Türkiye ve dünyada çeşitli sektörlerde hizmet vermek isteyen bireylerin eğitim basamaklarını tamamlaması bir zorunluluktur. Örneğin diplomasız bir inşaat mühendisinin ülkemizde hizmet vermesi yasal anlamda uygunsuz bir durumun oluşmasına sebep olur. Bu nedenle bazı sektörlerde deneyim bakımından zengin bir geçmişe sahip olunsa bile eğitim koşulu kesinlikle karşılanması gereken bir kriterdir.
Eğitim ve Deneyim Birikimi Farklı Yaş Gruplarında Nasıl Değerlendirilir?
Eğitim ve deneyim birikimini kıyaslayan bireyler arasında yaşa bağlı olarak farklı düşüncelerin savunulduğu gözlemlenir. Örneğin genç yaştaki bireyler ağırlıklı olarak eğitimin önemini savunurken, orta yaşlı ve yaşlı bireyler deneyimin önemini vurgular. Deneyim ve eğitim birbirini tamamlayan iki nitelik olsa da hangisinin daha önemli olduğu çalışılan iş pozisyonu ve hizmet verilen sektöre bağlı olarak yorumlanır.
CVwizard platformu tarafından iş dünyasının güncel eğilimlerini belirlemek adına yapılan anket çalışması, küresel piyasalarda görev alan bireylerin yanıtlarını kapsar. Anket sonuçları doğrultusunda ağırlıklı olarak mesleki yeterliliğin bir zorunluluk olarak değerlendirildiği görülür. Anket katılımcılarının %68,45’i diploma ve sertifikalarının mevcut işi ile ilgili olduğunu belirtmiştir.
Eğitim süreci iş dünyasındaki teorik bilgilerin temelini oluştururken, tecrübe birikimi ilgili iş gerekliliklerinin aktif ve etkili bir şekilde yerine getirilmesi konusunda kritik bir rol üstlenir. Bu sebeple eğitim kuruluşları öğrencileri iş dünyasına alıştırmak ve tecrübe kazandırmak amacıyla staj programlarını düzenler.
Kariyer Gelişimini Eğitim ve Deneyim Nasıl Etkiler?
Ülkemizdeki önde gelen eğitim kuruluşlarından mezun olan bireyler, iş dünyasına bir adım önde başlar. Bu durumun temel sebebi, çeşitli kuruluşların nitelikli birey yetiştirme ideali doğrultusunda daha kapsamlı eğitim vermesidir. Yani önde gelen üniversitelerden mezun olan adayların daha donanımlı bir şekilde mezun oldukları söylenebilir.
Bununla birlikte genellikle bireyler, iş dünyasının dinamik ortamı içerisinde eğitim kuruluşlarında öğrenilen bilgilerin ilgili işi icra etmek için yeterli olmadığını zamanla deneyimler. Çünkü teorik bilgi ancak uygulamalı olarak tecrübe edildiği takdirde anlam kazanır. Üniversite gibi eğitim kuruluşlarında iş dünyasında karşılaşılabilecek tüm olasılıkların bir ders olarak işlenmesi mümkün değildir.
Bireyler kariyer hayatı içerisinde tecrübe kazanarak kendilerini geliştirir ve eğitim basamaklarında öğrenilen bilgileri uygulamalı olarak kullanarak tecrübe kazanma şansını yakalar. Kazanılan tecrübeler iş dünyasında karşılaşılabilecek problemlere karşı çözüm bulunmasını kolaylaştırır.
Bu durumun farkında olan işe alım görevlileri ise eğitim hayatını başarılı bir şekilde tamamlayan ve deneyim birikimine sahip olan adaylarla çalışmayı arzular. Çünkü bu adayların karşılaşılabilecek potansiyel sorunlara çözüm üretme konusunda tecrübeli oldukları düşünülür.
Nitelik Odaklı İş Piyasalarında Ön Plana Çıkmak İsteyen Genç Çalışanlar Nasıl Bir Yol İzlemelidir?
Türkiye iş piyasaları içerisinde eğitim ve deneyim faktörlerinin bir arada yer aldığı karmaşık bir dengenin bulunduğu söylenebilir. İşe alım görevlileri kabul edilebilir eğitim geçmişine sahip olan bireylere öncelik tanır ve adayların tecrübe birikimlerini belirleyici bir kriter olarak göz önünde bulundurur. İlgili yaklaşım özellikle üniversite gibi eğitim kuruluşlarından mezun olan ve iş arayan bireyler için rekabetçi bir ortamın oluşmasını sağlar.
Bu konu hakkında iş arayan genç bireylere verilebilecek ilk tavsiye, sahip olunan yetkinlikleri ve becerileri ön plana çıkararak deneyim eksikliğini dengeleme stratejisinin izlenmesidir. Ön plana çıkarılacak olan beceri ve yeteneklerin, hizmet verilmek istenen sektör ve iş pozisyonu doğrultusunda seçilmesi önerilir.
İşe alım görevlileri genel olarak adayların yalnızca teorik bilgiye değil, aynı zamanda bu bilgiyi uygulamaya koyma yeteneğine de sahip olduğunu görmek ister. Eğitim geçmişinin ön planda tutulduğu sektörlerde bile iş başvurusu yaparken deneyim odaklı bir yaklaşım geliştirilmesi mümkündür. Fakat iş başvurularının olumsuz sonuçlanmasından şikayet eden birçok aday bu durumun farkında bile değildir.
Eğitim hayatında yapılan projeler, katılım sağlanan yarışmalar ve gönüllü çalışmalar, bireylerin mesleki tecrübe kazanmasına yardımcı olan etkinliklerdir. İlgili etkinlikler iş dünyasındaki gelişimi pozitif yönde etkileyen becerilerin geliştirilmesini sağlar. Bu kapsamda izlenebilecek ikinci yaklaşım, mesleki anlamda tecrübe kazanılmasını sağlayan gelişimleri iş başvurularında ifade etmektir.
Genç çalışanlar için izlenmesi tavsiye edilen bir diğer yaklaşım ise çevrimiçi platformlarda aktif olunmasıdır. Günümüzde işe alım görevlileri ile iş arayan bireyleri bir araya getiren birçok platform bulunur. İlgili platformları aktif bir şekilde kullanmak, işe alım görevlilerinin dikkatinin çekilmesini sağlar ve aday niteliklerinin ön plana çıkmasına yardımcı olur. Eğitim hayatı ile deneyim birikimi arasında güçlü bir köprü kurabilen bireyler, kariyer hayatlarında çok daha hızlı bir şekilde ilerleme kaydedebilir.
Sonuç
Türkiye iş piyasaları içerisinde ağırlıklı olarak nitelik odaklı işe alım politikası izlenmektedir. Bu yaklaşım doğrultusunda adayların teorik anlamda kendilerini geliştirmeleri ve deneyim kazanarak tecrübe birikimine sahip olmaları gerekir. İşe alım görevlileri eğitim geçmişi kadar deneyim faktörünü de belirleyici bir kriter olarak göz önünde bulundurur.
Staj süreci içerisinde elde edilen kazanımlar, katılım sağlanan projeler ve eğitim hayatında üstlenilen roller, tecrübe birikiminin kazanıldığını gösteren önemli nitelikler içerisinde yer alır. Günümüzde çeşitli sektörlerde deneyim birikimi ön plana çıkarken bazı sektörlerde ise eğitim geçmişi öncelikli sırada bulunur. İş dünyasında başarılı olmak isteyen bireylerin bulundukları sektörün gereklilikleri doğrultusunda kendilerini geliştirmeleri önerilir.
Advertorial
