Diğer yandan, olay hakkında bilgi sahibi diğer 2 kişi de Harvard'la görüşmelerde federal hükümeti temsilen yer alan 3 avukattan biri olan ve aynı zamanda ABD Genel Hizmetler İdaresinde (GSA) üst düzey yetkili Josh Gruenbaum'un, mektup üniversiteye gönderildikten sonra üniversite yönetimiyle telefonda görüştüğü ve kendisi ile Eğitim Bakanlığı Genel Danışman Vekili Thomas Wheeler'in mektubun gönderilmesi için kimseye izin vermediğini vurguladı.
Gruenbaum'un ifadelerinin ardından Harvard'da konuyla alakalı toplantı yapılırken içerikten haberdar olan 3 kişi, toplantı sonucunda "pek çok kişinin" mektubun "hata" sonucu üniversiteye iletildiğine ikna olduğunu aktardı.
Trump yönetimi, aralarında Harvard'ın da olduğu birçok üniversiteye yönelik, başta Filistin destekçisi kampüs protestoları ile çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık programlarını gerekçe göstererek, federal fonları dondurma tehdidinde bulunmuştu.
Yönetim, Harvard Üniversitesine çeşitli kuruluşlar tarafından verilen 8,7 milyar doları aşkın hibenin "sivil haklar yasalarına uygun şekilde kullanıldığından emin olmak amacıyla" soruşturma açıldığını duyurmuştu.
Federal yönetimin bu tehdidine karşılık Harvard Üniversitesi, Trump'ın "üniversitede reform" yönündeki taleplerini kabul etmeyeceğini açıklamıştı. Harvard Üniversitesi profesörleri, Trump yönetiminin okula sağlanan 8,7 milyar dolarlık federal fonları soruşturma kararına karşı dava açmıştı.
Trump yönetimi de Harvard'a sağlanan 2,2 milyar dolarlık fonun ve 60 milyon dolarlık sözleşme bedelinin dondurulmasına karar vermişti.
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Harvard'a sağlanan fonların dondurulmasını "antisemitizmle ilgili yasaların" uygulanmasıyla savunmuştu.
ABD Gelir İdaresi (IRS) ise Harvard Üniversitesinin vergi muafiyetini kaldırmayı değerlendirdiğini duyurmuştu.