"Çocuklarımız sevinç ve neşe içindeydi. Neye uğradığımızı şaşırdık. Allah bir daha yaşatmasın. Şu an yakınlarımızda kalıyoruz. Bu süreç 2-3 ay sürecekmiş. Bazı ihtiyaçlarımızı almaya geldik. Binada 4 canımızı kaybettik. Daha da fazla can kaybı olabilirdi. Bu konuda kimin ihmali varsa gerekenlerin yapılmasını istiyoruz."
Apartmanın giriş katında yaşayan bina görevlisi Mehmet Fidanten de önce yangının bir evde çıktığını düşündüklerini ifade ederek, daha sonra yardım seslerini duyduklarını söyledi.
"'İmdat, yangın var' diye sesler duydum. Önce doğal gaz bağlantısını kestim. Ev yangını olduğunu zannettim fakat ara boşluktaki pencereyi açınca yangını fark ettim. Yangının elektrikten kaynaklı olduğunu düşündüm ve elektriği kestim, jeneratörü devre dışı bıraktım." diyen Fidanten, dumandan dolayı binanın içine giremediğini belirtti.
Fidanten, yangına müdahalede zorlandıklarını anlatarak, birinin kalmış olabileceği ihtimaliyle asansörleri de kontrol ettiklerini söyledi.
Nakliye firmasının asansörüyle birçok kişinin binadan tahliye edildiğini belirten Fidanten, yangının gece saatlerinde meydana gelmiş olması halinde daha çok can kaybı ve yaralanmanın yaşanabileceğini ifade etti.
Fidanten, "Şu anda bazı bina sakinleri gelip ihtiyaçları doğrultusunda eşyalarını alıyor. Bazı dairelerde zarar söz konusu." dedi.
Fırat Mahallesi 566. Sokak'taki 13 katlı apartmanda 5 Haziran'da çıkan yangının ardından hastaneye kaldırılan 17 kişiden anne Bircan Çavdar (36) ile çocukları Yunus Emre (12), Elif (10) ve Zeynep (4) hayatını kaybetmişti.
Yangına ilişkin gözaltına alınan binanın müteahhidi, yöneticisi, şantiye şefi, yapı denetim sorumlusu ve inşaat mühendisi emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilmişti.