Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Gazeteciler Barış Pehlivan, Seda Selek ve Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker, Haber Koordinatörü Kürşad Oğuz ve Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş'ın gözaltına alınmasına ilişkin konuşan Tunç, "Gazetecilik faaliyeti nedeniyle yapılan bir soruşturma söz konusu değildir" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in açıklamalarına yanıt veren Bakan Tunç, "Sayın Özel'in özellikle Kartalkaya ile ilgili yapmış olduğu açıklamaları esefle karşılıyoruz. Kartalkaya'da 78 canımızı kaybettik. Büyük bir facia, milletçe derinden sarsıldık. Bu acının üzerine polemik yapmak çok çirkin. Sorumlular kimse, bu faciaya neden olanlar kimse ucu nereye dokunursa dokunsun yargı önünde hesap verecek diyoruz. Onlar ise 'ucu bize dokunmasın' diyorlar. Arada böyle bir fark var" ifadelerini kullandı.
İMAMOĞLU'A SERT ÇIKTI
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açıklamalarına da cevap veren Bakan Tunç sert ifadeler kullandı ve "Bu, devlet adabından nasip almamaktır, millet iradesine saygısızlıktır. Herkes, kendi işine odaklanacak. 16 milyon İstanbullunun sorumluluğunu kaldıramayan bir şahıs var" dedi.
Bakan Tunç sözlerine şöyle devam etti:
"Yapmış olduğu açıklamalarla; özellikle şahsımıza yönelik bazı ifadeleri de oldu. Bu tür polemiklerden sürekli beslenmeye çalışan, hadsiz sözler kullanan, bize ve sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik sözler kullanan bu şahıs benim muhatabım olamaz. Kendi görevini yapsın, İstanbullu tarafından verilen sorumlulukları yerine getirmeye çalışsın. Sürekli yargıya ve yargı mensuplarına söylediği yakışıksız sözler, kabul edilebilecek sözler değil. Yargının gerçekleştirmiş olduğu soruşturma, kovuşturmalar, istinaf, temyiz, itiraz gibi süreçleri gitsin kendi yargılandığı, soruşturma geçirdiği makamlarda söylesin."
İMAMOĞLU DA YANIT VERDİ
İmamoğlu da Bakan Tunç'a yanıt verdi. İmamoğlu açıklamasını Saraçhane'de yaptı.
İmamoğlu şunları söyledi:
Sayın Bakan tam da beklediğim gibi konuştu. Ben de şimdi ona soruyorum; 'sayın Bakan İstanbul'da sözün geçiyor mu geçmiyor mu?' Ona cevap versin. Umarım bu ülkenin aklı başında yargı mensuplarının tazyikiyle bu süreç sona erer ve gazeteciler özgürlüklerine kavuşur.
Bakan'a sordum 'İstanbul'da sözü geçer mi geçmez mi?' Ona cevap versin, Bana hakaret etmeyi bıraksın. Bak hala cevap veremiyor, polemik ve hakaretle uğraşıyor."