulunduğu pozisyonun düşme ile oluşabilecek doğal bir durum olamayacağı ifade edildi.

"CESET TAŞINMIŞ"

İddianamede maktulün vücudunda açık yara, kafa, kol ve bacaklarda kemik kırığı olmaması, sadece darbeye bağlı sırt sağ bölgesinde aynı hat üzerinde dikey şekilde kosta kırıkları bulunması da bu ölümün yüksekten düşme ile gerçekleşmediğine dair şüpheleri güçlendirdiği belirtildi.

Ölümün, "maktulün sırt bölgesine sert ve etkili bir aletle vurma ile gerçekleştikten sonra cesedin belirtilen konuma getirilmiş olabileceğine dair bulguları taşıdığı" iddianamede yer aldı.

Bu şekilde sebebi net olarak tespit edilemese de öldürme fiilinin olay mahallinde bulunan şüpheliler tarafından gerçekleştirilmiş olduğunun anlaşıldığı ifade edildi.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin